Her şey çok güzel giderken bir anda bütün düzen tepetaklak olursa?
Babasının yaptığı bir hata yüzünden hayatı mahvolmuş iki kız kardeş ve kuzenleri. Beklemiyorlardı bunu hemde hiç!
Yeni taşınılan bir şehir, yeni bir mahalle yeni bir okul. Peki ya...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Uraz ve Hera)
Yazar'ın Anlatımından
Kızlar Akasya'yı bırakıp okul bahçesine girip biraz ileride onu beklemeye başladılar. Bahçenin hemen ilerisinde roman havasının müziğini duyduklarında Begüm ve Hera birbirlerine baktılar. Oynamaya bayılırlardı. Hele birde Akasya gelince koparlardı. Kızlar ileriye baktıklarında kendi erkek sınıf arkadaşlarının roman havası oynadığını gördüler. Begüm ve Hera kıkırdayarak arkadaşlarının yanına gittiler. Çantaları ve üstlerinde ki hırkaları yere bırakarak oynayan arkadaşlarının karşına geçtiler.
"Vay benim kankim gelmiş ya"
Murat Hera'nın elinden tutup kendi etrafında döndürdü. Begüm ve Kerem'de karşılıklı göbek atıyordu. Sesi duyanlar gelmiş yuvarlak oluşturmuşlardı. Herkes yüzünde ki gülümseme ile bu dörtlüyü izliyordu.
Akasya bahçeye girdiğinde gözleri arkadaşlarını aradı. Hemen ileride hunharca dans eden arkadaşlarını görünce yüzünde oluşan gülümseme ile koşarak yanlarına gitti.
"Demek bensiz roman havası ha!"
Kerem kahkaha atarak Akasya'nın elinden tutarak ortaya çekti. Ardından ona sırtını dönüp yavaşça eğildi Akasya'da kahkaha atarak alnına para yapıştırıyormuş gibi yaptı.
Murat kıravatını çıkartıp Hera'nın alnına bağladı.
"Hera aşkım birde damat halayımız olmasın mı?" "Olsun be kanki."
Murat ve Kerem sınıfta en iyi anlaştıkları erkek kankalarıydı.
"Haydi halaya ahey ahey!"
Kerem'in bağırmasıyla bahçedeki birkaç kişide halaya katılmıştı. Kerem'de kravatını çıkartıp elinde sallayarak halay başına geçti. Onun yanında Akasya, Akasya'nın yanında Murat, Murat'ın yanında Hera ve Begüm vardı. Hepsi coşkuyla halay çekerken şarkının hızlanmasıyla çığlıklar, ıslıklar havada uçuştu.
Murat gülerek Akasya'nın parmağını bırakıp dediği gibi elini tuttu. Hera Begümle kahkahalarla gülerken tekrardan arkadaşlarına ve okuluna baktı. Belki iki belki de üç gün olmuştu ama sanki daha önceden buradaymış gibi hissediyordu.
Hera kafasını karşıya çevirdiğinde Uraz'ın keskin bakışlarıyla göz göze geldi. Muratla Hera'nın birbirine kenetlenmiş olan ellerine kaydı gözleri. Halay bile olsa sinir olmuştu el ele tutuşmalarına. Hera'ya arka tarafı işaret ettiğinde Doruk ve Enis'de peşinden yürümeye başladılar.
Hera Begüm'e kaş göz yapıp halaydan çıktı. Akasya'yı da yanlarına aldıklarında okulun arka tarafına doğru ilerlemeye başkadılar. Akasya ve Begüm hafif rüzgar sebebiyle hırkalarını üzerine geçirdiler.
