Savaşmak istemiyordum, kavga etmek... Dama çıktım koşar adım. Bıktım artık! Yorulmaktan bile yoruldum. Ya beni böyle kabul edeceksin, yada...
Bu daha kolay, yani uçmak. Işte o zaman kimseye bir şey anlatmak zorunda kalmıyorsunuz. Önce bir adım atıyorsun, sonra bir adım daha, sonra bir tane daha. Sona geldiğinizde kendinize şöyle bir bakıyorsunuz ve diyorsunuz ki "Hiç zor değil."
Derin bir nefes, -son ve hazla-... Yapamıyorsun. Her zaman ilkte olmaz. Bir kez daha bakıyorsun aşağı. Biliyorsun sonunu, aklında sadece bir senaryo olabilir ama çok fazla pozisyon var. Yere çakıldığında ne halde olacağını merak ediyorsun. Bunları düşünürken, yaptığın tek şey bacaklarının titremesini durdurmaya çalışmak. Aslında bu çok saçma. Titreme sonucu düşüp ölmekten mi korkuyorsun da karşı çıkıyorsun?! Zaten istediğin bu! Işte tam bunu kavradığında o son nefes alınıyor ve izlemekten çekindiğin o düşüşü görmemek için arkaya bir manevra ile dönüyorsun. Sonra yıldızlara veda ve nefesi verirken vücudunu biraz geriye bırakıyorsun... Artık özgürsün.....
Devamı için kaydır!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çok Normal (!)
Teen FictionBir sabah batıyor, bir gece doğuyor... En normalinden Hayat (!) Bölümler birbirinden bağımsız, kısa hikayelerdir.