Bölüm 5

1.8K 144 58
                                    

12.02.2020

Medya: Aslı'nı beresi

Deniz'den:

Aslı bana bir şey demeden ayağa kalktığında elini uzattı. Bi eline bir de ona baktım.

"Ne bekliyorsun?" Elinden tutup kalktığımda aşağı indi. Bi kaç dakika sonra da yanıma geldi. Ayakkabılarıyla ve ponponlu beresiyle karşımda dikildi. "Madem Mert'in ilaca ihitiyacı var. Biz de ona ilaç götürürüz." Dedi elindeki ağrı kesiciyi gösterirken.

"Bu saatte?" Kafa salladı. "Sen ciddi misin?" Beresini takıp başını hafif yana eğdi. Kahkülleri beresinden hafif taşıyordu ve bu onu daha tatlı gösteriyordu.

"Ne var? Çocuğun canı yanıyor. Gitmeyelim mi?"

"Aslı, annem beni gebertir." Ayakkabılarını giydikten sonra gözlerime baktı. Aramızdaki mesafeyi kapatıp konuştu.

"Bugün de sen bana kaç. Ne olur yani? " İlk önce kaşlarımı çatsamda bakışına güldüm. "İyi ben tek de gidebilirim." Merdivenlerden aşağı inecekken kolundan tuttum. Durup bana baktı. İki basamak aşağı inmişti. Ve benden birazcık kısa duruyordu. İki basamak mesafe olmasına rağmen.

"Bıkmayacaksın değil mi?" Sorarcasına baktığında konuştum. "Birileri için kahramanlık yapmaktan..." kaşlarını kaldırdı.

"E ne yapacaksın Denizciğim ben de böyle bi delikanlıyım. " Kıkırdadım. "E geliyor musun?" Kafa salladım. "İyi git bi şeyler giyin gel." Gözümü kısıp aşağı indim. Ben giyinirken o ise aşağıda beni bekliyordu. Okulun üçüncü günü Mert'ten aldığım adrese bir kez daha bakıp indim.

Aşağı hızla indiğimde Aslı ellerini cebine koymuş ısınmak için zıplıyordu. Onun bu haline gülüp yanına gittim. Koluna girdiğimde beresinin yamuk olduğunu fark edip önüne geçtim. O bana bakarken beresini düzeltip tekrar koluna girdim. Birkaç saniye olduğu yerde durup ilerlemeye başladı. Evlerinin önüne geldiğimizde birbirimize baktık. Tam zile basmaya yeltenecektim ki elimi tuttu.

"Napıyorsun?"

"Zile basıyorum."

"Deniz saat 1 kafayı mı yedin?"

"Ha biz buraya gelirken akıllıyız zile basınca mı akılsızız?" Güldü. Kafa salladı.

"Birazcık aksiyondan zarar gelmez."

"Annem gece gece dışarı çıktığımı öğrenirse zararı görürsün."

"Sen de Aslı'ylaydım dersin." Göz devirdim. Annem Aslı'nın adını duyunca her şeye izin veriyordu. O yüzden dışarı çıkabilmiştim. Şuan bunu Defne'yle yapsam. Yarına evden cenazem çıkardı.

Ben bunları düşünürken Aslı'nın hala birleşik olan ellerimize bakışını gördüm. Rahatsız olduğunu düşünüp elimi çektiğimde elini ensesine attı.

Asla bana yakın olamayacak

Diye düşündüm içimden. Ve bu gerçekten de çok can sıkıcı.

"E zile basmayacaksak? Mert'in de haberi yok."

"Olmasına gerek yok zaten. Kapıyı açarsa annesi falan uyanır riske atamayız."

"Peki ne yapıcaz?" Dediğimde Mert'in olduğunu tahmin ettiğimiz odanın camına baktı.  "Aslı saçmalama!" Dediğimde omzunu silkti.

"Geliyorsan gel." Mertler ikinci katta oturduğu için ilk katın pencerelerindeki parmaklıkları kullanarak tırmanmaya başladığında ağzım açık ona baktım.

KAKTÜS & LAVİNİAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin