Her Nefeste "AŞK"

Mühim Gün😂ㅋㅋ

//Ertesi gün kızlar telefon numaralarını çaldıktan ay pardon! Aldıktan sonraki dakikalar…//

Mısra’dan…

“Kızlar şimdi kapıyı çalıp içeri gireceğiz. Her zamanki gibi Nefes cadısı uyuyordur. Siz onu oyalarken ben çekmecesinden telefonu alacağım. Sonra tuvalete giderim numaraları alırım. Siz kahvaltıya indiğinizde de telefonu yerine bırakacağım. Planda okeyiz değil mi? ”

Hümeyra “Tamam, tamam anladık 500. Kez anlatışın.”

Toprak “Angıt mıyız anladık?”

“Tamam, o zaman plana sadık kalın.” Dedim ardından kapının zilini çaldım. Ardından hemen kapıyı Serpil teyzoşum açtı.

“Günaydın serpil teyze nasılsın?”

“Günaydın kızlarım hoş geldiniz geçin içeri bakalım. Sizinki hala uyuyor ”

Toprak “Tamam, serpil teyze biz onu uyandırırız.” Toprak’ın cümlesinden sonra hepimiz içeri geçtik. Sonra sürü halinde Nefes’in odasına çıkıyorduk. O sıra Ali Asaf’a yakalandık. Yanımıza yaklaşıp kısık sesle ama dalga geçermişçesine konuşmaya başladı.

Ali Asaf “Ablalarım! Operasyon mu var?”

“Ne ALAKA şimdi?”

Ali Asaf “Bilmem siz bir şeyler karıştırmasanız böyle sessizce ablamın odasına gitmezsiniz. Genellikle gürültü yaparak gidersiniz.”

“Hayır, canım uyuyan güzeli yanına varınca uyandıralım dedik ne var yani.”

Ali Asaf “Peki peki tamam. Kolay gelsin.”

“He Asaf He!”

Ali Asaf “Ne kızıyorsun ya?”

“Oğlum ne kızması gitsene artık.”

Ali Asaf “Peki!” Asaf’ın gitmesini izledikten sonra sinsi adımlarla Nefes’in odasının kapısının önüne geldik. Kapıyı yavaşça araladım ve içeri girdik. Ben hemen çekmece tarafına geçtim. Nefes uyanmadan telefonu alıp odadan kaçtım. O sıra kızlar da Nefes’i uyandırmaya çalışıyorlardı. Ben tuvalate kaçtım. Telefonun şifresi vardı.

“Allah kahretsin bu kızın şifresi neydi?”

“Ahh! Hatırladım.” Aklıma gelen şifreyi denedim. Hemen oldu. Çünkü ilk telefon aldığında koyduğu şifreyi hala kullanıyor. Salak bu kız ya!

    Neyse numaraları çalmalıydım.  Hızlıca rehberi gözden geçirdim. İsimleri korece yazmıştı. Bunlar kim kimin numarası hiç anlamamıştım.

“Manyak mı bu kız neden korece yazmış bu isimleri, anlayamıyorum ya!”

Neyse ne tüm numaların fotoğrafını çektim. Sonra onları korece çeviriden çeviririm. 15 tane korece isim ile kaydedilmiş numaralar vardı. 12 üyenin haricinde kalanlar sanırım menejerlerin numaraları olmalıydı. Hızlıca 15 tane numaranın hepsini çektim ve yavaşça tuvaletten çıktığımda karşımda Nefes belirince ödüm patladı.

“Aaaaaaaa! Aaaa! Kızım manyak mısın? Neden ruh gibi kapının önünde bekliyorsun.”

Nefes “Tuvaleti kullanacağım niye kızıyorsun ya?”

“Ödümü koparttında o yüzden! Geç gir.”

Nefes “Sen ne yapıyordun?”

“Tuvalette ne yapılır ki Nefes! Allah allah’a kendine gelememişsin gir içeri ya!”

Nefes “Peki.” uykulu Nefes’e az kalsın yakalanıyordum ama son dakika yırttım. Hemen odasına çıkıp çekmeceye telefonu bıraktım.

“Oh çok şükür.” Ardından etrafta şüphe uyandırmadan bu işide halletmiştim. Mısra’dan kaçacak hiçbir iş yoktur.

İyi okumalar kitap severlerim

🌺🍑🌺

Şeftali Kalpli yazarcanınız sizi çok bekletmeden yeni bölümü paylaştı..

Şimdi sıra sizde yorumlarınızı bekliyorum...