☆33.Bölüm☆ "Konu benimle ilgiliyse?"

338 38 3
                                    


Multimedia Mira.

Rüzgar'la yine garip bir vedalaşmadan sonra evlerimize ayrılmıştık,üstünden 2 gün geçmişti.Her zaman yaptığı gibi beni yine şaşırtmıştı. Ama değişmemeliydim. Bu ben değildim. Bu bile fazlaydı. Zaten eski yaşamımdan da fazlasıyla uzaklaşmıştım. Değişmek istiyor muydum? Yada farkında olmadan zaten değişmiş miydim?

Doruğun yokluğu evin içinde farkedilirken kendimi kötü hissettim.Yine yalnızdım. Ama alışıktım yani sorun yoktu. Beni sinir eden bir şeyde herkesin beni bu konuda yine bencil olarak görmesiydi. Herkes benim yalnız olmadığımı düşünüp hemde çevremin geniş olduğunu sanıyorlardı. Aslında evet çevrem genişti yada hep yanımda birileri vardı ki bu bir gerçeği değiştirmiyordu. Hepsi ya kendi çıkarları için yanımda olan yada yanımda olmak için olanlardı.Gerçekten yanımda olan ailem ve Doruk vardı sadece sanki. Ve ailemi de kendi ellerimle kaybettiğime göre sadece Doruk kalmıştı. Yapayalnızdım. Belki de birine ihtiyacım vardı ve...Rüzgar'da bu boşluğu kapatıyordu yada kapatmaya çalışıyordu. Ama yine de beni tam tatmin edemiyordu. Tam olarak güvenemiyordum.
Ama bazı şeylere ciddi anlamda muhtaçtım.

Telefonum çalmaya başladığında elime aldım ve arayana bakmadan cevapladım.

"Ne var?" Sesim yine benden bağımsız olarak yükselmişti ve sinirli çıkmıştı.

"Derin...iyi misin?" Diye sakince sordu Doruk. Onunla dün konuşmuştuk ve bugün teyzesinin yanına gidecekti. Büyük ihtimalle onunla ilgili bilgi verecekti çünkü ben aramasını istemiştim ancak şuan pek konuşmak istemiyordum.

"Sonra konuşsak Doruk olur mu?" Dedim.

"Bir sorun mu var?"

"Hayır,yok Doruk. Ben seni biraz daha sonra ararım." dedim ve cevap vermesini beklemeden kapattım.

Sinirimi çok çabuk dışarıya yansıtırdım. Bu huyumu pek fazla sevmezdim ama ne sinirime hakim olabiliyordum ne de kavga falan edersem elimin ayarına.

Telefonum tekrar çalmaya başladı. Bu sefer arayana bakmıştım. Doruk'tu. Zaten hemen vazgeçmeyeceğini tahmin etmiştim. Zaten telefonları yüzüne kapatmamdan nefret ederdi. Ama üzgünüm Doruk,şuan konuşamam.

Üstüme günlük şeyler giyip televizyonun karşısındaki koltuğa yayıldım.

Telefonuma mesaj geldiğinde Doruktandır deyip bakma gereği duymadım.

Kapı çaldığında homudanarak kapıya doğru yürüdüm. Kapıyı açtığımda anlamsızca o kişiye baktım.

"Derin?"

"Mira?" Dedim sırıtıp.

"Konuşabilir miyiz?" Diye sordu kaşlarını kaldırıp.

"Konu?" Dedim kafamı başka yöne çevirip.

"Rüzgar." dediğinde kafamı ona çevirdim.

"O zaman konuşacak bir şey yok Mira."

"Benimle ilgili lütfen,konuşalım." dediğinde homurdanarakta olsa onu içeriye aldım.

O koltuğa geçtiğinde bende rahat davranarak masanın yanında bar sandalyelerine oturdum ve elime bir mandalina alıp soymaya başladım. Mira beni izlerken ona karşı sırıttım ve;

"İster misin?" Diye sordum. O da güldü ve başını olumsuz anlamda salladı.

"Evet dinliyorum." dedim ağzımdaki mandalinayı yutup.

"Bak ben haftalardır yokum.Yani farkındasındır ortalıklarda da pek gözükmedim." dediğinde başımı devam etmesi anlamında salladım.

