Multimedia da Ahsen'in, Maysa ve Tunç ile yaptığı piknik var.
Okulun açılmasına bir gün kalmıştı. Dün Maysa ve Tunç'la alışveriş merkezine gidip aksesuar,hırka tarzı okulda kullanılabilecek şeyler almıştık.Bugün de piknik yapmak için mesire alanına gidecektik.Aslında okulun son günü evde yatıp keyif yapmak istiyordum ama Maysa onlarla gelmem için ısrar ettiğinde eğlenceli olabileceğini düşünüp gitmeye karar vermiştim. Banyoda yeni aldığım maskeyi denedikten sonra odama geldim.Mavi pantolonum ve üstünde aynı tonda motiflerin olduğu tuniğimi askılıktan çıkarıp yatağımın üstüne attım.Mutfağa gelip piknik için dün akşam anneme yalvarıp hazırlattığım kanepeleri dikkatlice kutuya yerleştirdim ve kutuyu poşete koydum.Tezgahta duran pet bardakları da poşete attıktan sonra poşeti bağladım ve unutmamak üzere dış kapının yanında görünür bir yere koydum.Annemin yeni uyandığını gördüm. Henüz 2 yaşında olan minik kardeşim Laçin'in yüzünü yıkamak için onu lavaboya götürüyordu.Miniğimin dünden beri ateşi vardı.Anneme Laçin'in durumunu sorarken içeriden babamın horlama sesini duydum ve Laçin'e doğru bakarak sırıttım.Hasta olmasına rağmen bana karşılık verdiğini gördüm.Sanırım dün akşama göre daha iyiydi.Annem onu kucağına aldı ve beşiğine götürüp yatırdı.Gidip üstümü giyindim.Ardından aynanın karşısına geçip allık, eyeliner ve açık renk bir ruj sürdüm.Onları da çantama atarak annemin yanına gittim ve onu öptüm. "Biliyorsun,pikniğe gidiyorum" dedim.Bana döndü ve "Tamam canım" dedi.Laçin'in de yanına gittim ve "Yanında olmayı çok isterdim kelebeğim fakat arkadaşlarımla gitmem gerekiyor" dedim ve onun yumuşacık,altın sarısı saçlarını okşadım.Bana gülümsedi."Güye güye Aşşen" dedi ve el salladı. Konuşmayı daha yeni yeni öğrendiği için bana Ahsen diyemiyor,"Aşşen" diyordu.Bunu komik buluyordum.Laçin'i severken Tunç'u tamamen unutmuştum ki aşağıdan korna sesini duydum ve pencereden baktığımda çoktan gelmiş olduğunu gördüm. Onu bekletmemek için elime ince bir montu,içinde kanepelerin bulunduğu poşeti ve çantamı aldım. Anneme tekrar "Güle güle" dedim ve merdivenlerden inmeye başladım.Evin önüne geldiğimde Tunç'un arabanın kaputuna yaslanarak beklemekte olduğunu gördüm. Ona "Beklettiğim için özür dilerim" dedim ve güldüm."Ahsen benim beklemem önemli değil ama arkadaşınız Maysa Hanım onu almaya geç kaldığım için telefonumu trip mesajlarıyla doldurdu" dedi ve gülümsedi."Merak etme, her zaman ki gibi küçük bir öpücük işe yarayacaktır" dedim ve ikimizde güldükten sonra arabaya bindik.Az sonra Maysa'ların evinin önündeydik...
---
İyi bir yolculuk geçirdikten sonra nihayet mesire alanına gelmiştik.Herkes çardakları kapmak için kavga ederken biz tam aksine güzel çimenlerin üzerine soframızı serdik ve yiyecekleri yerleştirmeye başladık.Maysa'nın aniden "Yine mi Tunç?" dediğini duydum ve dönüp arkamı bakınca, Tunç'un getirdiği sepetin içindeki bira şişesini gördüm. Tunç nadiren de olsa böyle günlerde içmeyi severdi,benim için fark etmezdi ama Maysa bunu her seferinde red ederdi.Sanırım bu konudaki hassaslığı babasını fazla alkolden kaybetmiş olmasından kaynaklanıyordu. Tunç sakin bir şekilde "Birtanem sadece bir,iki yudum" dedi. Maysa"Tunç isteklerine saygı duyuyorum ama biliyorsun babamı--" dediğinde konunun uzayacağını anladım ve "Tamam susun be!, bende gidip şundan kurtulayım" dediğimde gözlerimle bira şişesine bakıyordum.Tunç "Bence de" dedi ve beni onayladı.Sanırım konunun uzayacağını o da anlatmıştı ve Maysa'nın bu konudaki hassaslığını ikimizde biliyorduk.Onlara zaman tanımak için bira şişesini elime aldım ve onu en uzaktaki çöp kovasına attım.Geldiğimde çoktan barışmış gülüşüyorlardı.Onları böyle görmek beni mutlu etmişti.
---
Keyifle yemeğimizi yedikten sonra eşyalarımızı topladık ve mesire alanının lunapark olan bölümüne doğru yavaş yavaş yürümeye başladık.Giderken sohbet de ediyorduk. Maysa bana dönerek "Ee Ahsen bu sene bulursun artık bir yakışıklı" dedi ve güldü.Böyle bir şey istiyordum aslında ama bence hazır değildim. İçimden Olursa ne iyi olur! dedikten sonra Maysa'ya "Yok almayayım ben canım,Tunç sevgiline bi şey söyle ya" dedim ve güldüm.Tunç "Ben ona bişey falan diyemem naptı şimdi benim birtanem" dedi ve sık sık yaptıkları şekilde Maysa'ya sarıldı.Orada on saniye onların sarılmasını bekledim ve Bence acayip derecede iyi görünüyorlardı :D
Sonra ekledim "Peki bay ve bayan kumrular neden bir sevgili bulmalıymışım?" dedim.Tunç "İşte bunun için" dedi ve Maysa'ya baktı...
----
Lunapark ta pek fazla eğlenemedik çünkü üçümüzde aşırı derecede bulandık.Hatta Tunç ve ben istifar ettik Bu iğrençti ve iğrenç göründüğümden emindim :))
----
Eve geldiğimde yorgundum ama güzel bir gündü.Laçin çoktan uyumuştu.Babam bana kapıyı açtı ve eve girdiğimde "Nasıl geçti prenses?" dedi."Gayet iyiydi Kralım fakat çok yorgunum müsadenizle..."diyerek dalga geçtim ve her zaman ki gibi çalışma odasında proje çizen anneme "İyi geceler Kraliçe Sare, ben yatıyorum. " dedikten sonra ikisinede güldüm ve odama girdim.
----
Pijamalarımı çoktan giymiştim.Dişimi fırçaladım ve telefonumu komodinin üstündeki şarj cihazına taktım.Ardından yarının iyi olmasını dileyerek uykuya daldım. Sonuçta yarın okul açılıyordu ve neyle karşılaşacağımı bilmiyordum..
Arkadaşlar hikayenin daha 2. Bölümünü yazdım. Beğenirseniz lütfen arkadaşlarınıza da tavsiye ediniz.Bir sonraki bölümde Ahsen in hayatında bir değişiklik olacağını söylemek isterim.Facebook sayfasını en kısa zamanda açmaya çalışacağım fakat bugün biraz işim vardı, bölümü bile zor yazdım. Okuyanlara teşekkür ederim.Umarım beğenirsiniz :D
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Küçük Saç Mevzusu
RandomOkulun en popüler kızının muhteşem kızıl saçlarını kesmiş, ne olursa olsun kendine sonuna kadar güvenen bir kız. Muhteşem saçları kesilen kızıl vahşetin parmağında oynattığı kişiliksiz bir erkek. Kusura bakmayın ama bu mevzu kimseyi sevmeyen bir bad...