Yazar'ın AnlatımındanBiraz oyalansalarda hemen içecekleri alan Begüm ve Doruk kısa sürede eve vardılar. Onlar geldiğinde çoktan yemekler gelmiş hatta hazırlanmıştı bile.
"Şükür gelebildiniz." Enis'in haklı isyanıyla Begüm ve Doruk birbirine bakıp gülümsedi.
"Ay bir dayanamadın Enis." Akasya Enis'e kızdığında Eniste kaşlarını çatarak hemen Akasya'ya cevap verdi.
"İnsanız bizde mor kafa napalım acıktık." Akasya Enis'in sözlerine alayla gülümsedi.
"Sen ve insan? İnanasım gelmiyor erkek güzeli."
Akasya'nın Enis'e söylediği 'erkek güzeli' kelimesi ile herkes kahkaha atmaya başladı. Uraz bile kendini tutamayıp gülümsemişti.
"Erkek güzeli ne be!" Enis yüzünü buruşturdu. Ne kadar dış görünüşü sert gibi gözüksede yüzü cidden bazı erkeklere ve yahut kızlara bile taş çıkartacak güzellikteydi.
"Evet olum şu kirpiklere bak biz kadınlarda bu kadar kirpik yok. Sonra dudakların acayip şekilli valla kadın olsan kim bilir nasıl güzel olursun."
Akasya Enis'i sinirlendirmek için daha da uğraşırken sonunda amacına ulaşmıştı.
"AKASYA!" Enis kükrediğinde Akasya anında sus pus oldu.
"Ama Enisciğim neden bana kızıyorsun hepsi güldü. Hem napayım sende erkek güzeli olmasaydın."
"Bak hala devam ediyor. Mor kafa elime bir düş bak neler yapıcam sana. Şu an çok açım."Doruk Enis'in hallerine gülerken bir yandan da konuşmaya çalışıyordu.
"Aman ha Akasya kaç kurtar kendini güzelim bu sinirle erkek güzelimiz seni bile yer." Herkes bir kahkaha daha attığında Sarp içtiği kolayı püskürttü. Zaten kızlar gülmekten yemek yiyemiyordu.
"Doruk şerefsizlik yapma bütün hıncımı senden çıkartırım it herif."
"Tamam kardeşim kızma."Ortam tekrar sakinleştiğinde yemekler yenmiş ortalık toplanmaya başlamıştı. Uraz ayağa kalkıp Enis'i çağırdı.
"Erkek güz.. ay pardon Enis." Sarp ve Doruk tekrar gülmeye başladıklarında kızlar çoktan ortaya koydukları kahkahalarla mutfağa geçtiler.
"Uraz sende mi kardeşim."
"Tamam be oğlum ağzımdan kaçtı."
"Bok ağzından kaçtı. Yalancı."Uraz gülerek Enis'in koluna yumruk attı.
"Hadi gel şu çöpleri atıp gelelim." Enis kafasını sallayarak fazla poşetleri eline aldı ve ikisi birlikte evden çıktılar.
Sarp ve Dorukta mutfağa geçtiğinde hepsi el birliğiyle bütün işleri hallettiler. Ada yıkanmış tabakları kurulayıp yerine koyuyordu ki üst dolaba boyu yetmedi. Parmaklarının üstünde yükseldi ama ne yapsa koyamadı.
"Hay lanet tabaklar." Bir kez daha denediğinde arkasından bir kol elinden bütün tabakları aldı ve tekrar dolaba koydu. Ada arkasına döndüğünde Sarpla yüz yüze geldi. O ilk an ki heyecan, kalp çarpıntısı bu çocuğu ne zaman görse yine başlıyordu.
Sarp büyük bir dikkatle o çok özlediği yüzü izlemeye başladı. Şimdiden Ada'nın o ferahlatan kokusunu almıştı.
Ada gözlerinin dolduğunu hissettiğinde hemen kendini Sarp'ın göz hapsinden kurtardı ve yukarı çıktı. Sarp salonda muhabbet eden arkadaşlarına bir bakış atıp oda Ada'nın peşinden yukarı çıktı.
Hıçkırık sesi geliyordu. Tamda tahmin ettiği gibi Ada onun odasına girmişti. Yavaşça kapıyı açtığında Ada'nın onun yastığına sarılarak ağladığını gördü. Sertçe yutkundu genç adam, ne olursa olsun sevdiği kadının göz yaşlarını görmek onu içten içe bitiriyordu. Katletiyordu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sınıfın Ardında (Tamamlandı )
ChickLitHer şey çok güzel giderken bir anda bütün düzen tepetaklak olursa? Babasının yaptığı bir hata yüzünden hayatı mahvolmuş iki kız kardeş ve kuzenleri. Beklemiyorlardı bunu hemde hiç! Yeni taşınılan bir şehir, yeni bir mahalle yeni bir okul. Peki ya...