Gece gece penceremin tıklanma sesine uyandım. Yatağımın yanında duran perdesi açık penceremden, dışardaki gürültülü fırtınayı görebiliyordum. Ağacın rüzgarla beraber dalını camıma vurması çok ses çıkarıyordu. Ayrıca şimşek çakıyor ve gözümü alıyordu. Yatağımdan doğrulup, terliklerimi giydim ve emin adımlarla pencereye ulaştım. Perdeyi çektim ve içeri tek bir ışık girmemesi için özenle kontrol ettikten sonra yatağıma döndüm. Terliklerimi çıkartıp, yatağıma uzandığım sırada yatağın hiç olmadığı kadar sert olduğunu farkettim. Hayır! Bu benim yatağım değildi. Hemen yanı başımdaki masa lambamı yaktım ve onu gördüm. Kemikten ve neredeyse hiç eti kalmamış o iskeletin üzerine yatmıştım. Çığlık atarak uyandım, rüyaymış neyse ki. Şimdi dalını camıma vuran ağaçta, eğri boynumdaki kalın halatla sallanıyorum, altımda sandalye yok..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çok Normal (!)
Teen FictionBir sabah batıyor, bir gece doğuyor... En normalinden Hayat (!) Bölümler birbirinden bağımsız, kısa hikayelerdir.