"Düşün Zeydan!" diye bağırdı kadın odada sağa sola giderken.
"Ne düşüneceğiz Firuzan Allah aşkına. Bekar adam ne yapabiliriz?"
Firuzan gözlerini kısarak kadına baktı, "Bana bak benim derdim o mu sence? Çocuğumu düşünüyorum ben. Virüslü mü olsun yavrum benim? Virüslü cicili anneler mi gelsin yavrumun başına? Canım benim o!"
Zeydan kucağındaki çilekten bir tane daha yedi ve başını aşağı yukarı salladı. "Çok haklısın sevgili arkadaşım. Virüssüz olsa sorun olmazdı yani?"
"AIDS de önemli. O da olmaz. Üstelik bunun domuz gribi var, deli danası var, Allah korusun ya yavrumun yüzüne yüzüne hapşırırlarsa..."
"Yemin ederim sonuna kadar haklısın. Bende anne adayıyım ya, çok iyi anlıyorum seni de benim anlamadığım adamın toplantısına neden gizli gizli gireceğiz?"
Firuzan yutkundu, gerçekten mantıklı bir neden bulması gerekiyordu, "Çünkü düşmanı yakından tanımamız lazım Zeydan ve en iyi kendi mekanında tanıyabilirsin onu." Gerçekten çok zekiceydi. Tebrik etti kendini. "Neyse sen nasıl gireceğimizi düşün!"
"Ay neden ben düşünüyorum acaba? Hamileyim ben."
Firuzan kadına yaklaşıp, gözlerini kısarak konuştu; "Bende hala çocuk emziriyorum. Tüm enerjimi buna mı harcayım, süt mü vereyim, hafiyelik mi yapayım? Her şeyi benden beklemeyin ama gerçekten!" diye çemkirip mutfağa gitti.
Zeydan dudaklarını büzdü, "Yemin ederim haklı. Anne olmak zor. Hamileyim biliyorum yani," diye kendi kendine homurdandı. Sonra da arkasına bakıp gülümsedi, "Bildiğin kıskanıyor lan adamı bu. Yemişim virüsünü."
***
"Firuzan yakalanacağız yemin ederim, rezil olacağız."
Firuzan taktığı büyük gözlüğü biraz indirip karşısındaki binaya baktı, "Yakalanmayacağız ben bu binayı avcumun içi gibi biliyorum. Arka kapıdan gireceğiz. Taha'nın odasına kapaklandık mı, olay tamam. Nasılsa öğrendik senin sevgili köstebek kocandan, Taha adamlarla gelecekmiş ofise. Ne toplantısıyla bu artık anlarız hem."
"Peki sekreteri nasıl atlatacağız?"
"Onu ben çözdüm sıkıntı yok."
"Nasıl çözdün, anlamadım."
Firuzan kendini beğenmiş bir ifade ile gözlüğü yukarı kaldırdı ve "Hadi gidelim yardımcı ajanım," dedi.
*
"İyi günler," dedi Ayaz en sempatik haliyle karşısındaki kadına.
"Ayaz bey hoşgeldiniz."
'Ebeni senin Firuzan,' kadın tanımıştı onu. Hemen taktik değiştirdi, "Taha beyin bugün yabancılarla toplantısı varmış. Ne zaman başlar, ne zaman biter bu toplantı acaba?" masada eğilip kadının bakış açısını daralttı ve Firuzan'la Zeydan'ın geçmesini sağladı.
Zeydan kocasını görünce duracak gibi oldu ama Firuzan onu çekiştirerek odaya geçirdi.
"Benim kocamı mı kullandın? Sana inanamıyorum."
"Kullanmak?" dedi Firuzan yüzünü buruşturarak, "Ne kadar çirkin bir kelime. Yardımlaşma denir ona. Daha iyimser. Hem elimde başka yakışıklı vardı da mı senin kocanı ayarladım. Ne yapalım? Ekip çalışması sonuçta."
"Evet ama bu kocamın sekretere kur yaptığını değiştirmiyor."
Firuzan etrafına bakınırken, "Kur yapmadı Zeydan. Bilgi alışverişinde bulundu, bir nevi perde görevi yaptı. Böyle düşün, rahatlarsın. Hem takılma sen o kadar buna, hadi saklanacak yer bulalım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PLANSIZ BİR BOŞANMA HİKAYESİ / İKİNCİ ŞANS SERİSİ II - FİNAL
Storie d'amoreTüm planlarınızı alt üst eden iki şey vardır hayatta... Biri aşk... Biri ayrılık... İşte tam bu noktada başladı onların hikayesi... Plansız bir aşk... Hiç düşünülmeyen bir evlilik... ve beklenmeyen bir son: AYRILIK... Peki ya onun değerini o gittikt...