12

550 52 58
                                    

herkes merakla jaemin'in bahsettiği planı için onu takip ediyordu. jaemin'in aklında ise okulun sitesinden ve gazetesinden sorumlu olan doyoung'u arıyordu. öğle arası olduğundan çoğu öğrenci bahçedeydi ve boş koridorlardan geçip duruyorlardı. kimseden ses çıkmıyordu. donghyuck arada bakışlarını yere sabitleyip üzgün üzgün ilerleyen jeno'ya bakıyordu. başka bir şeyin olduğunu düşünmüştü. dizine yatırıp ona şarkı söylediği gün de bir şey anlatmamıştı. kesin sakladığı başla şeyler de vardı.

olan şeyleri anlatmıyor oluşu her ne kadar sinirine dokunsa da elbette öğreneceğini düşünüp biraz daha ona yaklaşmıştı. jeno'ya destek olmak amacıyla parmaklarıyla usulca jeno'un elini kavramıştı. boşlukta bıraktığı eline değen sıcak elle başını tana çeviren jeno, kendisine bakan parlak gözleri görünce üzerindeki kaygı hafiflemiş, yavaş yavaş içindeki sesi susturmayı başarmıştı. eline dolanan parmakları kavramış ve kendinden daha emin yürümeye başlamıştı. bu sırada donghyuck ona gülümsemiş ve tekrar önüne bakıp eli jeno'nun elinde yürümeye devam etmişlerdi.

en sonunda jaemin onları bilgisayar odasına getirdiğinde herkes neden oraya geldiklerini merak ediyordu. jaemin'in aklındaki şey ise doyoung'a bu haberi değiştirmekti. muhtemelen onun da haberi yoktu ve bildirim gelir gelmez haberinin olmadığı bu saçmalığı düzeltmek için buraya gelmişti. çünkü okulun sitesi öğrencilerin elindeki bir magazin sitesi olmamalıydı. jaemin kimin yaptığını söylerse eğer doyoung'un bunu kesinlikle müdüre ileteceğini biliyordu. doyoung uzun zamandır sitenin ve gazetenin başındaydı, bir sorun yaşanmasını asla istemezdi. üstelik jaemin'i de tanıyordu, ona güvenebilirdi.

"doyoung hyung'u tanıyorum ve bize yardım edebileceğini düşünüyorum." hepsi jaemin'i onayladığında jaemin yavaşça kapıyı tıklatıp arkadaşlarıyla beraber içeriye adımladı. doyoung bütün dikkatiyle bilgisayara kitlenmiş site ile ilgileniyordu, geldiklerini bile duymamıştı.

"doyoung hyung?" jaemin dikkatini çekmek için konuştuğunda doyoung bitkin bakışlarla ona dönmüştü. "ne yapacağım ben jaemin? siteye bir türlü giriş yapamıyorum." üzgün olduğu her halinden belliydi. bu sefer mark söze girmişti,

"biz de tam onun için gelmiştik." doyoung meraklı bakışlarını ona doğru yönelterek, "nasıl yani?" diyebilmişti.

"şöyle ki kimin yaptığını ve ne için yaptığını biliyoruz, yardımcı olabiliriz." jaemin doyoung'un omzunu okşayarak konuştuğunda doyoung hafifçe gülümsemişti.

"gerçekten bunu yaparsanız çok mutlu olurum. daha fazla sitede o haber kalmamalı ayrıca kimin yaptığını da çok merak ediyorum."

"park jimin." jeno kısık sesle söylediğinde doyoung ona dönmüş ve bıkkınlıkla nefes vermişti,

"cidden tahmin etmemesi zor değilmiş." biraz duraksayıp devam etti "peki bir kanıtınız var mı?"

"aslında gelip her şeyi kendisi söyledi, muhtemelen yakalanacağını da düşünmüştür." chenle ümitsizce konuşmuştu bu sefer.

"endişelenmeyin, büyük bir ceza alması konusunda ısrarcı olacağım. neden yaptı peki bunu?"

"katıldığımız müzik yarışması için. bizi bir şekilde yarışmadan attırmak istiyor ama attıramaz çünkü katılan sadece üç grup var bu yüzden de en kötüsünü yapmamız için çabalıyor." jisung üzülerek bunu söylemişti. böyle olması haksızlıktı. çok büyük emek harcıyorlardı ve bunun yok olduğunu görmek hepsinin sinirini bozuyordu.

dolce, nohyuckHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin