Jimin bir süre sonra kapısının çalınması ile hâlâ susmayan bebeğini yatağa bıraktı.
''Ağlama artık!''
Sinir ve usanmışlıkla kapıya yöneldi.
Beklediği gibi Eun gelmişti ancak bu kez Jungkook da yanındaydı...ister istemez aklına dün gece gelmiş yeniden gözleri dolmuştu.
Oğlu hâlâ ağladığından yeniden bebeğine dönmek zorunda kalmıştı.
Eun sevimlice içeri süzülüp elindeki temiz çarşafları yatağa bıraktı.
Jimin'in kucağında ki susmayan bebeğe çevrildi bakışları. ''Mingyu~ neden ağlıyorsun?'' diye aegyolu sesiyle sorduğunda bebeği Jimin'in kucağından almak için atakta bulundu. Jimin sorgulamadan bebeği kızın kucağına bıraktı.
Bakışları Jungkook'taydı. Dün gece dediklerinde ciddi olup olmadığını merak ediyordu.
''Eun.'' dedi Jungkook katı sesiyle. ''Mingyu'yu biraz bahçeye çıkarsana. Temiz hava alsın.'' ardından Jimin'e döndü. ''Yazık çocuk şu dört duvar arasına sıkıştı. Dışarı çıkaranda yok. Git bir dolaştır canım.''
''Tamam aşkım.'' saygıyla Jimin'in önünde eğildi Eun. ''İzniniz var mı Bay Park?''
Jimin sakince başını salladı. Öyle yorgundu ki o aptal bebekten uzak durmak için her fırsatı kolluyordu.
Yeniden eğilip Jungkook'a gülümseyerek odayı terk etti kız.
''Jimin...'' dedi Jungkook odadan çıkar çıkmaz. ''Bebeğe iyi davran. Biraz dışarı çıkar. Ne bileyim? Gezdir biraz. Ona sevgi ver...nefretle bakıyorsun çocuğa. Sana her 'baba' diyişinde öldürmek istiyorsun değil mi?''
Jimin bakışlarını kaçırdı. Mingyu'yu seviyordu. Ama o çocuk Jungkook'un bebeği olmasına rağmen Jaebum ile büyüyordu.
Jimin bu yüzden bebeğine karşı sıcak duramıyordu.
''Eun gezdiyor işte.'' diye sessizce mırıldandı.
''Yapma Tanrı aşkına. Mingyu'ya bakmak istemiyorsun işte.''
Mavi saçlı bu kez sert bakışlarını Jungkook'a yolladı. ''Yinede o benim bebeğim. Ve benimle duracak.''
Jungkook iç çekti. ''Pekâlâ... Jaebum iyi davranıyordur çocuğa. Eminim.''
''Evet.'' dedi Jimin. Yeniden gözlerini kaçırdı. ''Zaten çoğunlukla o bakıyor.''
''Güzel.'' dedi sertçe Jungkook.
Jungkook, Jimin için ne düşeneceğini hiç bilmiyordu. Bebeğin kendisine ait olduğunu biliyordu. Jimin bunu açıkça bir şekilde birçok kez dile getirmişti. Her şey yine ve yine onun suçuydu.
Her şey çok farklı olabilirdi.
''Her şey çok farklı olabilirdi...'' diye mırıldandı Jimin.
Kahve saçlı ofladı. ''Yine mi aynı konu Jimin?''
''Jungkook! Daha farklı bir hayatımız olabilirdi! Senin yüzünden... olamadı. Aptal para sevdan yüzünden!'' burnunu çekti usulca. ''Para için değer miydi? Bebeğinin başkasıyla büyüdüğünü izlemek. Ha?!''
''Jimin! Seninle tartışmayacağım! Sadece bebeğime iyi babalık yap! En azından gerçek babası ile mutlu olduğunu görürüm.''
Jimin histerik bir kahkaha attı. ''İşte sırf bu yüzden bakmıyorum o çocuğa! Sırf sen mutsuz ol diye!''
Sinirle kalktı yerinden. ''Şu aptal sevgiline söyle bebeğimi getirsin!''
Jungkook sinirle kaşlarını çattı. ''Bırak da çocuk biraz hava alsın!''
''İyi!'' yatağın üzerindeki temiz çarşaflara baktı.
Yeniden gözleri doldu minik bedenin. Tüm bu şeyler için fazla hafifti. Bu kadar güçlü değildi. Bir baba olmak için güçlü değildi. Sırf bu yüzden bebeği Jungkook ve Eun'a verebilirdi.
''Jimin...''
''Ne?''
Acaba Jungkook şu an Jimin'i öpse nasıl tepki verirdi?
''Hiç...''
Minik beden kendini yatağa attı. Öyle yorgundu ki.
Jungkook uzun süre sessiz bir şekilde Jimin'i izlerken kapı çalmıştı.
Kahve saçlı iç çekerek kapıya yöneldi.
''Eun...'' dedi gülümseyerek. Eun'un elindeki bebeğe de gülümseyip kapıyı tamamen açtı.
''Mingyu babasını özledi. Getireyim dedim.''
Babası....Jungkook gülümsedi. ''İyi yaptın.''
Eun içeriye ilerledi. ''Bay Park~''
Jungkook kapıyı kapattı.
''Jungkook! Buraya gel!'' Eun'un tatlı kahkasını duyduğunda o da içeriye yöneldi.
''Ne oldu?''
''Bay Park çok tatlı uyumamış mı?''
''Ah...'' Jungkook yataktaki minik bedeni inceledi. ''...evet evet. Hadi çıkalım biz Jungkook.''
''Ama Kook~ Bay Park uyuyor. Mingyu tek mi kalsın?''
Jungkook iç çekti. ''Jaebum'u çağırayım.''
''Tamam aşkım.'' Eun, Mingyu'ya gülümserken konuşmuştu.
Flashback'lerden sıyrılak amk
Neyse sonra flashbackler devamkeeee
Bum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baby ✴ Jikook
Fanfiction''J-jungkook...k-kapıyı aç. Yalvarırım.*hıck*'' Kapının arkasında bulunan Jungkook sinirle bağırarak karşılık verdi. ''Karnındaki piçin sahibi kimse o kapıyı açsın sana Jimin. Siktir git evimin önünden..'' Daha fazla dayanamıyordu minik beden. Dizle...