Aptal Kıza Hem Yardım Etmek İstiyorum Hemde İstemiyorum!

194 16 19
                                    

Değil Komiserim. Doğurmak annelik değil bakmak annelik. Dünyada milyonlarca kadın doğurup sokaklara, çöplere ya da başka yerlere atarken; milyonlarca annede bir bebeği olsun diye dua ediyor. ”

“İşte evladına bakmayıp oraya buraya bırakan bu kadın gibi annelerin çocuğu olurken; isteyen gözünden bile sakınacak olan annelerin ise bebeği olmuyor maalesef.”
Dedikten sonra ayağa kalktım. Kadın kendine doğru yaklaştığımı fark edince o’da ayağa kalktı. Son kez öptükten sonra Ayperi’yi annesine uzattım. Tam Ayperi’nin çantasını da uzatacakken, aklıma ondan bana hatıra kalması için bir şeyini almak geldi. Hemen çantasını açıp içinden bir tane zıbın çıkarttım. Kokuladığımda tıpkı demin kokuladığım koku vardı. Yani Ayperi’nin kokusuydu.

Bunu alıyorum. En azından kokusu benimle kalsın istiyorum.” Dedikten sonra diğer memur arkadaşlar birkaç imza atılacak belge varmış onu gösterdiler. Oralara imza attım. Ben bunları yaparken Ayperim de annesinin kucağında dünyadan bir haber uyuyordu. Ona uzaktan bakıp hızlı adımlarla karakoldan çıktım. Çünkü hızlı çıkmasaydım içeride hüngür hüngür ağlayacaktım. Çok şükür içeride ağlamadım ama dışarı çıktığımda artık dayanacak gücüm kalmadığından ağlamaya başladım. Yavaş yavaş merdivenleri inmeye başladığımı zannederken ayağım kaydı tam düşecekken benden önce davranan ve benden 2 merdiven aşağıda durup önüme geçen Kai, yüzünü bana döndü ve kollarına düşmeme izin verdi. Sanki öyle hissetmiştim ki uçurumdan düşeceğim anda Kai elimden tutmuştu. Yine o kurtarmıştı düşmekten...  Kai'nin göğsünde duran başımı kollarıyla tutup, sıkıca sarıldı . Bende kollarımı onun beline sarmak için kaldırdım ama yapadım. Kollarım yerinden oynamadı. Sessizce gözyaşlarım süzülüverdi Kai'nin göğsüne...

Göz yaşlarımı silip kızarık gözlerimle Kai'ye baktım.

"Yalnız kalmak istiyorum. "

Kai "İyi değilsin eve git. Odan da yalnız kalabilirsin ama burada değil! "

"Temiz hava alacağım sen git. "

Korkuluklardan tutunmasam yere yuvarlanacakmışım gibi hissediyordum. Kai bunu görmesin diye güçlü durmaya çalıştım. Ne kadar saklasam da... Sanki kalbimde bir sızlama vardı. Sanki kendi doğurdum evladımı elimden almışlardı. Çok kötü bir duyguydu. Sanki en değerlimi kaybettim bugün... 😔😭😥

Dilerim Rabbim kimseyi evladı ile sınamasın, sevdikleri ile sınamasın”. Çünkü çok kötü bir histi. Bunun olacağı belliydi. Kendimi çok alıştırmamam gerekliydi ama elimde değildi, yapamıyordum. Bu düşünlerden sıyrılmak için az önce gelirken önünden geçtiğim parkın o tarafa gelince boş bir banka oturdum.

                                ~~~

KAİ’den

Aptal kıza ben çok bağlanma demiştim. Ne oldu bak dünyası başına yıkıldı. Kaptırdı kendini annelik oyununa şimdi ise şu haline bak. Daha merdivenlerde dengesini sağlayamıyor. Yalnız başına ağlaya ağlaya yürüyor. Evet, çocuğa hepimiz alışmıştık ama bu kadar olmazdı. Biliyorum sevmişti, korumuştu, kollamıştı, doyurmuştu, altını temizlemişti.  Cidden belki de kimsenin yapmayacağı anneliği yapmıştı. Hatta o bebek uğruna kavga bile etmişti. Şimdi ise yıkılmış bir biçimde yürüyordu. Elimden bir şey gelmiyordu. Aslında bu kızın hayatımdan çıkıp gitmesini isterken, bir yandan da istemiyordum. Anlamıyordum bu kızda bir şey vardı. Ağladığında ve uyuduğunda beni kendine çeken bir durumdu. Başta ağlatan ben iken şimdi ise ağlamasını istemeyen kişi bendim. Ona hem yardım etmek istiyordum, hem de bunu istemiyordum. Yine de şimdi arkamı dönüp evimin yolunu tutmaya içim el vermemişti. Onun arkasından bende yürümeye başladım. Aramızda mesafe vardı. Beni görmesini istemediğim için biraz arkadan takip ediyordum. Az önce onları fark etmeden önceki yerime gidip oturdu. Ben ise uzaktan onu seyrediyordum. Hala ağlıyordu. Bu kez daha şiddetiydi. Elini gözlerine kapatıp hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Bunu yapması sadece kendine zarar veriyordu. Tam ona yaklaşacakken ayaklarımı durdurmayı başarmıştım. Çünkü o sıra telefonu çalmıştı. Ben onu telefon ile görüşeceğini düşündüm. Onu mutlaka biri gelip buradan alacağını düşündüğümden eve gitmeye karar verdim.

                           ~~~

Cebimde duran telefonum titreşince kimin aradığına bakmak için telefonumu çıkardım, arayan Behram’dı. Elimde duran telefonun kırmızı tuşu tutup sürükledim ve telefonu cebime götürdüm. Şuan konuşacak durumda değildim.  Ben kapattıkça o tekrar arıyordu. Bu kez telefonumu tümden kapattım.  Aslında yarın Chanyeol’un doğum günü vardı gidip hazırlanmalıydım ama kendimi durduramıyordum. Sanırım içimi dökmeye ihtiyacım vardı. Şuan Kris’e o kadar çok ihtiyacım vardı ki, ama o da hayırsız çıkmıştı. Gittiği günden bu zamana kadar bir kez bile aramamıştı. Erkek milletine güven olmuyor sonuçta. Hepsi aynı değil mi? Hayatımda bu yüzden hiç sevgili yapmadım ve yapmayı da düşünmüyordum.

Her Nefeste "AŞK"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin