Her Nefeste "AŞK"

Adım NEFES'Dİ Ama Şuan Kesilen Şeyde Benim Nefesimdi 😢

Pastalar kesilmeden hediyeler verilmeden önce parti beni sıkmaya başlamıştı. Hazır kızlarda mutluyken onlara bulaşmak istememiştim. İçeride o kadar çok ünlü vardı ki anlatamazdım. Ama biz hiçbirinin yanına gitmiyorduk. Kızlar kendi hallerinde ya da Baekhyun ile vakit geçiriyorlardı. Bende hava almak için biraz bahçeye çıkmaya karar verdim. Arka bahçe çok güzel ama bahçede kocaman havuz vardı. Havuzu görünce geri çekildim. Adımlarımı geri geri attım. Havuza yaklaşmadan kenarlardan dolaşmaya başladım. Sonra havuzun üzerinde gökyüzündeki yıldızların belli olduğunu fark edince onu izlemeye koyuldum. O sıra birinin yanıma geldiğini fark edince başımı o tarafa çevirdim. Karşımda duran kişi Krystal'di. Tekrar başımı kendime çevirdim. Ardından oradan gitmek için yürümeye başladığım da Krystal;

Krystal "Oo! Kimleri görüyorum. Nefes Hanım da gelmiş. Senin buraya gelmeye yüzün var mıydı? "

"Geçmişte en ufak değer bile olmayan bir insanın şimdi kendini olimpiyat ateşi sanması ne garip?"

Krystal "Vay! Sen böyle cümleleri çalışıp mı geliyosun. Sanırım edebiyat dersin 100'dü."

"Aynen öyle! Söz konusu senin gibi oksijen israfı olunca ne yapayım elimde değil! "

Krystal "Dilin çok uzamış senin."

"Sadece patavatsız insanlara karşı uzuyor. Yani gereksiz."

Krystal "Bana bak sen!"

"Bakıyorum şuanda! Söyle?"

Krystal "Terbiyesiz!"

"Terbiyeyi senden mi öğreneceğim?"

Krystal "Ne o? Duygu sömürüsü yapmak için yanında getirdiğin velete ne oldu? İşin bitince postaladın mı?"

Bunu duyduğumda tüm kanlar beynime sıçramıştı. Kim köpekti ki? Ayperi'nin adını ağzına alıyordu. Bunu duyduğumda biraz daha ona yaklaştım. Aslında gözüm dönmüştü. Onu burada parçalayabilirdim. Ama ben yaklaştıkça o da havuza doğru yaklaşıyordu. Tam havuzun önüne geldiğimizde bir adım geri çekildim.

"Bana bak kızım ben seni uyarmamışmıydım? Ayperi ya da Baekhyun hakkında konuştuğunu görmeyeceğim diye? "

"Ayağını denk al! "

Krystal "Almazsam ne olur?"

"O zaman o iki bacağınıda kırar ve eline veririm."

Benim sözlerim üzerine çok çirkin bir kahkaha attı. Sanki çok güzelmiş gibi bir de gülüyor.

"Ne o gülesin mi geldi güzelim?"

Krystal "Aynen öyle. Ben sana arada para vereyim de bizim eve gelde biraz beni güldür."

"Sen o paranı al..."

Krystal "Niye canım paraya ihtiyacın yok mu? Sonuçta hizmetçi parçasısın."

"Benim paraya ihtiyacım yok ama senin var sanırım. Utanmadan Kai'ye kendini göstermek için her yolu deniyorsun. Bakıyorum da elde etmek için her şeyini veriyorsun. Ne o sen bu kadar uğraşırken yine de Kai sana dönüp bakmıyor mu? Doğru Kai seni adam yerine koymuyor ki, senin gibi gereksize baksın!"

Krystal "Ne? Sen ne dediğinin farkında mısın?"

"Tabi ki de! Ne o söylediklerim zoruna mı gitti?"

"Kai'yi sevdiğinden değil! Onun parası için. Tabi ki senden daha fazla parası var. Senin 1 yıllık oyunculuk maaşın; Kai'nin bir konserine eşit olduğundan doğru!"

"Sen nereden geldiğini, hangi çöplükten geldiğini biliyor musun da kalkmış bir de baha çöp parçası diyorsun? Sen önce o kirli geçmişine bak kızım!"

Dediklerim onu baya sinirlendirmişe benziyordu. Artık içimi de rahatlattığıma göre içeri geçebilirdim. Diye düşünürken benim arkamı dönmemi beklemiş gibi beni birden havuza doğru itekledi. Ama bende tek düşmemiştim. Çünkü düşerken onuda kendimle birlikte aşağı doğru çekmiştim. İkimizde havuzu boylayınca ben çırpınmaya ve yardım istemeye başladım. Çünkü hayatımda en çok korktuğum ve bir türlü atlatamadığım şey "SU" idi. Ben yüzemiyordum. Çünkü küçüklüğümde su ile bir şey yaşadığım için, o günden beri hiç yüzemiyordum. Ben artık nefesimin daraldığını hissetmeye başlamıştım. Bir yukarı çıkıp bir aşağı iniyordum. O sıra neredeyse tüm davetliler dışarı çıkmıştı. Bir tek Kai'nin yanımıza koştuğunu gördükten sonra suyun dibine doğru indiğimi hissedince yukarı çıkmak için çırpınmaya devam ettim. O sıra Kai'nin havuza atladığını gördüğümde beni kurtaracağı için mutlu olmuşken o aksine yüzmeyi bilmesine rağmen kalkıp Krystal'i kurtarmak için suya girmiş. Kai Krystal'i kurtarırken ben artık nefes alamıyordum havuzun en altına doğru çekilmiştim ve artık vücudumu hissetmiyordum. O sıra halhalımın kopup suya karıştığını hissettim.

("Allah'ım bu şekilde ölmek istemiyordum. En korktuğum şekilde... " )

Dedim ve Sonrası ise sadece karanlık.