Medyada Emir var.
Alp yine kamerasını açmış, Kuzey'in dedeye bakışlarını çekiyordu. Herkes şaşkınlık içinde birbirine bakıp gülüyordu. Dede beklenmedik bir şekilde Kuzey'e gürledi:
- Yaşın kaç, başın kaç senin! Utanmaza bak, bacak kadar boyuyla bana bağırıyor! Ulan biz sizin yaşınızdayken böyle miydi?
- Siz öyleydiniz, biz öyle olmak zorunda değiliz.
- Bak, bak hala laf yetiştiriyor. Geçen seferki yaptığınızdan hala kendinize ders çıkaramadınız mı? Bekleyin siz bekleyin... Hele seninle işim ayrı sarı kafa, utanmazlar, dedi ve çekti gitti. Cidden onu bu kadar sinirli görmemiştim. Kesin bir şey olacaktı ama... Hem de çok fena bir şey.
Birden cebimdeki telefon titreşti. Grubumuzdan mesaj gelmişti. Yanımdakilere baktım herkesin elinde telefon. Bir video vardı. Açtım, ardından da Melis Ablanın çektiği ile karşılaştım. Alp ile aynı anda yüzümüzü Melis Ablaya çevirdik. Aynı dedenin de deiği gibi eskiden böyle miydi ha?! Zamani çocukları işte. Videoya atılan yorumlardan biri dikkatimi çekmişti. EMİR:
- Vay, hayırlı olsun Alp, yazmıştı. Bu çocuk kendini ne sanıyor? Sinirlendim, hem de çok. Melis Ablaya bağırmaya başladım:
- HANİ SİLMİŞTİN! NE YAPTIĞINI SANIYORSUN, AYNISI SANA OLSA SEN NE YAPARDIN! BEN BÖYLE YAPMAZDIM BUNU BİL. HEP İNSANLARIN EKSİK NOKTALARIYLA DALGA GEÇİYORSUN, BUNLARI BİR EĞLENCE HALİNE GETİRİYORSUN. BAK, GÖRENLER DE YANLIŞ ANLIYOR. HERKESİ GÜLDÜRMEK İÇİN BENİ ÜZDÜĞÜNE MUTLU MUSUN!
- Duygu gel sana bir şey anlatmalıyım, dedi ve beni kenara çekti.
- Ne oldu?
- Bak geçen gün Emir bana mesaj attı.
- E, banane bundan?
- Ama sen de işin içindesin.
- Ne, mesaj benimle ilgili miydi?
- Hem de büyük ölçüde.
- Ne dedi?
- Geçen gün mesaj attığını söylemiştim. Bana seninle yine çıkmak istediğini ve benim de sizin aranızı yapmam gerektiğini söyledi.
- Ne, olmaz, asla!
- Ben de öyle dedim. O da yalvardı, çok ısrar etti. Sana sırılsıklam aşıkmış.
- Ya susar mısın midem kalktı. Anladım da bu o videoyu silmemenle ne alakası var?
- Onu senden vazgeçirmek için veya peşini bırakması için yayınladım. O senin onunla çıkmak istemediğini kabullenemiyor. Herhalde bulunduğu yerdeki kızlara çıkma teklifi edince hiç reddedilmemiş. Belki de nazlandığını sanıyor. Bunu ona sen söylemelisin.
- Peki, ama ben onunla bu konuyu konuşmuştum. Ayrıca Alp'in bu konuyla hiç alakası yok. Onun da iznini almalıyız. İzni olmazsa başka bir şey deneriz.
- Ben ona sizin Alp'le aranızda bir şey olduğunu söylememiştim ki. O öyle anlamış.
- Tamam o zaman şimdi bizimkilerin yanına.
- Tamam, dedi ve onların yanına koştuk. Alp telefonla konuşuyordu. Konuştuğu kişiyi sordum ve "Emir" dediler. Ne oluyor burda KARRDEŞİİİM! Alp telefonu kapattı ve eve koştu. Cidden herkese bir haller oluyordu. Birden İrem'i bir arabaya binerken gördük. O ne ara gitmişti ya? Herkes yanına koştu. İlk sözü Murat açtı:
- Hayırdır, nereye?
- Benim yaz öyküm de bu kadarmış. Sizinle çok eğlendim fakat babamın acil bir işi çıktığı için ayrılmak zorundayım. Umarım seneye yine tam kadro su savaşlarına devam ederiz, dedi ve burukça gülümsedi. Herkes tatil bittikçe teker teker dağılıyordu. Bu da derin bir acı veriyordu.
