Multide Uğur var. Umarım beğenirsiniz.
***********************
Peri'nin ağzından
Sabah kalkınca ilk yaptığım şey banyoya gidip elimi yüzümü yıkamak oldu. Kıyafetlerimi giydikten sonra biraz makyaj yapmaya karar verdim.
Çantamı aldım Ve aşağıya indim.
Kahvaltımı yapmaktansa tabağın desenini incelemeye başladım.
"Kızım hadi artık ye yemeğini.
Bak geç kalıcaksın."
"Anne hiç canım istemiyo. Ben okulda yerim birşeyler. Hadi öptüm görüşürüz."
Annemin yanağına kocaman bir öpücük bıraktım Ve evden çıktım. Okula geldiğim zaman çantamı sırama bıraktım Ve birşeyler almak için kantine indim. Tam sıraya geçmiştim ki arkamdan birinin bana seslendiğini duydum. Bu uğurdu.
" naber Peri"
"İyi sen"
"İyi bende, kahve almak için gelmiştim."
"Bende aynı amaç için burdayım.
"Tamam o zaman sen geç ben sana alıyim. Nasılsa kendimede alıcam."
"Şey tamam o zaman ben bir yerde bekliyim seni."
Az sonra elinde iki tane kahveyle yanıma geldi.
Uzunca sohbet ettikten sonra bizimkilerin gelmiş olabileceği aklıma geldi.
"Uğur istersen kalkalım. Bizimkiler gelmiştir."
"Tamam bana uyar."
Bahçede Her zaman oturduğumuz yere baktım Ve herkes oradaydı. Ayrıca bize soran gözlerle bakmayı ihmal etmiyorlardı.
Nil'in ağzından
Dersin başlamasına az kalmıştı.
Tam sınıfa gidecekken arkamdan biri bana sesleniyordu. Arkamı döndüğümde onu görmem bir oldu. Kim mi? Tabiiki Özgür !!
ÖZGÜR: Nil.Seninle biraz konuşa bilir miyim?
DENİZ: Ne var lan yine. Sen hala utanmadan bide bu kızın etrafında nasıl dolaşa
biliyosun.
ÖZGÜR: Sen karışma. Bu Nil ve benim aramda. Her şeye burnunu sokma.
DENİZ: Bana bak ağzını burnunu kırmadan git burdan.
Her geçen saniye canımı daha çok sıkıyosun.
" en fazla ne yababilirsin ki."
Dedi ve iğrenç bir sırıtış sergiledi.
Deniz kendini daha fazla tutamadı "benden günah gitti" dedi ve özgüre kafa attı.
METE: abi Deniz uyarmıştı. Bi dakika Onun burnu mu yamulmuş ?
Zar zor Deniz'i ordan uzaklaştırdık.
"Deniz, daha sakin olmaya çalış.Okuldayız bunu unutma."
"Nil biz özge ve Özgür yüzünden ne kadar büyük acılar çektik farkında mısın?"
Dedi ve bana sıkıca sarıldı.
Anlaşılan çok sinirliydi.
Onun kokusunu içime çektim,uzun zamandır bu kadar huzurlu olmamıştım.
Eve geldiğimiz zaman hemen odama çıkıp çantamı hazırladım.
Malum bu akşam Mete'de kalacaktık. Kıyafet olarak pijamalarımı, eşofmanımı Ve kazağımı yanıma aldım. Birkaç makyaj malzemesi, şarj aletim vb şeyleri kattıktan sonra artık hazırdım. Ayaz aşağıda beni bekliyordu.
AYAZ: hadi gidelim çok bekletmeyelim.
O anda kapı çaldı. Kapıyı açmamla Deniz'i karşımda görmem bir oldu.
DENİZ: şey beraber gideriz diye düşündüm.
NİL: iyi yapmışsın. E hadi gidelim o zaman.
Spor ayakkabılarımı giydim ve evden çıktım. "Ben bi Mete'yi arayayım. Ona göre markete girelim."
Mete aranıyor...
NİL: Mete gelirken alınacak bişeyler var mı? Ona göre markete giricez.
METE: kanka araman iyi oldu. Yoksa ben arıcaktım. İyi dinle beni. Birkaç palet cips alın, yani kalabalığız yetmez ondan. Yine aynı şekilde içecek alın bol bol.
Çikilota alın, ne kadar almanız gerektiğini söylememe gerek yok. Jelibon alın. Çok paket alın çoook. Başkaa...
Hah pasta malzemeleri alın. Siz kendi ellerimle pasta yapıcam da.
NİL: yani sen bize kısaca marketi al gel diyosun. Tamam biz o zaman herşeyden BOL BOL alırız.
Telefonu kapattıktan sonra büyük bir markete girdik.
Ben ve Deniz pasta reyonuna girdik. Ayaz ise içecek reyonuna.
Büyük bir sepet aldıktan sonra malzemeleri almaya başladık.
İlk önce sos bölümüne gittik.
Çikolata sosu aldık. Krema Ve diğer malzemeleri aldıktan sonra gözüm harfli küçük çikolatalara takıldı. Pastayı süslemek için bir ton şey aldık. Ama herşeyi aldıktan sonra bunu almamak ayıp olurdu. İstediği gibi diğer aburcuburları aldıktan sonra tekrar yola koyulduk.
Bu öküz ölüsü gibi poşetleri taşıyamayacağımız için taksi çağırmak zorunda kaldık.
Geldiğimizde herkesin gelmiş olduğunu gördüm.
METE: abi nerde kaldınız lan. Alt tarafı üç beş bişey alcaksınız.
DENİZ: bana bak lan. Bi çakarım görürsün üçü beşi.
Al şunları elimiz koptu.
METE: abi bide sözde bide kasların var. Hani nerde.
DENİZ: çocuk sen beni çok asabi yapıyosun. Yürü git lan. Laftanda anlamıyo serseri.
Deniz ve Mete'nin atışmasından sonra yavaş yavaş gece için hazırlık yapmaya başladık.
Mete herkese bir battaniye verdi.
Yiyecek ve içeceklerimizi hazırladık. Şimdi sıra en ama en önemli şeydeydi.
Hangi filmi izleyeceğimiz.
***********************
Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Bu bölüm diğer bölüme nazaren içime sindi.
Bir dahaki bölümde görüşmek üzere. ❤️
