14.BÖLÜM - UMUDUN ÇİÇEĞİ (İRİS)

8.3K 723 53
                                    

Çok bekletmiyorum de mi :) böyle tek hikaye olunca kopmadığım için art arda yazabiliyorum.

***

Parti geç saatte bitmişti. Firuzan'ın itirazlarına rağmen onları eve Taha bırakmıştı. Ertuğrul'un uyumasını bahane ederek kadını yalnız göndermemişti.

Kapının önüne geldiklerinde "Dur ben çıkarırım," dedi Taha hızla arabadan inerek ve arkada bebek koltuğunda uyuyan çocuğu kucağına aldı.

"Tamam bende kapıyı açayım."

Taha kadının koşuşturarak gidip kapıyı açmasını izlerken gülümsedi. Bir an hala evli kalsaydılar nasıl olurdu diye düşündü. Muhtemelen şimdi oğullarını yatağına yatırıp, hemen odaya geçer karısını deli gibi öper ve onunla sabaha kadar sevişirdi.

"Kendine gel Taha!" diye kendine öfkelenip kadının açtığı kapıdan içeri geçti. Direkt oğlunun odasına gidip, onu yatırdı. Ardından Firuzan da gelmiş, yavaşça oğlunun hem altını hem üstünü değiştirmişti.

İşi bittiğinde köşede onu gülümseyerek izleyen adama o da gülümsedi. "Sana kahve yapmamı ister misin?"

"Olur, doğrusu yanından ayrılmayı hiç istemiyorum," dedi Taha yaslandığı duvardan kendini ittirip odadan çıkarak.

Firuzan ettiği tekliften pişman olmuştu. Çünkü adamın bakışları değişmişti. Elleri mi terlemişti onun? Derin bir nefes alıp vererek o da adamın peşinden mutfağa gitti.

"Plansız bir kahve, gerçekten değişimin muhteşem," dedi adam kahve makinesine kahveleri koyarken.

"Ben yapardım-"

"Sen otur. Yeterince yoruldun."

Firuzan mutfak masasına oturup, elini çenesinin altına koydu ve adamın fincanları hazırlamasını izledi. Taha kahve makinesinin de düğmesine basıp geriye döndü. Kalçasını tezgaha yaslayıp, ellerini cebine koyarak kadını izledi. Sonra gülmeye başladı.

"Ne oldu?"

"İkinci çocuğu istediğimde resmen yanımdan kaçtın. O dakikada yapacak değildim."

Firuzan da gülmüştü. "Ne bileyim. Çok ciddi gibiydim."

Adamın gülen yüzü hafifçe gerildi ve kendinden emin bir şekilde "Hala ciddiyim Firuzan," dedi. "İkinci çocuğu istiyorum. Oğlumun benim gibi tek çocuk olmasını istemiyorum."

"Taha biz boşandık. Farkında mısın? Boşanan çiftler çocuk yapmaz."

"Birincisi de öyle oldu. Bu seferkini planlıyorum bak. Tam senlik."

Firuzan sinirle saçlarını geriye attı, "Taha saçmalama rica ediyorum. İkincisini millete anlatamayız. Hadi birincide yeni boşanmıştık, birden birbirimizi arzuladık ve birlikte olduk dedik. Şimdi ne diyeceğiz?"

Adam yavaş yavaş kadına yaklaşıp, tam tepesinde durdu. Kokusu zaten onu çıldırtırken, bir de yakınlığı delirtmişti. Bir elini sandalyenin arkasına koyup, hafifçe eğildi. "Hala arzuluyoruz birbirimizi bence. Sence de öyle değil mi? Unutamadın beni, unutamıyorum seni. Senden başkasına dokunamam Firuzan, yapamam. Yüreğimdeki senken, bedenimde başka kadın olamaz." Firuzan yutkundu, adamın sözleri ruhunu okşarken, yakınlığı onun da tüm hücrelerini ayağa kaldırıyordu. "O yüzden bir bebeğim daha olacaksa senden olmalı." Gözlerini kapadı, "Firuzan yeniden senin bebeğinin babası olmak istiyorum. Üstelik..." gözlerini açtı ve o an kahve makinesinin sesi geldi.

"Kahve oldu. Hadi içelim." Adamı hafifçe ittirip yerinden kalktı ve kahveleri elleri titreyerek bardaklara doldurmaya çalışıyordu ki bunu gören Taha gülerek kadının arkasından sarılıp elinden cezveyi aldı ve bardaklara kendisi doldurdu. Sonra cezveyi bırakıp iki eliyle kadını sardı. Hafifçe karnını okşarken dudaklarını boynuna değdirdi.

PLANSIZ BİR BOŞANMA HİKAYESİ / İKİNCİ ŞANS SERİSİ II - FİNALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin