Sıradan çıkarak tepsimi elime aldım ve boş olan bir masa arıyordum o sırada Noah ve Sadie ile göz göze geldim.Suratımı ciddileştirdim ve yanlarından hızlıca geçtim,dün ki konuşmamızdan beri yüzüme bakmıyorlardı.Boş olan bir masaya oturdum ve yemeğimi yemeye başladım ta ki yanıma gelen salakla çatalımı tepsime geri koydum.
"Ne var aptal?"
"Ah,Millie.Bana aşık olduğunu bu kadar belli etmesen mi?"
Gözlerimi devirdim,gevşeklikten hiç hoşlanmazdım ama bu çocukta fazlasıyla vardı.Finn tepsisini masaya koydu ve yemeğe başladı,kaşlarımı çattım.
"Ne yapıyorsun?" Finn başını bana çevirdi ve o boktan gülüşünü hiç bozmadan yanıtladı. "Yemek yiyorum?" "Bir şey demen gerek miyor mu?" Bir süre suratıma baktıktan sonra kafasına vurdu.
"Ah nasıl unuttum,afiyet olsun."Sinirlerimi bozması 2 saniye sürüyordu,farkında olmadan çatalı yukarı kaldırdığımı gördüm,hemen geri indirdim.Umarım kimse görmemişti,Finn nedense şaşkın olmayan bir suratla bana döndü.
"Başkalarım içinde yapma,
yakalanacaksın mankafa!" Sesi biraz alçak çıkmıştı. "Yakalanırsam kendim değil,senin yüzünden yakalanırım aptal!" Kısık sesimle cevap verdim.Finn kaşığını tepsiye geri koydu. "Kimseye söylemeyeceğim demiştim.""Ah,hayır.Demedin?"
"Yumruğu yiyince unuttum herhalde"
Yumruğa vurgu yapınca bana baktı,
özür dileyeceğimi falan mı düşünüyordu yoksa bu? Bir şey demedim,Finn ilk defa ciddi bir suratla devam etti. "Ciddiydim Millie.""Ciddiyet ve Sen? Yanyana bile getirince komik oluyor." Ufak bir kahkaha attım Finn'den sahte olduğu çok bariz belli bir kahkaha attı.
"Kimseye söylemeyeğim,merak etme.""Karşılığında ne istiyorsun?"
Finn kahkaha attığında derin nefes verdim,bir gün bile olmamıştı tanışalı ama karşılıksız yapmayacağına adım gibi emindim. "Nasılda tanımışsın beni?"
"Tanıdığım güne lanet-"
"Benimle sevgili rolü yapacaksın"
"Ne!?" Sesim yükseldiğinde Sadie ve Noah dahil bir kaç kişi dönüp bana bakmışlardı. "Ne saçmalıyorsun sen?"
Finn aramızdaki mesafeyi azalttı,
sanırım başkasının duymasını istemiyordu. "Salak gibi tepki vermeyi kesde beni dinle." Bir şey demedim ama sinirlenmiştim devam etmesini bekledim. "Dün arkadaşlarımla bir iddiaya girdik""Eğer bir ders içinde sevgili yaparsam ben kazanacaktım."
"Bugün sorduklarında sevgilimin olduğunu söyledim,yani seni-"
"Ne yani dün yanıma iddia için mi oturmuştun?"
"Ne sandın? Sana aşık olduğum için oturmayacağıma göre."
"Benim anlamadığım madem peşinde koşan bir sürü kız var neden gidip onlardan biriyle oturmadın,ha?"
"Çünkü sınıfta senden başka- herneyse önemi yok seni seçtim işte."
"Senin saçma iddianın bir parçası olmayacağım ben gidiyorum" Tam ayağa kalkıyordum ki bileğimi tuttu başımı ona çevirdim. "İstersen bütün okul senin telekinezi yaptığını öğrensin,ha ne dersin-"
"Elinde kanıt olmadan beni nasıl ifşa etmeyi düşünüyorsun?" Finn cebinden çıkarttığı telefonunu bana doğru uzattı,o gün ormanda beni videoya çekmişti ve benim yaptığım apaçık ortadaydı. "Bir tuşuma bakar,
Millie.Özel güc-""Kapa çeneni,sessiz ol birileri duyacak!" Büyük bir of çektikten sonra elimle başımı tuttum,aşırı derecede ağrıyordu.Mecburen onun dediklerini yapacaktım,yoksa cidden herkese yayabilirdi. "Tamam kabul ediyorum."
"Ne çabuk R yapıyorsun sen öyle?"
Ses tonundan dalga geçtiğini anlamıştum sıkıca bileğini sıktım,
sinirlenmiştim. "Sana mecbur olmasaydım asla seninle muhattap bile olmazdım!""Öyle mi?Neden?" Anlamıyormuş gibi bir salak taklidi yapıyordu. "İğrenç bir insansın Finn." Gülen suratı birden düştüğünde sinirlendiğini farkettim,
bu sefer ben gülümsedim.Tepsimi orada bırakarak koşarak dışarıya çıktım bahçeye indim,kimse yoktu herkes yemekhanedeydi.
Finn'in peşimden geldiğini bana seslendiğinde farkettim. "Bir gün gelecek ve bu söylediklerine pişman olacaksın-""Sen kendini niye bu kadar değerli görüyorsun anlamıyorum."
"Götün kalkmış okulun popüler çocuğum diye ortalarda gezinen kendini bir şey sanan bir ergenden başka bir şey değilsin!"
Hiçbir şey demedi sadece suratıma baktı sanırım fazla abartmıştım ama umrumda değildi.Sinirliydim ve sinirimi bir şeyden çıkarmam gerekiyordu bu da Finn olmuştu.
O sırada yanımıza iki tane çocuk gelmişti,birisi kumral düz saçlı diğeri ise Finn gibi siyah kıvırcık saçlıydı."Dostum,nerelerdeydin?"
"Seni arıyorduk." Kıvırcık saçlı çocuk ekledi.Bunlar Finn'in bahsettiği arkadaşları olmalıydı.Finn eliyle beni işaret edince iki çocukda beni süzdü.
"Kız arkadaşımla beraberdim,
çocuklar."Dün yumruk yediğin kız arkadaşın,
aynen.Çocukların ikiside sırayla elimi tuttu.
"Millie" demekle yetindim.
"Jaeden"
"Jack bende memnun oldum."Ben olmadım demeyi çok isterdim ama tabikide gülümsemekle yetindim.Ne yani şimdi sevgiliymiş gibi mi yapacaktık?Ben hiçbir şey bilmiyorum lanet olsun.
"Finn biraz özel konuşabilir miyiz?"
Üçü de birden başını bana çevirdiğinde Finn başını salladı,Jack ve Jaeden ile vedalaştıktan sonra bahçede yürümeye devam ettik.
"Benim daha önce sevgilim olmadı,ne yapacağımı bilmiyorum aptal"Finn kendini tutamayıp güldüğünde koluna yumruk attım,gülmesi daha da arttı. "Sen ciddi misin?"
"Şaka yapıyor gibi bir halim mi var sersem!?" Gülmesini zar zor durdurarak bana baktı.
"Ihm,tamam.Bunları detaylı bir şekilde konuşuruz ama zil çalacak.
Çıkışta beni burada bekle,yanına gelicem""Ah,tamam."
Hızlıca yukarıya çıktık,dolabımdan kitaplarımı alarak sınıfıma doğru yol aldım.Sınıf daha dolmamıştı kapıdayken Sadie ile çarpmıştığımda koluna dokunarak "P-pardon." dedim.
Arka sıralardan birine oturdum normalde bu derste Sadie ile beraber otururduk ama Sadie başka bir sıraya geçmişti nedense üzülmüştüm.Sadie ile böyle olmak isteyeceğim en son şeydi.
Hoca sınıfa geldiğinde ayağa kalkarak her zamanki öğretmen - öğrenci selamlaşmamızı yaparak sıraya geri oturduk.Defterime bir şeyler karalerken Finn ile nasıl sevgiliymiş gibi davranacağımı düşünüyordum.
×
Selam! Umarım hikaye güzel gidiyordur sizin için.Hikayede olmasını istediğiniz sahneleri buraya yazarsanız,elimden geldiğince yazmaya çalışacağım :")
Bu arada yakın arkadaşım strangcrthingz yeni kurgu paylaştı onada bakmanızı tavsiye ederim <3
Öpüldünüz.