Baby ✴ Jikook

✖İş

*FLASHBACK*

Jungkook bütün gece uyanık kalmıştı. Öylece boş boş tavana bakmış ve sabah olduğunda ise içini bir boşluk kaplamıştı.

Mutfakta yalnız başına olmak tuhaf hissettirmişti genç oğlana.

Çalan kapı ile ayağa fırladı. Belki Jimin'di. Olamaz mıydı?

Kapıya doğru koşarken çok heyecanlı hissediyordu. Jimin geri dönmüş olabilirdi.

Kapı deliğine bakmadan açtı kapıyı genç adam. ''Jimin!''

Hayır. Jimin değil. Bu yaşlı ev sahibiydi.

''Karıştırdınız herhalde Bay Jeon.''

''Ah!''

Şu huysuz adam. diye geçirdi içinden.

''Bay Jeon, Bay Park yok mu?''

Başını olumsuz anlamda salladı Jungkook.

''Siz ikiniz ayrıldınız yani?''

Eğer 'evet' derse evden atılırdı, ev sahibi bekarlara ev verme konusunda çok katıydı.

''Hayır efendim. O-o fırına gitti. Evet, bende...onu bekliyordum.''

Anlayışla başını salladı yaşlı adam. ''Bende...normalde bunu pek yapmam Bay Jeon ancak, kirayı 2 aydır ödemediniz. Eğer 5 gün içinde ödemezseniz evi boşaltmanızı istemek zorunda kalacağım.''

Jungkook'un gözleri irileşti. ''Ah, tabi ben...biz ödeyeceğiz. Emin olun. En kısa zamanda elinize geçecek.''

Yaşlı adam başını salladı. ''Umarım Bay Jeon...umarım.'' başına şapkasını geçirdi. ''Bay Park'a selamlarımı iletirsiniz.''

''Tabii efendim.''

Jungkook ev sahibine eğilerek selam vermesinin ardından kapıyı kapattı.

Ne yapacaktı?

Jimin gitmeden önce en azından kirayı ödeseydin.

Sinirlendiğini hissediyordu. Ne yapmalıydı?

Hoseok Hyung'ı mı aramalıydı? O zaten daha yeni onlara borç vermemiş miydi? Bu biraz yüzsüzlük olurdu.

''Hah pekala.''

Salona ilerledi. Telefonunu aldı ve Hoseok'un numarasını tuşladı.

''Jeon?''

''A-alo Hyung?''

''N'oldu Jungkook? Bir sorun yok değil mi?''

''Hayır hayır. Her şey yolunda. Ben ımmm.''

''Gevelemede söyle Jungkook.''

Derin bir nefes aldı. ''Bana iş bulabilir misin Hyung?''

~~~