☆32.Bölüm☆ "O hayaller sana özeldi."

386 38 3
                                    

Multimedia Doruk. İyi okumalaar :**

"Git gerçekleştir o zaman." dedim ve ondan uzaklaşıp merdivenlere normal hızda yürümeye başladım.

"Lanet olsun!" Dedi arkamdan hem komik hemde yakınırcasına çıkan sesiyle. Bende ona karşılık dizilerden alıntı olarak güzel bir kötü kız kahkahası attım.

Arkamdan yetişip yanımdan merdivenleri inmeye başladı.

"Dediğin gibi bende hayallerimi başkalarıyla gerçekleştirmeye devam (!) ederim." Dediğinde bir anda duraksadım. O da yürümeye devam edip bana göz ucuyla baktığında sırıtıyordu.

"Ne oldu bir dondun kaldın? Zoruna mı gitti?" Dedi havalı havalı bakarak.

"Kes çeneni." dedim ve yanından omuzuna hafif çarparak geçtim.

"Şükür ya nerde kaldınız? Gerçi ben daha uzun bekliyordum o ayrı mesele." diyen Can'a yorgunca baktım.

"Neyin kafasındasın Can?" Dediğimde sırıttı.

"Benim gitmem gerekli." diye mırıldandı Doruk.

"Tamam,evde görüşürüz." dedim ve ona kısaca bakıp üçlü koltukta yerimi aldım.

"O anlamda değil. Bodrum'a yeniden dönmem gerekiyor." İlkbahar mevsimindeydik ve okulların kapanmasına da az kalmıştı.Biraz daha beklese birlikte gidebilirdik. Aslında okulu neden bu kadar önemsediğimi sorguluyor olabilirsiniz. Ne de olsa başımda beni buna zorlayan bir ailem yok fakat benim okula gitme nedenim bu değil. Eğitimi her insan için çok önemli ve özel gören biriyim. Okula gider bir kaç derse girerim ama yinede giderim. Çünkü bu artık kendi yöntemim,tekniğim haline gelmiş. Daha doğrusu ailemden ayrılmadan önce de beni kendilerine göre yetiştirdikleri zamanda en çok önem verdikleri şey eğitimdi. Ve bu da böylece aklıma kazınmıştı. Benden cevap bekleyen Doruğa dönüp;

"Gitmek zorunda mısın?" Dedim.

"Gitmeliyim çünkü teyzemi de hastaneye kaldırmışlar. Çok önemli bir şey değilmiş aslında ama teyzeme olan bağımlılığımı bilirsin. O yüzden gideceğim. Ama bu geri gelmeyeceğim anlamına da gelmiyor." Doruğun zaten okul sorunu yoktu çünkü özel bir firmanın bilmem ne bilmem nesiyle ilgili işi vardı. Bununla pek ilgilenmediğim için ne olduğunu bilmiyordum. Aslında söylemişti fakat unutmuştum. Ve sadece kışın ortasında bu işini ilerletiyordu. Onun dışında Bodrum'da ailesiyle birlikteydi yada benimle. Teyzesi konusuna gelirsek, teyzesi küçük yaşta annesi ve babası başka bir ülkedeyken ona bakan kişiydi ve Doruk'ta ona çok değer verir ve vazgeçilmezleri arasına koyardı.

"Peki ama istersen bende gelebilirim." dedim. Bazı şeylerden fedakârlık yaparak.

"Yoo,gerçekten gerek yok,Derin."

"Tamam ama beni de bilgilendir ayrıca teyzene geçmiş olsun dediğimi iletirsin." dedim ve hafifçe gülümsedim.

"Bizim adımıza da söyle." dedi Cansu.

O sıra Buğrada ayağa kalktı.

"Benimde gitmem gerek. Sorun olmaz değil mi?" Dediğinde başımı salladım ve;

"Sorun yok." dedim.

Buğra bana aniden sarıldığında bende hafifçe sarıldım.

"Görüşürüz." dedi ve geri çekildi.

"Görüşürüz." diye yanıtladım. Rüzgar bana kaşlarını çatılmış bir halde bakıyordu. Merdivende ki söyledikleri aklıma gelince ona karşı umursamazca omuz silktim.

"Ben eşyaları evden alacağım sonra da hemen Havaalanı'na gideceğim. Çünkü acelem var ve araba yolculuğunu çekecek durumda değilim.Arabam bir müddet burada kalsın. Otoparkta duruyor." dediğinde bizim villa sitelerinin otoparkından bahsettiğini anlamıştım.

•HERŞEYE RAĞMEN•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin