KİRALIK AŞIK (B×B)

10.Bölüm 🌿

Medya;Barlas'ın söylediği şarkı 💙

Planımız yoktu ve nasıl tanışacaktık bilmiyordum.Levent Bey aklına fikir gelmiş gibi parmağını şıklattı ve konuşmaya başladı.
"Sen müzisyendin değil mi?" diye sordu.Başımı salladım sadece."Oğlum her zaman enstrümanlara meraklı olmuştur.Ama çalmayı bilmiyor.Öğrenmek istiyor.Sen özel öğretmeni ol oğlumun.Böylece sürekli nasıl bir arada olacaksınız diye bahane aramak zorunda kalmayız.Ah bu arada enstrüman çalmayı biliyorsun değil mi?" diye sordu.

"Biliyorum efendim."diye yanıtladım.Özel öğretmen olmak ha?Hiç fena fikir değil.

"Bu çok iyi işte.Yarın eve gelirsin.Oğlumla tanışırsın.Umarım o da seni sever."dedi.Konuşmanın bittiğini anlayıp ayaklandım.Tam tokalaşırken kapı açıldı ve kapıda masmavi gözleriyle uyumlu kumral saçlı bir çocuk belirdi.Levent bey şaşkın bir şekilde bakıyordu.Bende anlamaz gibi.Levent bey kendini toparladı ve kapıdaki çocuğun yanına gitti."Oğlum hoşgeldin.Hayırdır?"dedi ama çocuk beni süzüyordu.Bende onu tabiki.Levent bey durumu anlayınca bizi tanıştırmayı akıl etti."Oğlum hani sen hep enstrüman çalmak istersin ya.Bak Barlas bey senin öğretmenin.Sana enstrüman çalmayı öğretecek.Barlas bey buda oğlum Araf."dedi.Araf elini uzattı ve tokalaştık.Hoş biriydi."Memnun oldum Barlas bey."dedi düz bir ses tonuyla."Bende memnun oldum Araf bey."dedim ve boş boş bakıştık bi süre.Levent bey girdi araya."Ee oğlum ne diyorsun?Yarın başlamak ister misin derse?Ne dersin?"diye sordu.Istemezse diye içim içimi yiyordu gerginlikten."Olur.Başlarız.Öğleden önce saat 11 de gelirsiniz.Olur mu?"diye sordu aynı düz ifadesiyle."Olur."dedim.Levent bey bir kâğıda biseyler yazdı ve bana verdi kağıdı."Ev adresi burda yazıyor."dedi.Kâğıdı alıp cebime attım.Gitmek üzere odadan çıktım.

Binadan tamamen çıkıp taksi bakmaya başladım.Yaklaşık bikac dakika sonra onlarında çıktığını gördüm.Araf öylece bana bakıyordu.Anlık olarak bir taksi gözüme çarptı ve el sallayarak durdurdum taksiyi.Araf'a baş selamı verdim oda aynı şekilde karşılık verdi.Taksiye bindim ve eve doğru yol aldım.Yorucu bir görüşme olmuştu.Ruhen yorulmuştum.Aklım da durmuş gibiydi.

Eve gelince ılık bir duş aldım biseyler atıştırıp yattım.Daha ise gitmeme 4 saat vardı.Biraz uyumak iyi gelebilirdi.Yatağıma yatınca kendimi karanlığa teslim ettim çok geçmeden uykuya daldım.

Yaklaşık iki saat uyumuş ve kurduğum alarm sayesinde de uyanabilmiştim.Kalkıp biseyler yedim.Uyumadan önce duş aldığım için duşa gerek duymadım.Dolabımın önüne geçtim.Siyah bir gömlek,siyah bir pantolon aldım.Üstüme de deri ceketimi giydim.Tamamen hazır olduğuma emin olmak için aynaya baktım ve saçlarımı elimle düzelttim ve spor ayakkabılarımı giyip evden çıktım.

Bara gittiğimde yarım saat vardı sahneye çıkmama.Yavaş yavaş yürüyerek gelmiştim.Düşünmeye de fırsatım olmuştu.Kuliste biraz oturduktan sonra sahne sıram geldi ve çıktım.Uzun ayaklı tabureye oturdum ve müzik başladı.Bende her zaman yaptığım gibi loş ışıkta gelenlere göz attım.Ama gözlerim bir çift mavide takılı kaldı.Araf burdaydı.Tam karşımdaki masada oturuyordu.Bu nasıl olurdu?Bu nasıl bir tesadüftü böyle?Gitardan son tınılarda çıkınca şarkıya girdim.En az o da benim kadar şaşırmıştı beni gördüğüne.

Gözlerimi ondan ayıramıyordum.O da bana bakıyordu öylece.

İki kalp severse adı aşk olur
İki ayrı kalp aynı anda vurur

Şarkının sözlerini söyledikçe daha batıyordum mavilerine sanki.Inat eder gibi ayırmıyorduk bakışlarımızı birbirimizden.

Sen ben ayrı yazılır
Gel biz olalım n'olur