Sonunda herkes teker teker İrem ile vedalaştıktan sonra onu da yolcu ettik. Biraz sonra yine Alp aşağı indi. Melis Abla yanına koştu ve onu uzağa çekip konuşmaya başladı. Herkesin bakışları onların üzerinde yoğunlaşmıştı. Sanırım Emir'in dedikleriyle ilgili konuşuyorlardı. Bitsin artık bu çile, çekemem bile bile, ne kadar ağlasan boş ne kadar yalvarsan boş sana sana dönmeyeceğim Emir!
Konuşma bitmişti ve beni yanlarına çağırıyorlardı. Bana baştan sona her şey anlatıldı. Olay şöyleydi:
Emir bu videoyu gördükten sonra Alp'i aramış. Sonra onu tehdit etmiş uzak dur Duygu'dan diye. Duygu benim demiş. Gerizekalı, şapşal şey. Sen kim oluyorsun! Sonra Alp de yazık, bizim aramızda hiçbir şey yok demiş. Olanları anlatmış. Fakat nafile! İnanmamış ve yine onu tehdit etmiş. Alp de dalga ve kızgınlıkla hehe Duygu ile aramızda bir şey var demiş. O da biliyorum demiş ve gerçek sanmış. Alp hayır ben o anlamda demedim demiş. Emir yarın ilk arabayla geleceğini söylemiş.
Sonra Murat'ın telefonu çaldı. Sürekli başını olur anlamında başını sallıyordu. Telefonunu kapadı ve bize gülerek:
- Emir yarın bize geliyor. Bizde kalacakmış, dedi. Ve evet... Bu günün olayı belli olmuştu. Şu Emir benim peşimi niye bırakmıyor anlamıyordum. Herhalde kızlar ona fazla yüz vermişlerdi.
- Ya nasıl ya daha yeni gitmişti. Bir daha niye geliyor ki, dedim. Murat:
- Bir sorun mu var Duygu diyerek bana tip tip baktı. Nasıl yani. Murat beni satmış mıydı. Şaşkınlık dolu gözlerle Murat'a baktım. Cevap bile veremedim. Benim bu halimi gören Murat dayanamadı ve gülmeye başladı. Ardından:
- Şaka Duygu şaka, sana katılıyorum Emir bazen gerçekten sinir bozucu bir çocuk oluyor. Senin yerinde olmak istemezdim çünkü Emir reddedilmeyi kabul edemez. Ve onu kabul edene kadar da peşini bırakmaz, dedi. Başıma belayı almıştım. Onu başımdan atmanın bir yolunu bulmalıydım. Hani bana Emir'den bir zarar gelmezdi ama Alp'e ne olacaktı? Emir'in arkası falan vardır çocuğu dövdürmeye falan çalışırsa? Sırf benim yüzümden Alp' in başına bir şey gelmesini istemiyordu. Endişe dolu bakışlarımı Alp'in gri gözlerine yönelttim. Alp omuz silkti ve:
- Onu ya gerçeğe ikna edeceğiz ya da gerçeğe ikna edeceğiz. Başka bir yolu yok, dedi. Aysima:
- En iyisi biraz kafa yoralım. Ani kararlar almayalım, dedi. Bunun ardından hepimiz kafa yormaya başladık ama nafile. Hiçbir fikrimiz yoktu. Sonunda ben:
- Bence en iyisi herkes bu konuyu boş kafayla evinde düşünsün. Fikri olan whatshapptan atsın, dedim. Böylece herkes evlerine yöneldi. Ben de koşarak eve gittim.
Evde de bu konuyu biraz düşündüm ama bir yol bulamadım. En sonunda dayanamadım ve uyuyakaldım.
* * *
Ertesi sabah camıma atılan taşın ve Murat'ın kaygılı sesiyle uyandım. Cama çıktım ardından:
- Ne oluyo ya burası dingonun ahırı mı, dedim. Pencereden Murat' ı gördüm. Murat tam ağzını açacakken zil çaldı. Ben:
- Bir saniye Murat zil çaldı geliyorum, dedim ve koşarak kapıyı açtım. Karşımda bana bakan deniz mavisi gözleri gördüm....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Yaz Öyküsü
Fiksi RemajaÇocuksu ve kendini çocuk hissedenlere bir yaz öyküsü... Yeni maceralar, yeni anılar, yeni arkadaşlıklar... Emir "Sizin site hep böyle keyifli mi, doğrusu böyle komik bir siteye daha önce hiç gelmemiştim." dedi gülerek. Aysima da "Biz hep böyleyiz...