Sürekli aklımda o oda vardı. İçinde neler olabileceğini hayal ediyordum.Ama Arda'nın isteği üzerine oraya giremedim.
Alt kata yeniden indik. Arda büyük gizli bir kapı daha gösterdi. Orada kapı olduğunu bile anlamamıştım. Duvarla aynı renge bürünmüştü. Kapıyı açtı içeri girdik.
Upuzun bir masa üzerinde şahane yemekler ve tabiki olmazsa olmaz mumlar... Çok heyecanlandım. Arda bana baktı ve güldü. Sonra söze başladı:
''Bunu söylemek için geç kaldım farkındayım. Ama artık söyleyeceğim." Çok heyecanlandım. Bana beni sevdiğini söyleyeceğini düşünmüştüm.
Sonra konuşmaya kaldığı yerden devam etti. "Asya ben...Ahh bunu nasıl söylerim bilemiyorum. Sen benim arkadaşımsın..." Bir süre sustu.Sanırım heyecanlanmıştı,hem de çok... Belki de benim onu hâlâ arkadaş olarak görmemden korkuyordu.
"Devam edebilirsin Arda"dedim büyük bir heyecanla... O da yeniden konuşmaya başladı.
"Bunu ilk sana söyliycem. Çünkü sen Eylül'ün en yakın arkadaşısın.Bunların hepsini onun için hazırladım. BEN EYLÜL'Ü ÇOK SEVİYORUM.Ve senin onunla konuşmanı istiyorum, benim yerime.''
O sözcükler kafamın içinde dolaşmaya başladı. Ne yapacağımı bilemedim. Kalbim sanki bir an çarpmaktan vazgeçti. Nefes alamıyordum.
Kaç yıldır sevdiğim oğlan benim en yakın arkadaşımı seviyordu. Ve benim kendisini Eylül'e ayarlamamı istiyordu. O an olan oldu bayıldım ve yere yığıldım...
Bu bölümlerim kısa oldu kusura bakmayın melekler :)
AmA diğerlerini uzun yazıcam -öpüldünüz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Peşinde
ChickLit"Umudun her daim varoluşunun hikayesi" Kimse âşık olacağı insanı seçemez... Asya'nın da yaşadığı tam anlamıyla bu olsa gerek. Mutluluk küçükken en ufak şeylerde bile yanımızda olurken büyüdüğümüzde hayallerimiz gibi ulaşılmaz olmuştu. Başkalarının h...
