AŞKIN GRİ HALİ

Bölüm 3•Plastik ve beyinsiz

"Siktir git!"

#

"Yemin ederim grili grili saçlarından tutup yere sürte sürte
kıvılcım çıkarırım esin beni delirtme!"

Beni zorla alışveriş merkezine oradan da aptal düğüne goturmeye calisan seline dayabilmek adına ellerimle dış kapının pervazına yapışmıştım. Yaptığı blöfü yutmadığımda sarı saçları diken diken olmuş bir şekilde saatlerce beni evde kovalamişti. Destek kuvvet olarak Berkay ile Ceren i çağırdığında selin beni belimden kavramış dışarıya doğru cekiyor Ceren ise karnımdan itiyordu.

" gitmiyorum ya birileri gece sevişecek diye onu kutlayıp saatlerce kıyafet denemeyecegim "

Acı içinde cırliyorken ne zaman arabasından çıkıp geldiğini anlamadigim Berkay selinin yerine geçip bir saniye gibi bir süre zarfında beni sırtına aldı.

" berkayım benim, indir aşkım beni" diye ağlamaklı sesimle yalvardığında duvar gibi duran Berkay birinin omzundayken ona karşı çok kabalaşmamam gerektiğini bana çok iyi öğretmişti, kafamı havuza sokup sokup çıkararak.

" bir kere de arıza çıkarma be kızım"derken oflayıp arabaya yürüdüğunda Kafamı kaldırabildiğim kadar kaldırdım. Karşılaştığım mükemmel görsel selin ile cerenin zafer sırıtışı eşliğinde orta parmaklarını havaya kaldırmış olmalarıydı.

" hepinizden intikamımı alacağım şerefsiz puştlar! " diye cırlarken debelememi arttırdığımda yattı balık yan gider misali içimdeki hayvanı serbet bıraktım

" seni de o piercinglerinden seveceğim Berkay dur sen. Okulunda adını gay e çıkarayım da gör" dediğimde sırtını yumruklamam canını yakmış olmalıydı ki bir an nefesi kesilir gibi olmuştu. Bir iki saniye onu dinleyip

"Len öldün mü?" dememle beni selinin arabasının içine fırlatıp kapıyı kapattı. Selin ise çoktan şoför koltuğuna oturmuş, Berkay beni içeriye atar atmaz kapılarını kilitlemisti. Arabanın peceresinden belini tutarak bakan Berkay iki parmağını gözüne götürüp 'gözüm üzerinde' hareketi yaptığında çocuk misali ellerimi göğüs hizamda birleştirdim.

" Babayın diyorum..." dedi selin kontağı yerine yerleştirirken küfür edercesine nefesini dışarıya vermişti

"düşmanlarını seveyim"

#

Bana giydirdikleri kaçıncı elbiseydi hatırlamıyordum. Ceren eliyle dönmem için işaret ettiğinde boynumu büküp denileni yaptim. Pembe deri renginde vücumu tamamen saran bir elbiseydi. içinde plastik beyinsiz bir barbie gibiydim. Ellerimi barbie bebek gibi yapıp selam verdiğimde Ceren zeytin gözlerini acabildigi kadar açıp beni incelemeye devam etti

" barbie gibi oldun" Diyen Selin kendini kabinin tam karşısındaki koltuğa atıp gülümsemişti

" plastik ve beyinsiz" diye ekleyen cerene ölümcül bakışlarımı gönderdiğimde yalandan ağlayarak yakındım

" dağ gibi esin varolun düştüğü durumlara gel"derken Ellerimi dizlerime vuracağımda bakışlarım mağazaya girdiğimizden beri bizi dikizleyen adama kaymıştı.Göz göze geldiğimizde göz kırpmış olmasına Tek elimi hayirdir dercesine kaldırıp cirkinleseceğim sırada üzerime krem rengi bir elbise ile koşan Ceren beni çevirerek tekrar kabinin içine tıkıştırdı.

" giy şunu " diyerek kabinin kapısını örttüğünde Arıza çıkaramamanın verdiği mutsuzlukla elbiseye baktım. Oldukça derin bir göğüs dekoltesi vardı. Pek de incelemeden üzerime geçirip aynaya baktığımda daha önce giydirdikleri saçma sapan elbiselerden daha iyi olduğuna karar vermiştim .Özellikle de pembe olandan. Mutlu bir şekilde kabinin kapısını araladığımda az önce kavga edeceğim adama cırlayan selinle karşılaştım.

" Ne bakıyorsun lan piç kurusu!" diye bağıran Selin'in üzerine Ceren başını iki elinin arasına almış telaşla bana bakıyordu

" yine başımız belaya girecek, böyle şeyleri minik kalbim kaldırmıyor" diyen gergin Ceren'i umursamadan kabinin içindeki askıların birini elime geçirip gülümsedim

" girsin yavrum " dedim, Elimde askıyla adamın üzerine yürüdüğümde coktan pençelerını cikarmıs selini mağaza görevlileri sakinleştirmeye çalışiyordu

"vallaha gözüme uyku girmez" diyerek bir iki kere askıyla kafasına vurduğum adamla bizi görevliler yaka paça dışarıya atmıştı sonunda.

#

"Of karnım ağrıdı"

berkay ayaklarını kendine doğru çekip kafasını eğdiğinde göz devirip sakinleşmesini bekledim. Gürültü arasında cerenin üzerimdeki elbisenin parasini odemesi üzerine bir kafeye oturup berkayı çağırmıştık. o da saatlerce selin ile benim adamı dövme hikayemize gülüyordu

" hayır,Esin neyle saldırdı?" dediğinde eğdigi kafasını kaldıran Berkay gülmekten gözleri yaşamış bir şekilde yüzüme baktı. Selin ile tepkisiz bir şekilde berkay ile Cereni izliyorduk. Önümdeki kahve fincanının üzerinde elimi gezdirerek cevap verdim

"Askı" dediğimde elleriyle yüzünü kapatıp tuhaf sesler çıkarıyordu

" abi çıldıracağım " diye ellerimi yüzünden çektiğinde çıkardığı garip seslerle gülme eylemini gerçekleştirmeye çalıştığını anlamıştım.Deliren berkaya gülümseyip yaptığım şeyden gurur duyarak ekledim

" hemde kalın elbise askısı"