"Çok düşündüm. Rüzgarsız bir hayatı yada onun o içimi ısıtan gülüşü olmadan yaşamayı ama yapamadım,olmadı. Birde seni onunla görünce canım çok yandı anlıyor musun? Dayanamadım." dediğinde bıkkınca ofladım ve ona 'Bundan banane' der gibi baktım. Zaten Rüzgar'ı sevdiğini en başından beri tahmin ediyordum.

"Onu seviyor musun?" Dediğinde afalladım. Ancak sonra toparlayıp hızlıca cevapladım.

"Bunları neden söyledin ve bu soru da neyin nesi Mira? Ne oluyor?"

"Onunla yakınlaştıkça ikiniz de düzensiz ilişkilerinizden vazgeçip birbirinize bağlanıyorsunuz. Farkında mısınız bilmiyorum ama." dediğinde artık sıkılmıştım.

"Böyle bir şey olsa dahi sanane!" Dedim.

"Az önce beni dinlemedin sanırım. Onu çok seviyorum!" Dedi sesini daha da yükseltip.

"Napayım Mira? Tehdit mi etmeye çalışıyorsun yada uyarı?" Dedim alayla.

"Tehdit etmiyorum,uyarmıyorum da. Sadece söylüyorum. Biliyorum ki o da bana karşı boş değil. Senden rica ediyorum aramızdan çekil." dedi ince sesiyle.

Kahkaha attım. "Rüzgar'la aramızda hiçbir şey yok. Olmayacakta. Sen merakta kalma." dedim ve göz kırptım.

"Dalga geçmiyorsun değil mi?" Dediğinde gülümsemem daha da sinsileşti ve genişledi.

"Saçmalama ne dalgası?"

"Meksika." diye mırıldandığında ona dehşetle baktım.

"Siktir git evimden,defol." dedim şakayla karışık ciddiyetle.

"Tamam tamam,sustum." dedikten sonra derin bir nefes aldı ve devam etti.

"Konumuza dönmek gerekirse,lütfen yani ben hiç bir şey için böyle yalvarmadım. Ona çok değer veriyorum." dediğinde artık fazla abarttığını düşünmüştüm. Rüzgar'la aramızda ciddi bir şey olamayacağını biliyordum.

"Mira anladık tamam seviyorsun ama abartma. Elimden geleni yaparım." dedim. O da çaresizce "Peki o zaman ben gideyim artık." dedi. Bende onaylarcasına başımı salladım.

Evden çıktığında dolaptan keskin bir bira çıkarttım ve bardağıma koydum. İyi geliyordu.Dördüncü bardağa geldiğimde bundan da canım sıkıldı ve içkiyi kenara bıraktım.

Bahçeye çıktım ve salıncağa oturup Can'dan aldığım kitabı okumaya başladım. Sonra bir şeyin eksik olduğunu anladım ve kalkıp kendime kahve yaptım. Ayrıca telefonumu da cebime koydum. Tekrar salıncağa oturdum ve kitaba devam ettim. Ta ki Rüzgar'ın sesini duyana kadar.

"Mira?" Diye sorar gibi konuştuğunda bende ona karşı omuz silktim.Bu çocuğun hiç mi işi gücü yoktu anlamadım ki.

"Mira neden buradaydı Derin?" Diye sorduğunda ona hızlıca döndüm.

"Sanane Rüzgar."

Kahkaha attı. "Banane ha?"

"Evet sanane!" Dedim tekrardan.

"Konu benimle ilgiliyse?"

"Seninle ilgili değildi." dedim sanki gerçekten öyleymiş gibi.

"Mira başka seninle ne konuşmaya gelebilir ki?" Dedi alayla düşünürcesine ve salıncakta yanıma oturdu.

"Ya belki özel bir şey. Karışmasana!" Dedim. Ve onu takmayıp kitabıma döndüm. Tam kitaba odaklanmışken kafasının bana doğru yaklaştığını hissettim. Omzumu öptüğünde takmayıp omzumu biraz daha kendime çektim. Artık o nasıl oluyorsa. Tekrar omzumu öptüğünde beni sinir etmek için yaptığını anladım ve iyice geri çekildim.

"Kes şunu." dedim. O da bana biraz yaklaştı ve konuştu.

"Neden,hoşuna gitmedi mi?" Dedi sinsice sırıtıp.

Aah beni sinir ediyorsun Rüzgar!

•HERŞEYE RAĞMEN•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin