15.Bölüm

519 82 88
                                    

🎶Punch - Like a Heroine in the Movie

15.Bölüm

"İyi geliyor mu bu seanslar?"

"Cidden iyi geliyor noona. Bitmesin istiyorum," diyerek gülümsedi Bambam. Iseul ile yine bir seansın sonuna gelmişlerdi. Yarın sıra Yugyeom'daydı. O da sıra kendisinde olduğu için heyecanlıydı.

Seans son bulduğu için ikisi de ayağa kalktılar ve odadan çıktılar. Iseul, ona kapıya kadar eşlik ediyordu. "Sevindim." dedi. "Keşke daha çok vaktimiz olsa da bir sürü seans yapsak." İkisi de birbirlerine gülümsediler.

"Jackson hyung ile nasıl gidiyor?"

"Güzel. Bir sorunumuz yok," diyerek gülümsedi Iseul. Onun açısından bir sorun yoktu fakat Jackson için Yong Hwa gibi büyük bir sorun vardı. Bambam bunu Iseul'e söylemek istese de susmak zorunda olduğunu biliyordu. Jackson bunu Iseul'den gizlemek istediğini söylemişti. Iseul'ın canını sıkmak istemiyordu.

"Sizin işler nasıl? Geri dönüş için hazırlıklar nasıl gidiyor?"

"Neredeyse sonuna geldik. Bu hafta içinde klibin ilk fragmanı yayınlanacak. Desteklemeyi unutma!"

"Merak etme!! Geceleri bile uyumayıp tekrar tekrar izleyeceğim," diyerek güldü Iseul. İkisi de gülüştüler fakat artık kapıya gelmişlerdi.

Bambam "Neyse, noona. Sonra görüşürüz. Bir ara şirkete ziyaretimize gel." dedi ve arabasına bindi. Gülümseyerek birbirlerine el salladıktan sonra Iseul geri içeri girdi ve çantasını alıp o da arabasına yöneldi. Yong Hwa ile buluşacaktı ve biraz gergindi. Jackson'dan gizlemesi ve yıllardır beklediği ismi öğrenecek olması kalbinin sıkışmasına sebep oluyordu. Yong Hwa'nın bunu nereden bildiğini bilmiyordu fakat gidince sorgulayacaktı.

Çok geçmeden arabasına atlamış ve Yong Hwa'nın söylediği mekana gelmişti. Iseul'ın her zaman işten sonra geldiği kafeydi buluşacakları yer. Yong Hwa'nın bu yaptığı bir jest miydi yoksa art niyetli bir davranış mıydı kestiremiyordu fakat iyi tarafından bakmayı tercih ediyordu.

"Ah, Iseul-a! Hoş geldin."

"Merhaba, Yong Hwa-sshi," diyerek Yong Hwa'nın karşısına oturdu. 

"Bir şey sipariş etmedim. Seni bekledim."

Iseul sadece gülümsemekle yetindi. Yong Hwa bir garson çağırdı ve siparişlerini verdiler. Ardından ikisi de birbirine sessizce baktı. Iseul, artık duymak istediği şeyleri duymayı bekliyordu. Yong Hwa ise nereden başlayacağını düşünüyordu.

"Şaşırmış olmalısın... Dün aniden Solitude'u bildiğimi yazınca."

"Evet... Fazlasıyla şaşırdım. Nereden öğrendiğini de merak ediyorum."

"Açıkçası hep biliyordum. Ama gizli tuttuğumuz için söylemedim. Kimse söylemedi."

"Kimse derken?"

"Etrafındaki çoğu kişi biliyordu, Iseul. Üzgünüm."

"Çoğu kişi dediğin GOT7 mı?"

Yong Hwa olumlu anlamda başını sallayınca Iseul şaşkınlık içerisinde kaldı. O sırada garson içeceklerini getirip masaya koyarken ikisi de sessizleştiler. Garson gitse de Iseul şaşkınlığından ötürü konuşamadı bir süre.

"Bunu yapan kişi gizli olmasını istediğinden söyleyemedi kimse. Onlara kızma," diyerek gülümsedi Yong Hwa.

"Kim bu Yong Hwa? Ayrıca madem gizlenmesi gerekiyor neden bana söylüyorsun?"

SOLITUDE || Jackson WangHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin