32. Bölüm

188 25 19
                                    

Burak parmaklarını sırayla kütlettirdi.

"İzninizle." dedi ve sandalyesinden kalktı.

Demiştim film seyredicez diye.

Hilal'e bahsettiğim çocuğun yanında durup çocuğa o'nu öldürecekmiş gibi bakarken herkes şok içinde o'nu izliyordu.

Bizde yerimizden kalkıp Burak'ın yanına geçtik bir şey yapmasın diye. Herkes durumun farkındaydı. Birtek Hilal anlam veremiyordu olanlara.

Esma ve Onur birbirine sarılmış olayı izlerken Hilal kaşları çatık Burak'ı izliyordu. Ben kahkaha atmamak için zor tutarken kendimi, Acar da beni izliyordu.

"Nereye bakıyorsun kardeşim sen?"

"Ben." dedi çocuk korkmuş bir vaziyette. "Sevgilisi olduğunu bilmiyordum."

"Yok zaten." Hilal'in cevabıyla beraber size yemin ederim Burak daha da sinirlendi.

Lan komedi kahramanımın içinden psikopat çıktı!

"VAR!"

O an hepimiz yerimizden sıçradık. Hatta çocuk oturduğu sandalyeden yere düştü.

"Sakın bir daha sevgilime baktığını görmeyeyim." Çocuğa son uyarısını yaptı ve sanki hiçbir şey olmamış gibi gömleğinin yakasını düzeltip bizim masamıza oturdu.

O'nun ardından bizde yerimize oturduk. Ama Hilal... o sanırım fazla sinirliydi.

"Ne demek sevgilim?"

Burak o'na cevap vermedi.

"Sen kim oluyorsun da benim hayatıma karışıyorsun ya?"

Burak yine sessiz kaldı. Sadece gülümsedi.

"Sana diyorum!"

Ve yine sessizlik.

"YA SEN KİMSİN Kİ?"

Burak son raddesine gelmiş gibi sinirle ayağa kalktı. Hilal'in tam karşısında durup kollarından tuttu ve o'nu kendine doğru çekti.

Bir şey söyler sandım.

Ama Burak o an herkesi şaşırttı.

Burak, Hilal'i öptü...

Yıldızları izlesek mi beraber? ~Texting~ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin