{Medyaya yeni gelecek kitabımdan bir spoi bıraktımm}
İyi Okumalar :)
*
*
*
*
*
*
Hastane kokusu iğrençti. Jimin ciğerlerini bu kokuya maruz bıraktığı için Jungkook'a çok kızacaktı. Saatlerdir oturduğu yerde felç geçirmek üzereydi ve artık ağladığını bile hissedemiyordu. Sırtı yaslandığı soğuk duvar yüzünden uyuşmuş gibiydi. Ama kalbi daha uyuşuktu. Isıtılmaya ihtiyacı vardı.Jungkook kalp krizi geçirmişti. Nasıl ve neden olmuştu hâlâ onlara söylenmemişti ama kalp kriziydi işte ve çok ciddiydi. Doktor, Hoseok ile konuşurken duymuştu Jimin onu. Durumunun kötü olduğunu söylüyordu. Birkaç saattir baygındı. Yine Hoseok'u üvey babası ile telefonda konuşurken duymuştu. Hoseok, babasına 'Jungkook ölüyor' demişti.
Jungkook ölüyor..
Ölüyordu. Belki de Jimin yüzünden. Onu terslediği için kötü hissediyordu şimdide.
''Jimin..'' adını duysa bile bir tepki vermedi. Hiçbir şeyi umursamadan Jungkook'un kaldığı odaya bakmaya devam ediyordu.
''Yerde oturmasana.'' önünden geçen doktorunun ayaklarını izledi bir süre. Ardından omuz silkip karşısında ki kapıya geri döndü.
Hoseok da pes ederek küçük kardeşi bellediği arkadaşının yanına çöktü. Bir kardeşi yanında saatlerdir ağlarken, diğer kardeşi içeride can çekişiyordu. Ne olduğunu anlamıyordu. Doktor kalp ritminin normal olmadığını ve baygın bir şekilde gözetim altında tutmaları gerektiğini söylemişti. Onlara beklemelerinin anlamsız olduğunu, sadece bir kişinin kalması gerektiğini söylese de onlar yine de buradaydı.
Kimler mi? Eun, Jaebum, Bay Hirai ve ufacık haliyle her şeyden habersiz babası için bekleyen küçük Mingyu.
''Sence..'' dedi Jimin. Dayanamıyordu sevdiğinin içeride yatmasına. Acaba akşam olmuş muydu? Jaebum'un dediğine göre Jungkook'un elinden alacaklardı oteli. Artık elinde hiçbir şey olmadan ortada kalmıştı Jungkook'u... ''Uyanır mı?'' kafasını merakla Hyung'ına çevirmişti..
''Kalp ritmi normale döndüğünde uyanacak dedi doktor.''
''Ya dönmezse?''
Hoseok oflayarak kafasını geriye yasladı. Jimin sabahtan beri bir suçlu arıyordu. Neden? Biri kalp krizi geçirdiğinde, illa bir suçlu mu olmalıydı?
Hastane koridorunu çığlık çığlığa bir ağlama sesi doldurduğunda orada olan bir çok kişi huzursuzca kıpırdandı.
''Jimin!'' ve Jaebum'un korku dolu sesi. Jimin tepki vermeden durmaya devam ediyordu ancak Jaebum sesini daha da yüksekltti. Bu kez Jimin'e seslenmemişti ama. ''Doktor yok mu?!''
Jimin endişeyle kafasını Jaebum'un olduğu yöne çevirdi. Önündeki insanlardan dolayı hiç bir şey göremiyordu. ''Ben bakarım.'' dedi Hoseok ayağa kalkarken.
Jaebum'un sesi daha da yükseklmiş aynı anda titremişti. Ağlıyor muydu?
''Lütfen! Acil doktor bulun lütfen! Mingyu!''
Jimin son kelimeyi duyduğu anda ayağa kalktı. Hızlıca Jaebum'a yönelirken bebeğinin sesi gittikçe kısılıyordu. ''Jaebum!''
Bir hemşire koşarak Jaebum'un yanına geldiğinde Jimin adımlarını daha da hızlandırdı.
''Mingyu!'' dedi bebeğini gördüğünde. Bebeği...ağzından lanet bir sıvı akıyordu. Hemşire bebeği kucağına alıp hemen yanlarında bulunan acil kapısından içeri girdi. Jimin, Jaebum ve Hoseok da peşinden.
Genç hemşire ani bir hareketlere onlara döndüğünde üçlü duraksadı. ''Hasta yakınlarının girmesi yasak.''
Jimin başını iki yana salladı. ''Olmaz. Bende gelmeliyim.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baby ✴ Jikook
Fiksi Penggemar''J-jungkook...k-kapıyı aç. Yalvarırım.*hıck*'' Kapının arkasında bulunan Jungkook sinirle bağırarak karşılık verdi. ''Karnındaki piçin sahibi kimse o kapıyı açsın sana Jimin. Siktir git evimin önünden..'' Daha fazla dayanamıyordu minik beden. Dizle...