SOL YANIM

12. bölüm

Sevda korkarak çığlık atar. O sırada avluya yeni girmiş olan Mirza koşarak Sevda'nın yanına gider. Sevda gözlerinden yaşlar akarak bağırmaya devam ediyordur. Mirza önce Sevda'ya sonra karşısında korkudan duvar köşesine sinmiş olan Bedri'ye bakar. Bedri, Sevda'nın çığlıklarından korktuğu için Bedri'yi sakinleştirmek Sevda'yı sakinleştirmekten geçiyordu bu nedenle Mirza Sevda'nın yanına gider.
-MİRZA: Tamam sakin ol korkacak bir şey yok. Bak oda senden korkuyor.
Bu sırada Hatun Hanım Cemile ve Suna Hanım da yanlarına gelirler. Manzarayı görenler az çok ne olduğunu tahmin ederler. Cemile koşarak oğlunun yanına gider ve onu sakinleştirmeye çalışır. Hatun Hanım ise Sevda'yı sakinleştirmeye çalışır.
-HATUN HANIM: Ne oldu?
-MİRZA: Bedri'yi bir anda karşısında görünce korktu sanırım.
-HATUN HANIM: Hey Allah'ım bizde bir şey oldu sandık.
-MİRZA: Anne siz Bedri'yi dışarı çıkarın.
Hanımlar Bedri'yi alarak odadan dışarı çıkarlar.
-MİRZA: Korkma bak gittiler. Bedri kimseye zarar vermez yanlışlıkla girdi sanırım odana.
Sevda komidinin üzerindeki sürahiden bardağa su doldurmaya çalışır ama elleri öyle tittiyordur ki bir türlü başaramaz. Mirza yanına gelir titreyen ellerini tutar ve Sevda'nın yüzüne bakar. Gözünden yaşlar akıyordur. Sevda'nın elindeki sürahi ve bardağı alarak komidinin üzerine bırakır. Sevdayı iki omzundan tutarak yatağın ucuna oturtur. Bu sırada bornozu hafif açılır ve bacağı görünür. Mirza başını başka bir yöne çevirerek Sevda'nın açılan bacağını örter. Komidinin üzerine bıraktığı sürahiden bardağa su doldurur ve Sevda'nın eline verir. Sevda'nın yüzüne bakmadan ayağa kalkar odadan çıkmak için kapıya yönelir. Bir kaç adım atar ve durur, içi rahat etmemiştir. Arkasına dönerek Sevda'ya bakar. Sevda elindeki bardağa boş boş bakıyordur. Mirza gözlerini kapatır, Sevda'nın yanına gidebilmek için cesaretini toplamaya çalışır. Derin bir nefes alır gözlerini açarak Sevda'nın yanına gider. Eline tutuşturduğu bardağı alır ve suyu Sevda'ya içirir
-MİRZA: Şimdi daha iyi misin?
Sevda evet manasında başını sallar. Mirza Sevda'yı iki omzundan tutarak yatağa yatırır üzerini.örter
-MİRZA: Biraz dinlen
Mirza odadan çıkmak için ayağa kalkar bir iki adım atar.
-SEVDA: Özür dilerim.
Mirza durur, Sevda'ya bakmadan sorar
-MİRZA: Ne için?
-SEVDA: Kimseyi korkutmak istememiştim.
-MİRZA: Sorun değil.
Mirza tekrar yürümeye başlar
-SEVDA: Teşekkür ederim.
Mirza bir an durur sonra yürüyüp odadan çıkar.
Sevda hala Selim'le yaşadığı kötü olayın etkisinde olduğu için, Bedri'yi bir anda karşısında görmek onu bu kadar korkutmuştur.

Asiye salonda oturuyordur telefonu eline alır ve Selim'i arar.
-ASİYE: Sana güzel bir haberim var.
-SELİM: Ne oldu?
-ASİYE: Artık saklanamana gerek kalmadı. Sevda halletmiş meseleyi.
-SELİM: Nasıl
-ASİYE: Kocasına kabul ettirmiş kendini.
-SELİM: Nasıl yani!
-ASİYE: Bize ne oğlum nasılsa nasıl sen sonuca bak. Artık saklanmana gerek kalmadı işte. Sende bir an önce toparlan ve dön.
Diyerek telefonu kapatır.

Aradan bir kaç saat geçer Mirza sesler duyar. Ses Sevda'nın sesidir sesten ziyade daha çok inilti gibidir. Emin olmak için kapıya doğru yanaşır kulağını kapıya dayar. Konuşma ile inilti arası sesler duyar. Kapıyı tıklar ama cevap gelmez mecburen kapıyı açıp içeri girer. Sevda terler içerisinde yatağında yatıyordur birde hayır hayır diye inliyordur. Mirza, Sevda'nın ateşine bakmak için elini alnına götürür ama Sevda "dokunma bana" diyerek Mirza'nın elini iter. Mirza bir an çok şaşırır. Sevda'nın uyumdığını ve kendisini yanlış analdığını düşünerek utanır ama Sevda uyuyordur. Mirza, Sevda'nın uyuduğunu anladığında onu uyandırmak için omzundan dürter. Sevda irkilerek uyanır. Mirza'nın odada olmasına şaşırır.
-SEVDA: Neden burdasın?
-MİRZA: Sesler duydum. Bir şey oldu zannettim ama kendi kendine konuşuyordun.
Sevda rüyasında Selim'i gördüğünden yanlış bir şey konuşmuş olmasından korkarak sorar.
-SEVDA: Ne konuşuyordum?
-MİRZA: "Hayır" dışında hiç bir yerini anlamadım.
Sevda korkudan kocaman açtığı gözlerini, söylediklerinin duyulmamış olmasının vermiş olduğu rahatlıkla kapatarak içinden rahat bir nefes alır.
Baş ucunda duran sürahiden bardağa su doldurmak için sürahiyi eline alır.
-MİRZA: Seni kan ter içinde görünce ateşinin olduğunu düşünüp ateşine bakmak istedim ama elimi alnına götürürken "dokunma bana!"diyerek elime vurdun.
Sevda'nın gözleri kocaman açılır ama başını kaldırıp Mirza'ya belli etmek istemez, elinde sürahi, bir süre donup kalır. Mirza, Sevda'nın elindeki sürahiye bakar öğlende suyu dolduramadığı için yardım etmek ister, sürahiyi Sevda'nın elinden alır ve bardağa su doldurur. Sevda'yı gülümsetmek için suyu doldururken "nasıl olsa beceremeyeceksin" diye espiri yapar.
-MİRZA: Yalnız bir erkeğin sen istemediğin sürece rüyanda bile sana dokunamayacağını anlamış oldum.
Sevda öfke dolu bakışlarını Mirza'nın üzerine diker. Mirza, su doldurduğu bardağı Sevda'ya verirken o bakışlarla göz göze gelir. Sevda olduğu yerden kalkar ve banyoya gider.
-MİRZA: Ben ne dedim şimdi? Espiriye kızdı herhalde. Tabi ya laf sokuyorum zannetti.
Banyoya giden Sevda'nın peşinden gider. Sevda banyoda elini yüzünü yıkıyordur. Mirza kapıyı tıklatır.
-MİRZA: Özür dilerim. Niyetim laf sokmak değildi.
Sevda'dan ses gelmez. Mirza biraz bekledikten sonra kapıdan ayrılır.