Bir Küçük Saç Mevzusu

8.Bölüm-**OKULUN İLK GÜNÜ BÖYLE Mİ BİTTİ?**

Uyandığımda okulun ilk yardım odasındaydım.Tunç başımda bekliyordu. Kalkmaya çalıştığım da karın boşluğumdaki acı ile geri sedyeye yığıldım. Acı çekerken çıkardığım inleme ile Tunç hemen bana döndü "Ahsen'im uyandın mı? Savaşçı kızım bizi nasıl korkuttun ya! İyi misin şimdi?"
Tunć'un Ahsen'im demesine şaşırmamıştım. Maysa'dan bile önce tanışmıştık. Tunç'la. Hatta onları ben tanıştırmıştım. İlk okulda ortaklıklarda hep el ele gezerdik. Herkesin özeneceği bir arkadaşlığımız vardı hep ama asla farklı boyutta bir ilişkiye dönmedi. Olanları düşününce Tunç'a sarıldım ve göz yaşlarıma hakim olamadım. "Tamam kardeşim benim geçecek hepsi tamam mı? Hadi ağlama lütfen artık."diye hem beni teselli ediyor hem de sırtımı sıvazlıyordu. Tunç'tan ayrılıp sağıma doğru döndüğümde Maysa'yı gördüm. Yanındaki sedye de sanırım baygın bir şekilde yatıyordu. "Tunç??"dedim gözlerimle Maysa'yı göstererek. Ona ne olduğunu sorduğumu hemen anlamış olacak ki "Teneffüs çalınca, sana bakmaya sınıftan hemen dışarı çıktı. Bi kalabalık görünce hemen içine girdik. Maysa benden önce daldı kalabalığa. Seni yerde, o halde görünce panikle ve biraz da kanın etkisiyle bayıldı. Son anda tutabildim kollarımla.."dedi. Maysa'yı düşündüm. Tıpkı bir anne gibiydi. Beni önceden uyarmıştı ama ben onu takmamıştım. Teneffüste de bana kızmamış, direkt beni kontrole gelmişti. Anneler de hep böyle yapmaz mıydı? Anne diyince kendi annem geldi aklıma. Acaba haber vermişler miydi ona?

"Tunc!!"dedim."Efendim başımın ikinci tatlı belası?"dedi.

"Annemlere haber verdiniz mi Tunç?"dedim.

"Yok vermedik, aslında Müdür Bey vermek istedi fakat ben Sare Teyze panik yapar diye aratmadım."dedi.
Ayy benim çooooook düşünceli arkadaşım ya :D :* ♥

"Çok iyi düşünmüşsün kedi, annem fazla abartırdı zaten ;)" dedim.
Kedi dememin sebebi, bizim taa küçüklükten beri oynadığımız AJAN oyununda birbirimize taktığımız lakaplardı. Tunç'un ki kedi gibi iyi gören gözlerinin olmasından dolayı kedi'ydi. Eylül'ün ki çığlık. Çünkü en ufak bi kan ya da kötü bi olay görse çığlık atardı. Benimki ise kan'dı. Çünkü sınıfımızda kan görünce bayılmayan tek kızdım. Bu direncimi hayatımın en kötü olayında kazandım.Şu anda onaltı yaşındayım. On bir sene önce, ben beş yaşındayken oldu o olay. Öz bir abim vardı beş yaşıma kadar. Ben beş yaşındayken on sekiz yaşındaydı abim. Arkadaş ortamına uymuş, madde bağımlısı olmuştu. Babamın işlerinin iflas ettiği bir dönemde aldığı hapların parasını ödeyemedi. Parayı vermeyince lanet olasıca adamlar zorladılar abimi. Hatta dostum dedikleri bile parayı getirmesi için kötü davranmışlar. Abimin bu dünya da ki en değerli şeyi bendim, hep öyle söylerdi. O pislik arkadaşları da bilirmiş bunu. Bir gün annem beni kreşten almış, avm de geziyorduk. Annemin boş zamanına geldiği bir anda başımda bir acı hissetmiştim. Beni kaçırmışlar.Abime 'Parayı ver kardeşini al.' dediler.Abim para bulamadı, babamda bile tek kuruş yoktu.Beni tam öldürüyolardı ki abim 'Kardeşimi bırak beni vur!' dedi. Ama abimi vurmadılar.Ona önümde işkence ettiler, gözlerini oydular. Onun kanını her görüşümde bayıldım. Yeniden uyandırıp zorla izlettiler.O günden sonra kandan hiç bayılmadım.Sonra nasıl kurtulduğumu hatırlamıyorum bile ama abimin cenazesinden sonra onun konusu hiç açılmadı...

Düşüncelerimi "Tabi abartırdı Ahsen küçük bir yara olsa bile kız bıçakladı sonuçta! Sedece karnını bırak: ellerinde, yüzünde ve vücudunun daha bir çok bölgesinde kan var! Annenin abartması çok normal olurdu!"dedi.

"Neyse Tunç, tamam."dedim."Konuşmayalım."

Az sonra "Ahseeeeeen!"diye bir ses gelince ikimizde başımızı Maysa'ya döndük. "İyi misin?"dedi Maysa uyanır uyanmaz."İyiyim canım." deyince zaten konuşmakta zorlandığı için sustu. Hiç birimiz konuşmuyorduk artık. Biraz sonra odaya görevli geldi. Durumumu ve eve gidip gidemeyeceğimi sordu. Gidebileceğimi söyleyince 'Geçmiş olsun!' dileklerini iletip odadan çıktı. Bende düşünmeye başladım. Acaba Mirza ve Yakut şimdi neredelerdi? Diz dize vermiş, önlerine çerez almış TV mi izliyorlardı? Yoksa daha sosyal olarak bir aşk filminin en arka koltuğundan bilet almış film mi izliyorlardı? Hayır hayır ya da öpüşmekten izleyemıyorlardı. 'Aman Ahsen!' dedim içimden... Şu anda aklımda sadece Mirza'nın giderken neden yine 'SENİN İÇİN!" diye seslendiği vardı. Onu da 'Aman psikopat işte!' diye yorumladım kendimce...

Bu halimle eve gidemezdim. Maysa ve Tunç toparlanmış, beni bekliyorlardı. Bu gece üçümüz beraber Maysa'nın evinde kalacaktık. Maysa arayıp anneme çaktırmadan izin almıştı. Normalde olsa sevinçten uçar, kopardım ama şimdi ne moralim ne de halim yoktu..

Eve gittiğimizde derin bir nefes alarak hemen koltuğa uyuyakalmıştım."Okulun ilk günü böyle mi bitti? Lanet olsun!!!" Öyle yorgundum ki onlarla hiç konuşmadım hatta yüzümdeki kurumuş kan izlerini bile temizlemeden yorgunluktan kapanıverdi gözlerimmm...
Merhaba :*
Gece olduğu için biraz acele yazdım. Uykum vardı. Umarım güzel olmuştur. Multimedia da Ahsen'in bıçaklandıktan sonraki yüzünün o berbat hali var :D Oynadığı bi filmden alıntı.
Sizleri her zaman ki gibi çok seviyom ya ♥♡♥
Naber, bana mesaj atın da konuşalım cidden :D
Yeni oyuncular ekliycem, olmasını istediğiniz özel bi kişi varsa yazabilirsiniz..
(YAZMIYCAKLAR PFF :/ )
Her zamanki gibi sizi çok seviyorum, vote ve yorumları peşin peşin bekliyor ve booolcacıık öpüyorum :*
♥♡♥¤♥♡♥¤♥♡♥¤♥♡♥¤