Kai'nin Sseulegisi...🎂

52 3 3
                                    

"NEFES!"

Ani bir hareketle arkama döndüğümde şok olmuştum. Çünkü karşımda elinde kocaman pasta ile bana doğru yaklaşan Exo'nun dans makinesi Kai vardı. Yanlış gördüğümü düşünüp gözlerimi kapatıp açsamda hayal değildi.

Exo Türkiye'deydi! Gelmişti, buradaydı. Ben olanı algılamaya çalışırken Kai yanıma kadar gelmişti bile. Başımı kaldırıp gözlerine baktığımda bana söylediği ilk şey;

Kai "Doğum günün kutlu olsun Kai'nin Sseulegisi...🎂 "

Kai "Senin için buradayım. Senin için buradayız. İyiki doğmuş ve iyi ki tanışmışız."

"K-k-kai gerçekten sensin. Peki sahnedekiler?"

Kai "Evet! Hepsi orada, ama sen bu mumları üflemezsen biz onların yanına sanırım gidemeyeceğiz."

"Ah evet! Benim doğum günüm bugün. Ben unutmuştum peki siz nereden biliyorsunuz? Burada ne arıyorsunuz?"

Kai "Herşeyi cevaplayacağım. Önce şu mumlarını üfle. Ya da dur önce dilek tut."

Dediği sıra arkama dönüp sahneye baktığımda herkes üzerindekileri çıkartıp 'İyiki doğdun Nefes 'diye bağırmaya başladılar. Bu da beni çok mutlu etmişti. Ben kendi doğum günümü unutmuşken onlar biliyordu.

Aslında bunun altında Mısra'nın fenalıkları yatsada, yine de en güzel doğum günüm olmuştu. Çünkü Exo üyelerini çok özlemiştim. Hatta o kadar özlemişim ki beni üzdüklerini bile unuttum. Karşımda sırıtan Kai'ye baktığımda gözleri ile pastayı işaret ediyordu. O sıra aklıma dilek dilemem gerektiği gelince dilek dilemeye başladım.

Dileğim kaybettiğim içinde hatıralarımın gizli olduğu halhallarımın geri gelmesini istiyorum.

Gözlerimi açıp mumları üfledim. Kai'nin gözlerine baktığımda resmen sırıtıyordu. Pastayı yanında ki görevliye verdikten sonra bana dönüp.

Kai "Şimdi o zaman ben hediyemi önden vereyim. Bu vereceğim şey seni eminim çok mutlu edecek."

Dedikten sonra küçük mor bir kutu çıkarttı ve bana uzattı.

Kai "Aç bakalım. Dileklerin gerçek olmuş mu?"

dediğini duyduktan sonra hızlıca kutunun kapağını açtım. İçinde çıkan şey halhalımdı.

" Ama bu? "

Halhalımın kenarında (E-X-O) harfleri yazılıydı. Normalde bu halhalımda yoktu. Bunu o yaptırmıştı. O kadar sevinmiştim ki gözüm hiçbir şeyi görmemişti. Kai'nin boynuna nasıl sarıldığımı bilememiştim.
Daha sonra kolları arasında çok fazla süredir durduğumu fark edip geri çekileceğim sıra belimi sıkıca tutup bırakmadı. Sadece aramıza birazcık yani yüzüne bakabileceğim kadar mesafe açmama izin verdi.

Kai "Bu doğum günü prensesi benim şimdiye kadar yaptıklarımı unutup beni affedebilir mi?"

Kai "Beni bağışlayabilir mi? Onun Kai'si olmama izin verir mi?"

Diye soru sorduğunda, soruyu algılamaya çalışırken ellerini belimden çekip elimi tuttu. Ben ellerimize bakarken beni çekiştirmeye başladı ve sahnenin arkasındayım sahneye çıkmam için gelmiştik. O sıra müzikler başlamıştı.

Her Nefeste "AŞK"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin