Selam,lütfen yorum atmayı ve vote vermeyi unutmayın! Desteğinize ihtiyacım var💕
Bu arada kısa bir not bu bölüm okuldan başlıyor,parti dün akşamdı.Kafanız karışmasın diye ekliyeyim dedim şsgkaşglsl
İyi okumalar😻
•
Üstümdeki gözler yeterince beni rahatsız ederken umursamadan koridorda koşuşturmaya başladım.
Terlemiştim ve korkuyordum herkes gerçeği biliyordu artık,bu korkunç düşünceler aklımda gezerken gözlerim dolmuştu.Ama sinirli olmadığım anlamına gelmezdi,Finn'e bunun hesabını soracaktım.Böyle bir şeyi nasıl yapabildi aklım almıyor.Koridorda sınıfları gezerken yanıma Sadie ve Noah geldi,onları uzun zamandır görmüyordum.Bu yüzden mutlu olmuştum,Sadie elini omzuma koydu. "Bizden bu yüzden mi kaçıyordun,Millie?" Gözyaşlarım yanağımdan süzülürken başımı olumlu anlamda salladım.Sadie bana sarıldığında derin nefes verdim,
üzerimden ağır bir yük kalkmıştı sanki.Sıkıca sarıldıktan sonra Noah ile de sarıldım.İkisinide çok özlemiştim."Neden söylemedin bize Millie?"
"Kimsenin öğrenmesini istemedim çocuklar,bunu riske atamazdım."
"Başka bilen var mıydı? Yani videodan önce-"
"Evet Finm Wolf-"
"Eski sevgilin olan." Gözlerimi devirdim.Sadie ve Noah'ın hiçbir şeyden haberi yoktu,ayaküstü özet geçerek onlara her şeyi anlattım.Noah yumruğunu sıktı. "Pislik herif." Bir şey demedim,Sadie sakin bir şekilde "Finn'in yaptığına emin misin Millie?
Ellerimi göğüs hizzamda birleştirdim ve "Tabikide eminim Sadie,videoyu o çekmişti." Bir şey demediler üçümüzde sınıflara tek tek baktık o sırada Lilia'yı gördüm."Lilia,Finn'i gördün mü lütfen söyle!"
Lilia beklemiyordu ki ağzını araladı,
video konusunu açacağını tahmnin etmeliydim. "Millie vide-" elimle onu durdurdum. "Video konusunu sonra konuşsak şuan Finn'i bulmam gerekiyor!""Üst katta dil sınıfında-"
"Teşekkürler" koşarak yukarı çıktım Lilia arkamdan bana seslenmişti ki omuz silktim arkamdan gelen Noah ve Sadie'ye bakınca Lilia'nın da geldiğini farkettim.Sınıfın içerisine girdiğimde Finn dışarıyı izliyordu suratından moralinin bozuk olduğu anlaşılıyordu,yanına baktığımda Iris oturuyordu.Her şartta Finn'in yanında olması sinirlerimi bozuyordu
Önlerinde oturan Jaeden ise Finn'e bir şeyler anlatıyordu ama onun dinlemediği kesindi."Finn!" bağırmamla beraber irkilen Finn yüzünü bana çevirdi. "Millie?"
Ayağa kalkmasıyla beraber tokat atmam bir oldu,yanağımdan süzülen gözyaşını elimin tersiyle sildim.
Jaeden ve Iris Finn'in yanına yaklaştığında iyi misin tarzı soru duyduklarını duydum.Sınıfts herkes bana bakıyordu dün ki videodan sonra yeterince dikkatler üzerimdeydi zaten.Yanıma yaklaşan Jaeden'ı ilk defa bu kadar ciddi görüyordum. "Videoyu paylaşan o değildi aptal!" Bir adım geriledim,sinirlenmiştim elimi uzatarak Jaeden'ı fırlattım.Herkes gerçeği biliyordu yapmamda sakınca yoktu değil mi? Çığlık atan Lilia ile kendime geldim Aman tanrım! Ne yaptım ben öyle!? Jaeden'a zarar verdim.
Lilia ve Finn arkaya giderek yerde yatan Jaeden'ın yanına gittiler o sırada burnumun kanadığını farkettim ağlamaya devam ettim.Finn başını bana çevirdi,bana öyle garip bakıyordu ki benden nefret ettiğine emindim,en yakın arkadaşını neredeyse öldürüyordum.Bilerek yapmamıştım Jaeden'ı seviyordum ona neden zarar vereyim ki?Bu şey beni ele geçiriyordu,yapmadığım şeyleri bana zorla yaptırıyordu.
"Bunu neden yaptın!?"
"Senin derdin ne!?" Finn ağlıyordu,en yakın arkadaşını fırlatmıştım,lütfen bir kabus olsun.Sadie ve Noah bana bakıyorlardı sanki beni tanımıyorlar gibiydi.Her şey berbattı,sonunda Jaeden'ı ayağa kaldırarak sıraya otutturdular.Ağlamaya devam ediyordum koşarak sınıftan çıktım ve lavaboya girerek kendimi kilitledim.
Kalbim sıkışıyordu başım şiddetli bir şekilde ağrıyordu,bayılacak gibi oldum aynadan kendime baktığımda iğrendim.Nasıl bir insana dönüşmüştüm öyle,
insanlara zarar veriyordum hemde isteyerek.Ölmemin hem benim için hemde diğer insanlar için daha iyi olacağını düşündüm,intihar etmeliydim.Kapının tıklanma sesiyle irkildim. "Millie iyi misin?" Sesinden anladığım kadarıyla Sadie kapıyı açmaya çalıştı ama kilitliydi. "Millie kapıyı aç lütfen." kapıya yaklaşarak kilidi çevirdim ve kapıyı açtım.Sadie direk bana sarıldı."Tanrım,kendine zarar verdiğini sandım" bir şey demedim sarılmaya devam ettik.Kendimi çektiğimde Sadie burnuma baktı. "Burnunu silmeliyiz,Millie." Aynanın karşısına geçtik,Sadie yandan peçete alarak burnumu temizledi.Ben ise sadece aynadan kendimi izliyordum. "Bu özelliğini ne zamandır saklıyorsun bizden Millie?" Beklenmedik sorusuyla gözlerimi aynadan çekerek suratına baktım. "Ortaokulda farketmiştim ilk def-" Sadie elindeki peçeteyi çöpe attı. "İnanamıyorum Millie,kaç yıl olmuş" bu yüzden trip atacağına emindim,haklıydı.En yakın arkadaşıma değilde kime söyleyecektim ki bunu?
Finn'e.
Kes sesini iç ses.Gözlerimi devirdim,
tuvaletten çıkarak sınıfa gittik.Jaeden ve Lilia sırada oturmuş sarılıyorlardı,
Jaeden'ı o halde gördüğümde aşırı rahatlamıştım,benim yüzünden başına bir şey gelmesini istemezdim.
Önlerinde Finn oturuyordu,Jaeden'a bir şey söylüyordu.Yanlarına gittim,
Lilia'nın gülen suratı düştüğünde utandım,ikisiylede aramın bozuk olmasını istemiyordum."Jaeden ben çok özür dilerim" Jaeden'ın suratı ifadesizdi,Lilia başını Jaeden'ın omzuna koyduğunda ne kadar yakıştıklarını farkettim,gözüm Finn'e kaydığında gözlerini kaçırdı benden nefret ediyordu emindim.
"B-bilerek yapmadım-""Hayır,bilerek yaptın." Gözlerimi Finn'e çevirdi,nasıl böyle bir şey düşünebilirdi onca şey bilmesine rağmen? Hayal kırıklığına uğradığıma belli etmeden Jaeden'a döndüm. "Sorun yok,Millie." O sırada Finn ani bir şekilde ayağa kalktı ve kolumdan tutarak beni peşinde sürükledi. "Finn ne halt ediyorsun? Bırak!" Hiçbir şey demedi,beni bahçeye indirdiğinde sonunda kolumu bıraktı.
"Bir kez soracağım,, Jacob nerede?" Kaşlarımı çattım neden şimdi bu soruyu sormuştu asla anlam veremedim. "Bilmiyorum." Kolumu sıktı. "Doğruyu söyle" kolunu ittirdim,canımı yakıyordu sinirlenmiştim. "Doğruyu söylüyorum zaten seni sersem!" Finn bir süre elini saçlarına götürdü ve kıvırcıklığı asla bozulmayan saçlarıyla bir süre oynadı,sessizliği bozan ben oldum.
"Neden soruyorsun Jacob'u?" Ellerini göğüs hizzasında birleştirdi ve derin nefes verdim. "Aşığım ona itiraf edecektim ondan" ironi yaptığını farlederek gözlerimi devirdim.
Neyseki sonra gerçek bir cevap verdi."Videoyu yayan kişi o"
"Ne!?" Refleks olarak bağırdım.
"Jacob ne alaka Finn!?""Okula geldi mi bugün?"
"Bilmiyorum dedim ya."
"Adım gibi eminim gelmedi,pislik." Elimle dur işareti yaptım. "Düzgün konuş"
"O çocuğa nasıl güvenebiliyorsun aklım almıyor Millie"
"Ne yapayım? Sana mı güveneyim Finn?" Bir şey demedi diyemedi.
Sessizliği bozan ben oldum. "O akşam partide beni yalnız bırakman,dün ki partide beni kovman ve az önce her şeyi bilmene rağmen Jaeden'a bilerek zarar verdiğimi düşünmen.""Bu yaptıklarını asla affetmeyeceğim,
Finn.Bunu lütfen unutma" bir şey demediğinde arkamı döndüm. "Peki senin yaptığın?" Kaşlarımı çattım.
"Ben ne yaptım Finn?" Bir şey demedi kolunu tuttum. "Ne yaptım Finn,
söyler misin lütfen?""Hiçbir şey" tekrar arkamı dönecektim ki bileğimi tutarak beni kendine çekmesi yakınlaşmamıza sebep oldu. "Eğer hala bana inanmıyorsan bugün çıkışta Jacob'u Bob'un cafesine çağır." Göz gözeydik ama sonra o gözlerini dudağıma çevirdiğinde "ne-neden?" diye mırıldandım. "Görürsün,saat tam 3'te orada olun,bizde orada olacağız." Biraz daha yakınlaşmıştı. "Siz derken kim?"
"Jaeden ve ben." başımla onayladım,
gereğinden fazla yakın olmamız o an her şeyi unutturmuştu,okulda olduğumuzun farkına zil çalınca vardım.Finn dudağıma bakıyordu çok yaklaşmıştı ki birden kendini geri çekti ve oradan uzaklaştı.Bunu neden yapıyordu? Asla anlam veremeyecektim sanırım.