Defne'den:
Saat akşam 19.45'e geliyordu.Kapıdaki ucubelerin söylediğine göre ölüm törenim saat 20.00'daydı.Bizim odaya girdiğimizden yaklaşık yarım saat sonra içeri kuaför olduklarını anladığım eli maşalı adam ve kadınlar girdi.Bir kısmı benimle bir kısmı da Beril ile ilgilendi.Saat sekize geliyordu.İçimde birşeyler oluyordu.Heyecan desem değil,korku desem değildi.Anlam veremediğim bir duyguydu.Kuaförler beni ve Beril'i hazırladıktan sonra mutluluklar dileyip çıktılar.İnşallah hayatımın geri kalanı güzel geçerdi.Kuaförler çıktıktan sonra Beril ile birbirimize döndük.Beril'in yüzünü net göremiyordum.Çünkü yine atmosferdeki hüzün basıncının etkisiyle gözlerim dolmuştu.Haliyle Beril'kiler de dolmuştu.Elini gözüme götürerek"Hadi ama ağlam artık makyajın akıcak.Yapma böyle.Yol yakınken dönelim"dedi.O ne kadar dönelim diye ısrar etse de benim kararım kesindi.Bu adam şaka yapmıyordu.Onların hayatı benim elimdeydi.Bugüne kadar babam ve annem bizim için durmadan birşeyler yapmaya çalıştı,bundan sonra da ben onlar için çabalayacaktım.Bedeli ne olursa olsun.
Kapının çalmasıyla biraz irkildik.Daha sonra da kendimizi toparladık."Kim o?"diye seslendi Beril.Kapıdaki kişi"Hadi saat sekizi geldi de geçiyor bile içeri giriyorum"dedi ve hiç beklemeden girdi.Bana bakarak"çok güzel olmuşsun.Ferman görünce dibi düşücek.Hadi çıkalım artık misafirler bizi bekliyor"dedi Talaz bey.Demek adı Ferman'dı.Bugüne kadarki tanıdığım bütün Fermanlar,şakacı ve sempatik adamlardı.Bu Ferman'ın nasıl olduğunu geçmek bilmeyen zaman gösterecekti.
Kolunu uzatarak"hadi bakalım gir koluma müstakbel kocanı daha fazla bekletmeyelim"dedi.Koluna girmek istemediğimi anlayınca,sol kolumu aldı ve koluna girmemi sağladı ve "Benden çekinmene gerek yok.Bugünden sonra kayınpederin sayılırım.Hadi yürüyün bakalım."dedi yarı şevkatli yarı tehditkar sesiyle.Beril ile gözlerimizin içine baktık.Onun da benim gibi umudunun tükendiği gözlerinden anlaşılıyordu.Talaz beyin beni çekiştirmesiyle yürümeye başladık.
Arabanın yanına geldiğimizde kapımı açıp koltuğa oturmamı sağladı.Ardımdan Beril de bindikten sonra kapıyı kapattı ve aynı arabanın ön koltuğuna yerleşti.O yerleşir yerleşmez araba hareket etmeye başladı.
Yarım saatlik yolcuğun ardından Nikah salonu olduğunu anladığım bir mekanın önünde durduk.Şık,sade ve zarif bir yerdi.Talaz bey arabadan iner inmez beni bıraktığı yerden almak için kapımı açtı ve tutmam için elini uzattı.İnmek için hala anlam veremediğim tereddütler içindeydim.Beril'in dürtmesiyle mecburiyetten bana uzanan eli tutmak zorunda kaldım.Arabadan inmiştik.Kendi kendime"İşte başlıyoruz.Hadi baķalım ne olursa oĺsun artık.Bu A'vaz'ı ödemeyi ben seçtim ve asla da dönmicem."dedim ve Talaz bey ve Beril eşliğinde kırmızı halıdan geçerek ilk adımımı atmış oldum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
A'VAZ
Mystery / ThrillerAilesiyle ve en yakın arkadaşı Beril ile mutlu bir hayat süren 17 yaşında olan Defne 'nin ileride aşık olacağı kişiden nefret ettiğini sanarak o kişinin ailesini elinden almasını mı izleyecek? Yoksa ailesini seçip o kişi ile mi evlenecek?