s i x

860 101 123
                                    

Camdan dışarıyı izlerken aklıma Sadie ve Noah ile bir haftadır görüşmediğimiz gelmişti neredeyse yüzüme bakmıyorlardı.Onlarla paylaşmak istiyordum ama kimseye güvenemiyordum kim olursa olsun ne kadar yakın olursam olayım ama asla sırlarımı paylaşamazdım kimseyle.
Güven problemim vardı hemde gerektiğinden fazla.

Bu derin düşüncelerimden yanımda haraketlilik olunca ayrıldım.Başımı çevirdiğimde Finn çantasından kitabını çıkarıyordu,sıraya neredeyse fırlatarak koyduğunda sınıfta bir kaç kişi ona baktı. "Pardon" diyerek gülümsedi - ki sahte olduğu çok belli oluyordu - göz göze geldiğimizde gülümsemesini asla bozmadan söze girdi.

"Ne düşünüyorsun sen öyle?"

"Sanane Finn?"

İçinden bir şey mırıldandığında cama geri döndüm,bir hafta içinde her şey ne kadar değişmişti öyle.Hayatıma Finn girmişti -malesef- sevgili rolümüze devam ediyorduk bu yüzden her ortak dersimizde beraber oturuyorduk,dersle ilgilendiği söylenemezdi ama benimde dikkatimi dağıtıyordu.

"Bugün çıkışta işimiz var"

"Ne işi?" başımı camdan çevirerek Finn'e döndüm bu sefer daha ayrıntılı inceleme fırsatım olmuştu.Saçları dağınıktı ama kıvırcıklığı gitmemişti dudakları diğer günlere daha kırmızıydı muhtemelen havadan dolayıydı. "Görürsün." Başımı sallamakla yetindim,zaten eve gitmek istemiyordum en azından dışarıda takılmak daha iyiydi benim için.

Tabi Finn ile olması dışında.

Hoca geldiğinde hiç oyalanmadan dersi anlatmaya başladı,fizik dersini neden son derse koyarlar asla anlam veremiyorum.Zaten kimse dinlemiyor ben ise sadece defterime notlar alıyordum sınava çalışırken zorlanmamak için.

Finn'e baktığımda defterine bir şeyler çiziyordu,dikkatli baktığımda bir kız figürü çizdiğini farkettim. "Güzel olmuş" demeden edemedim.Finn bana döndüğünde garip bir suratı vardı. "Cidden anlamadım mı?"
"Neyi?"

"Seni çiziyordum gerizekalı." Tahtaya soru yazan hoca sınıfa dönerek baş parmağıyla şşt sesi çıkarttı ve tahtaya geri döndü,ilk başta anlayamamıştım ama dikkatli bakınca ben olduğumu anladım. "İyi bende seni çizeyim o zaman?" Zaten dersten sıkılmıştım dinlememek için bir bahane arıyordum.

Defterin son sayfalarından birini açtım ve sıraya doğru yasladım,elime aldığım kurşun kalemle Finn'i çizmeye başladım Finn'e dikkatli bakma fırsatım olmuştu,kaşları uzundu burnu aşırı iyi değildi ama hafif kemikliydi.Saçları her zaman ki gibi kıvırcıktı dudakları bir erkeğe göre biraz fazla büyüktü.

Kafasını çevirdiğinde göz göze geldik ve onun kağıdına baktım bitirmişti,
resme ilgisi olduğunu yeni öğreniyordum becerisi olduğu kesindi çünkü.O da benimkide baktığında sırıttı. "Benim gibi bir yakışıklıyı nasıl böyle tipsiz çizebildin?" Gözlerimi devirdim,yakışıklıydı aslında ama hareketleri aşırı sinirimi bozduğundan hiç etkilenmemiştim ondan.

Daha önce hiçbir erkeğe karşı aşık hissetmemiştim kendimi veya daha önce kimseyle öpüşmedim.Aşk asla bana göre değildi,kendimi bile sevmiyordum ben başkasını nasıl sevebilirdim ki?

Bunları düşünürken hoca 10 dakika kaldığından boş bıraktığını söylediğinde öksürdüm ve defterimi kapatıyordum ki Finn engel oldu.
"Dur,tarih yazmadın" onun defterine baktığımda tarih yazılı olduğunu gördüm."Ne önemi var?" Oflayarak defteri geri açtım ve elime kalemimi alarak bugünün tarihini yazdım.

8 Kasım 2019

Defterimi kapatarak kalem kutumu topladım ve ikisinide çantama yerleştirdim.Ceketimi üstüme giydim ve hazır bir şekilde beklemeye başladım,telefonumu elime aldım hoca boş bırakmıştı bu yüzden telefonma bir şey demezdi.Sınıfta çoğu kişi telefonlaydı zaten.

different | fillieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin