Bir Küçük Saç Mevzusu

7.Bölüm-**KIZIL VAHŞETİN DÖNÜŞÜ**

Söylediği şeylerden hemen sonra zil çaldı. Duyduklarımın şokunu atlatmak için elimi alnıma koydum ve yutkundum. Mirza "Ee Ahsencik bundan sonra da bana kafa tutmasın heralde.Sonuçta insanlarda SAÇ korkusu var..!?"dedi ve kısa bir kahkaha attı. Şöyle bir düşündüm ne yapacağımı...

Sonra kendi kendime dedim 'Kim oluyor bu züppe Ahsen? Zaten ilk günden bayılmanı sağladı. Böyle serseriler anca korkutur, başka bi boka yaramazlar.Sonuçta saçımı hiç kimse keseme--Hıı keser mi yoksa bu psikopat ya!? Hayır hadi düzgün bi kızın intikamını alsa tamam ben kendim kesip vercem saçımı da Yakut nedir ya!? Hem Yakut okulda aynı anda 5-6 kişiyle çıkardı, sen kim oluyon?Aaa evet ya, ben söyleyeyim en iyisi bakalım kuaför'ümüz ne diyecek?'

"Pardon SEVGİLİSİNİ ÇOK SEVEN MİRZA Bey, siz Yakut'la sevgiliyseniz ; neden Yakut her gün farklı biriyle çıkardı? Senin de bilmediğin şeyler var bence. Sonuçta kimse Yakut'a sütten çıkma ak kaşık diyemez şimd---" lafımı birden böldü.

"Bi dakika, bi dakika sen ne dedin? Sen az önce 5-6 kişi mi dedin?" dedi.Doğruydu onun da bilmediği şeyler vardı.

"Evet tam olarak öyle dedim."dedim ve hafifçe sırıtarak ekledim: "Ne o yoksa Yakut gibi birisinin tek seni mi seveceğini düşündün? Oyy çok tatlı ya. Ben de tehdit falan edince akıllı bişey sanmıştım seni." dedim.

Biraz düşündükten sonra "Kes sesini aptal. Bunu Yakut'la konuşacağım ama ona güveniyorum. Ve tabii senin için dediklerim de geçerli. Aa ben senin yanında oturuyodum demi ya? Sakın uykusuz kalıp sıranda uyumayasın, sonra intikam peşinde biri saçını keser falan..istemeyiz!"diye biraz yüksek seste konuştu.

O sırada Maysa ve Tunç'un tenefüs için beni beklediklerini gördüm.

"Salak! Senin gibileri ancak korkutur! Sen böyle bir şey yaparsan benim altta kalacağımı düşünüyorsan, yanılıyorsun! Bak ben Ah-Sen'im tamam mı? Daha 9. sınıfa giderken 12. sınıfa giden birine baş tuttum ben. Bana doğuştan Ah Sen! demişler. Küçükken bile beni göreni yakarmışım. Benim adım senin biricik sevgilinin ki gibi bir taş ismi değil Mirza Bey! Ben Ah-Sen'im bunu bil!"diye bağırdım. Karşılık beklememe karşın sadece bakınca sıradan kalkıp Maysa'ların yanına gittim.

Kantine geldiğimizde ikisi de ne olduğunu sordu. Her şeyi anlattım. Maysa yanıma gelmediği için suçluluk duyuyordu.Omuzuna dokunup "Üzülme, böylesi daha iyi oldu. Ne olduğumu gördü işte."dedim. Başını salladı.

"Neyse Ahsen sen ona bir yumruk çakarsın demi kanka?" dedi Tunç. Geçen sene bi dönem kick-box kursuna gittiğim için benimle hep dalga geçerdi. Hepimiz gülmeye başladık.

Az sonra hemen karşımdaki masaya gitti gözüm. Mirza tek başına bir şeyler içiyordu. "Hiç arkadaşı yok anlaşılan."dedim. "İstersen sen git Asoşum."diye göz kırptı Maysa. İlgim olmadığını defalarca söylesem de ikiside Mirza'dan hoşlandığımı düşünüyorlardı. "En büyük aşklar kavgayla başlar" gibisinden şeyler söyleyip canımı sıkıyorlardı.Hayır ben gidip gerizekalı Yakut'un sinir bozucu sevgilisini niye seveyim? Asla sevmem...
Az sonra sınıftaydık.Bizden biraz sonra da Mirza girmişti sınıfa yanıma oturdu. Ders müzikti. Sürekli kulağıma eğilip "SENİN İÇİN!" diye fısıldıyordu. Ya beni korkutmak için diyordu ya da gerçekten sinirliydi ve fark etmiyordu. Aşırı iyi niyetimden dolayı ikinci seçeneği var saydım ve sabır diledim.1 saniye-2 saniye...27 saniye puffff "Ay yeter ya bok benim için bi siktir git, sus artık..!!!" Sesim sandığımdan da yüksek çıkmıştı. Müzikçi dahil herkes bize bakmıştı. Allah'tan hoca beni severdi.Yoksa ufak bir disiplin cezası alabilirdim. Mirza "Neden bahsediyorsun sen çiyan?" dedi. Tamam sarı saçlarım, sarı bi tenim var ama çiyan da değilim ya. "Kulağıma bi şeyler söyleyip durma, beynim de sürekli iki kelime neymiş efendim SENİN İÇİN! töbe töbe sus artı--"

Lafımı kesen kapının çalınması olmuştu. Varlığını unuttuğum müzik hocamız "Gir!" dedi. "Hocam pardon.." diyerek girdi sesin sahibi. Bir de ne göreyim??? Sesin sahibi kızıl vahşet : YAKUT !!!

Sonra devam etti ".. bir dakikalığına Mirza'yı alabilir miyim?" Ömer Hoca "Bugün olanlara bir anlam veremiyorum. Normalda öğrencilerimin dersten çıkmasından hiç hoşlanmam ama sen eski öğrencimsin Yakut severdim seni, gidebilirsin Mirza."dedi.Yakut'un başında tıpkı kendi saçları renginde uzun bir peruk vardı ama tabikide peruk olduğu belli oluyordu.Yakut bana ters ters baktıktan sonra "Selam çiyan!" diyerek küçümser bir bakış attı ve ikisi birlikte sınıftan çıktılar. İçimde bir merak vardı. Onlara bakmak bahanesiyle Ömer Hoca'ya "Hocam arkadaş canımı çok sıktı, lavaboya gidip elimi yüzümü yıkayabilir miyim?" dedim."Tabi kızım."dedi Ömer Hoca. Maysa yanımdan "Aklından bile geçirme Ahsen!"diye fısıldadı. Onu takmadım. Yanından giderken kapıyı açtım ve dışarı çıktım. Gördüklerim karşısında bir kez daha şok olmuştum. YAKUT, MİRZA'YI ÖPÜYORDU!

Yanlarından geçip tam karşıda olan lavaboya gidiyordum Kİ..Yakut önüme geçti."Naber çiyan o güzel saçlarından ne haber?"dedi."Defol git Yakut, ne senle ne de minik köpeğinle uğraşamayacağım."

"Aaa olur mu hiç öyle şey.?Bir sene önce öyle demiyordun ama..Hatta benle baya bi uğraşmıştın.Yanlış mı hatırlıyorum yoksa?"dedi alaycı bir ifadeyle.

"Hayır canım yanlış hatırlamıyorsun, sana attığım o tokatlar hayatımda yaptığım en eğlenceli şeydi!"dedim ve güldüm. Sonra ekledim "Bak şimdi hatırladım bir de şu güzel kızıl saçlarını keşmiştim demi ya?"dedim.

"Ahsen bırak onu bunu da sana geçen sene bir tekme dışında hiç bir şey yapamamıştım ya hani?"dedi.

"Ee.."dedim."Nolmuş?"

"Çok safsın be çiyan, Koray'la yaptığımız plan tam tamına ilerliyor.Vee planın şimdiki bölümü ne biliyor musun?"dedi.

"Merak etmiyorum Yakut, bırak lavaboya gireyim."dedim.

"Ah tabi çiyan gireceksin ama yüzünü yıkayıp seni ayıltmak isteyenlerin kollarında yaralı bir şekilde gireceksin."dedi ve NEE cebinden bir bıçak çıkardı...

"Bu kadarını yapamazsın değil mi?" derken, aynı anda geriye doğru bir iki adım attım ama bir şeye çarpmamla durmam bir oldu.Arkama dönüp baktığımda Mirza'yı gördüm.Beni kollarımdan tutup sabitledi."Bırak, bırakın beni aptallar!"diye bağırdım.

"Bu çiyan daha fazla bağırmadan işi hallet Yakut."dedi Mirza.

Yakut "Hay hay"diye memnuniyetini sundu ve aynı anda göğsümün altında bir acı hissettim.Sonra git gide karardı her şey ve derste binlerce kez duyduğum o iki kelimeyi duydum yine "SENİN İÇİN!"

--------------

Selam tatlı okuyucularım ♥
Nasıl buldunuz bölümü?
Kızıl vahşetimiz geri döndü.
Multimedia da Maysa ve Tunç var.
Bu arada oyuncuları ekledim yani isimlere bakabilirsiniz.
Kendinizde böyle tasarımlar yapmak isterseniz rica ediyorum yorum yaparak beni haberdar edin.Her zaman söylediğim gibi fikirlerinizi çok merak ediyorum. Kötü bulup eleştirmek istediğiniz bir şey varsa bile yazın lütfen. Böylece hatalarım varsa fark eder ve düzeltirim.
İthaf bölümleri yapmayı çok istiyorum. Adına ithaf yapılmasını isteyenler yine aynı şekilde yoruma yazabilirler.
Sizi tanımasamda cidden çok seviyorum, lütfen dediklerime kulak asın...
Bu sefer sınır yok :D
Bol bol öpüyorum byy :*
Sizi çok çoook seviyorum ♥