Aras ne olduğunu anlayamadan, merdivenlerden indiğinde kanlar içinde yatan Stewing ve başında şaşkınlığını gizleyemeyen Poyraz çömelmiş vaziyette bekliyordu. Kuzey hissettirmeden Poyrazı bayıltmak için boynunu kırarak geçici bir baygınlık yaşattıracaktı. Bu onlar için zaman kazanmak ve yaşanılan olayın şokunu atlatmak için büyük bir oyundu.
Kuzey Poyrazı ilk hamlesinde bayıltarak "Siz zemin katı düzeltin poyrazı oraya kilitleyeceğiz bir süre. Bende Stewinge bir mezar bulayım." Dedi.
Victoria "Tamam." diyerek karşılık verdi. Arasın omzuna dokundu. "Hadi üzülme sende geriye baktığında anlattıklarımdan sonra pişman olabilirsin." Dedi. Aras Victoria baktı gözlerinden damla damla yaşlar süzülüyordu...
Odasına giren Melisa tuhaf hissetti. Yatağında bir başkası yatıyor sorunun o olması değil aynı zamanda Burçağı da çok sevmesiydi. Ben bu kızı neden çok seviyorum düşünceleriyle kendini sorgularken bir taraftan da Poyraz aklını kurcalıyordu. Öncelikle pencerenin önüne gidip perdeyi çekti. Aklı dün gecede kalmış olacaktı ki Poyrazın odasına bakakaldı. Bir süre sonra evden biri çıktı bu kişi ne Aras ne de Poyraz değildi. Melisa bu kişinin kim olduğunu öğrenmek için elinden geleni yapacaktı. Burçak yavaşça gözlerini araladı. Yatağın üst kısmına doğru çekilerek oturup sırtını yasladı. "Melisa... Günaydın kime bakıyorsun."
"Günaydın Burçak! Poyraz ona bakıyordum her sabah benim sporum. Sen iyi uyudun mu?"
"Hem de ne uyumak hiç böyle uyumamıştım. Bir dakika sen spor merkezinden mi bahsediyorsun?"
Melisa yatağın uç kısmına doğru oturarak. "Hayır, tabi ki de. Poyraz benim ilk aşkım dört senedir birlikteyiz." Dedi. "
Şimdi anlıyorum... Dört sene iyi dayanmışsınız ikinizde. Peki, ne zaman tanıştıracaksın."
"Bilmiyorum bu ara aramız bozuk küçük bir olaydan bile tartışıyoruz."
"Anladım." Melisa yastığı onun suratına fırlattı. "Anladıysanız Bayan Burçak... Lütfen yatak seansınızı bitiriniz."
"Bak ya yatak seansı..." Burçak ve Melisa yastık savaşı yaparken, çıkardıkları gürültüden habersizce Ezelin odaya gelmesine sebep oluyordu.
"Kızlar hey ne yapıyorsunuz?"
"Baba sende gel yastık savaşı yapıyoruz."
"Hadi kızlar çocuk musunuz? Kahvaltı hazır..." Ezel merdivenlerden aşağı inip kapıya ulaştığında tekrar sesini yükselterek "Ben şimdi çıkıyorum. Holdinge geç kaldım. Kahvaltı hazır yemeden dışarı çıkmak yok." "Tamam, of amca ne kastın ama."
Ezel evden dışarı çıktığında Melisa ve Burçak kahvaltı masasına oturup sohbete daldılar. İkisi de birbirlerinin nelerden hoşlanıp nelerden hoşlanmadıklarını soru cevap şeklinde yanıtladılar.
Burçak "Arkadaşların ne zaman gelecek." Diyerek devam etti.
"Birazdan burada olurlar beraber çıkıp biraz sana etrafı gezdireceğiz."
"Aslında iyi bir fikir Sunless tanımış olurum bu vesileyle."
"Amacımız da bu."
Burçak durdu ve aklına takılan bir soruyu sordu. "Melisa, sen neden sürekli camdan karşı eve bakıyorsun." Dedi.
"Öylesine yani bir şey yok. Kaç kere diyeceğim, dedim ya Poyraz..."
"Şu anda üzerinde çok garip, bir panikli haldesin hissedebiliyorum." Kapı zilinin sesi duyulduğunda, melisa rahat bir nefes alarak kapıyı açtı. Onun bu tavırları Burçağın şüphelenmesine sebep oluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YEDİ KALP
FantasyTwitter: @YediKalp Konu: Yılların eskiliğine dayanan ve dört kardeşe aileleri tarafından bırakılan doğaüstü bir mirasın başlarına bela olmasını anlatan. Bu kardeşlerin hayatlarındaki, diğer insanlara, arkadaşları ve onların ailelerine kadar etki ed...