SOLITUDE || Jackson Wang

4.Bölüm

🎶SF9 - Beautiful Light

(Bu bölüme bol bol yorum bekliyorum!!!)

4.Bölüm

"Ah, yan yanayız galiba, Iseul."

Iseul, koltuğuna yerleşmekle meşgulken Jaebum'un sesini duydu ve ona baktı. Jaebum' da bir uçak biletine bir de Iseul'e bakıyordu. Iseul, sevecen bir tavırla gülümsedi.

"Ne güzel," diyerek önüne geri döndü ve kemerini takıp koltuğuna yerleşti. Telefonunu çıkarıp uçak moduna almak için harekete geçmişti fakat yanında hiçbir hareketlilik yoktu. Jaebum'un hala burada olup olmadığına bakmak için başını kaldırdığında kendisine gülümseyen Jackson ile karşılaştı.

"Jaebum yerleri karıştırmış. Benim yerim burası. Yol arkadaşım olmana sevindim," diyerek yerine yerleşti ve kemerini takıp Iseul'e döndü.

"Ben de sevindim."

Ne olmuştu da bir anda Jaebum gitmiş yerine Jackson gelmişti bilmiyordu ama yanlış anlaşılma olduğu için sorgulamayıp önüne dönmüştü.

"İlk bölüm biz döndükten hemen sonra yayımlanıyormuş. Heyecanlı mısın?"

"Hem de nasıl. Merakla bekliyorum."

"Ben de heyecanlıyım. Bakalım bu sefer nasıl bir kurguyla gelecek."

"Bu sefer de farklı bir hastalığı ele alacaktır belki de. Her türlü mükemmel olacağı kesin."

Jackson, Iseul'ı onaylar şekilde başını sallayıp gülümsemişti. Iseul'de ona gülümseyip geri önüne dönmüş ve dışarıyı izlemeye koyulmuştu. Birazdan uçak kalkacaktı. Bu yüzden herkes yoğun bir çalışma içindeydi dışarıda. Son valizler de uçağa yerleştiriliyordu.

"Bir ilişkin var mı Iseul? Yani bir erkek arkadaşın?"

Iseul duyduğu soru karşısında biraz şaşırmıştı. Belki de biraz değil fazlasıyla. Jackson gerçekten onunla yakın olmak istiyor gibiydi. Kendisi hakkında bir şeyler öğrenmek istediği belliydi ama neden bilmiyordu. Kötü niyetle yapmadığına neredeyse emindi. Yine de bu soru biraz garip gelmişti.

"Hayır, yok. Neden?"

"Sonuçta yaşın buna uygun. İşin de var. Bilirsin geriye evlilik kaldı derler. O yüzden."

"Evet geriye evlilik kaldı ama henüz biri yok."

"Bir de... açıkçası yedi hatta menajer ve diğer çekim ekibiyle çok daha fazla erkekle tatile çıkıyorsun. Kıskanırsa diye dedim."

Iseul Jackson'ın bu söylemine yüksek sesle güldü. " Sevgilim oldu da beni kıskanacak? Sen senaryoyu hazırlamışsın bile, Jackson."

"Gülme! Varsayımdı sadece," diyerek o da Iseul'ın gülüşüne eşlik etti. Bu ikili sohbetlerine devam ederken arkalarında onların hakkında konuşanlardan habersizlerdi.

"Biraz tuhaftı. Benimle yer değiştirmek istedi. Iseul ile ilgileniyor gibi. Young Jae'nin dediğine göre numarasını da almış."

"Numarasını mı almış? Bunu ne zaman söyledi Young Jae?"

"Dün sen duştaydın, Jin Young. Young Jae, Jackson'ın telefonunu bir şey için ödünç almış ve o esnada yazışmaların görmüş."

"Şuan gülüşüyorlar da... Bilmiyorum Jaebum. Daha yeni tanıştılar aralarında ne olabilir ki?

İkisi de düşünceli bir şekilde önlerindeki ikilinin gülüşmelerini dinliyorlardı. Jackson'ın Iseul ile ilgili olan bu yakınlığını kesinlikle sorgulayacaklardı. Merak ediyorlardı. Bunu öğrenebilecekleri tek kişi de Jackson'dı. Bu yüzden onu bu akşam sorgulamayı kafalarına koymuşlardı.