Atabey Zorlu, ertesi güne büyük bir baş ağrısıyla uyanmıştı. Gözlerini kısarak, etrafa baktı ve hem güneşten kaçınmaya, hem de nerede olduğunu anlamaya çalıştı. Bir süre anlamsızca etrafı inceledikten sonra, dünkü anıların hepsi bir anda hafızasına doluştu. "Allah kahretsin!" Kafasını inleyerek yastığa gömdü. Bade ile Tuğrul'u restoranda gülerek yemek yerken gördüğünde kendini kaybetmişti, koluna taktığı, adını bile hatırlamadığı kadını umursamadan tüm gece barda durmuş, onlara bakarak hırsla içmişti. Sonra kendini durduramadan yanlarına gitmişti, ne düşündüğünü bilmiyordu, sadece... Huzursuz olmalarını istemişti. Tuğrul'un o düzgün suratını dağıtmak, bir daha Bade'ye o şekilde bakmasın diye gözlerini morartmak istemişti.
Çıkışta Bade'yi tek yakaladığında ise, elbette ki kadına bulaşmamasının hiçbir sakıncası yoktu. Onu buraya getirirken ne düşündüğünü bilmiyordu bile. Günlerdir rüyalarında bu evi görüp duruyordu. Bade'nin onu ağlarken yakaladığı o günü.. Kadının da hatırlamasını istemişti. Onun da unutmadığını, geçmişleri yüzünden hala acı çeken tek insanın kendisi olmadığını bilmek istemişti. Ya da sadece tek istediği Bade ile vakit geçirmek, onu biraz daha fazla görebilmekti.
Oturur pozisyona gelip, ayaklarını yataktan sarkıttı ve ellerini gözlerine bastırdı. Amerika'da unutmaya çalıştığı, unuttum sandığı her şey İstanbul'a gelmesiyle gün yüzüne çıkmıştı sanki. Eskiden içkiyi olanları unutmak için bir araç olarak kullanırdı, şimdi her sarhoş oluşunda ellerini ve düşüncelerini Bade'den uzak tutamıyor gibiydi. Kalkıp, sarsak adımlarla kendini duşa attı. Ilık su başından aşağı akarken, Bade'yi düşünmemek için elinden gelen her şeyi yaptı; ama başaramıyordu. Lanet kadın, bir türlü çıkmıyordu aklından, hatıralarından...
Dünün anıları aklına üşüştüğünde, aklına gelen ilk şey ettikleri kavga değildi.. Bade'nin vücudunu, adamın bedenine dokunuşlarını, kadının sıkı kadınlığına girişini atamıyordu aklından.. Düşündükçe aletinin acı verecek derecede sertleştiğini hissetti.
Bir elini duvara dayarken, diğeriyle erkekliğini avuçladı ve yıllardır yapmadığı şeyi yapıp, kendine dokunmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAKALA BENİ (devam edecek)
Lãng mạnErkek egemen iş dünyasında kendine yer açmaya çalışan hırslı ve başarılı bir iş kadını Bade Aslım Aslan'ın, nam-ı diğer 'dişi aslanın' hayatında gereksiz şeylere yer yoktu. Erkekler ve aşk gibi. En son istediği şey evlilik ve bir erkeğin boyunduruğu...