Beynim yavaş yavaş çalışmaya başlarken içinde bulunduğum durumu yeni algılıyordum. Önce kendime sonra Ateş Beye sonra yine kendime baktım. O anda hayatım boyunca hiç yapmadığım bir şeyi yaptım. Bütün oteli ayağa kaldıracak biz bir çığlık atmaya başladım.
-Aaaaaaaaaa aaaaaaaaaaa.!!!!İmdat imdat sapık var. Sapık var. Sap...
Çığlığımı kesen Ateş Beyin eliydi. Eliyle sertçe ağzımı kapatmıştı. Ben elini çekmeye çalışıp debelenirken Ateş Bey diğer eliyle de belimden sıkıca kavradı. Ay bu kadar yakınlık hiç doğru değildi. Allahım ya düştüğüm duruma bak.!! Lütfen lütfen bir şey olmasın Allahım lütfen.
Ateş Bey:
-Derin sayende bütün otel kapımızda dikilicek. Ayrıca beni iki de bir sapık olarak görmeye başlamandan da sıkıldım.
Ateş Beye cevap vermek isterdim de Ateş Beyin kocaman eli ağzımı sıkıca kapattığı için sesim çıkmıyordu.
Ateş Bey durumu anlayıp elini çekti.
-Ateş Bey yarım saat sonra geleceğinizi söylemiştiniz.
- İşim erkenden bitti. Ayrıca senin banyoda giyinebileceğini düşündüm. Hem benim yerime otel çalışanlarından biri gelip seni bu halde görseydi? Sağ bırakmazdım Derin. Nasıl bu kadar düşüncesiz olabiliyorsun?
- Tamam ben düşüncesizim. Zaten ne desek kabak bana patlayıp duruyor.
Kıyafetlerimi kucağıma alıp banyoya doğru gittim. Banyoya girmeden önce Ateş Beye ters ters baktım. O ise gülüyordu. Kapıyı kapatmadan önce dil çıkarıp öyle kapattım. Ne olur ne olmaz diye de kilitledim.
-O dil çıkarmanın hesabını banyodan çıkardıktan sonra vericeksin.
Tabi tabi!!Ayyy götüm Ateş Bey ancak laf salatası yapsın. Yok şunun hesabını vericeksin. Yok bilmem ne??Yok bunun hesabını sorucam. Ancak lafta!! İcraat yok. Hesabını sormasını istemiyorum zaten. O benim sadece patronum başka bir şey değil.
Neden dil çıkardığımı ben de bilmiyorum. Aniden ve istemsizce yaptım. Yaptığıma da pişman olmuştum. Çocuk gibi bir davranış sergilemiştim resmen. Kıyafetlerimi hızlıca giyip aynadan kendime baktım. Bileğimdeki tokayla özensiz,dağınık bir topuz yaptım. Derin bir nefes alıp az önceki rezilliği kafamdan atmaya çalıştım. Banyodan çıktım. Ateş Bey koltukta oturmuş telefonuyla uğraşıyordu. Benim geldiğimi görünce toparlandı ve telefonu cebine koydu.
- Gel Derin. Yanıma otur.
Kafamı salladım ve Ateş Beyin yanına oturdum. Dizlerimiz birbirine değiyordu ve bedenimin kavrulduğunu hissettim. Bütün vücudum yanıyordu.
-Buyrun Ateş Bey?
-Öncelikle şu konuda anlaşalım. Resmiyeti bir kenara bırakıp öyle konuşmak istiyorum.
-Ama efendim patron ve çalışan arasında resmiyet en önemli noktalardan biridir.
- Ben seni çalışanım olarak görmüyorum ki.
Ayy Allahım bi de ilanı aşk yapıyormuş. Buna kalbim dayanmaz hem yalandan da olsa sevgilim var ve sevgilisi olan birine ilanı aşk etmeyi düşünmüyordur. Ateş Beye devam etmesini söyleyen bir bakış yolladım. Nasıl bir bakış oluyor pek fikrim yok ama yaptım işte.
-Derin açık olucam. Seni gördüğümde kadından koruma mı olur diye düşündüm ama sen bir kaç kez hayatımı kurtarıp işinde zekânı da konuşturduğun anda fikrim değişti. Sana hayatımı borçluyum. Hem de bir kaç kere. Seni çalışanımdan çok arkadaşım olarak görüyorum.
Ne arkadaş mı? Bu adam cidden dengesiz. Önce benden etkileniyormuş,hoşlanıyormuş gibi tavırlar sergiliyor şimdi ise arkadaş olarak görüyorum diyor. Cidden dengesiz herifin teki!!!
Ben de her zamanki gibi bunu da içimde tutmayıp dışa vurdum.
-Ateş Bey madem beni arkadaş olarak görüyorsunuz. Bana karşı tavırlarınız hiç arkadaşça değil. Sizi tanımasam benden hoşlandığınızı düşünücem.
Ateş Bey bu söylediklerim üzerine cevap vermedi. Yine kalbim acıyordu. Tamam adamın benden uzak durmasını isteyen bendim ama bana karşı olan tavırlarıyla sözleri birbiriyle çelişiyordu. Adam akıllı bir şeyler duymak istiyordum. Ateş Beyin de beni arkadaş olarak görmesine de inanmıyordum.
-Ayrıca beni arkadaş olarak gördüğünüze de inanmıyorum. Zaten benim için sıkıntı yok. Sonuçta geçici de olsa patronumsunuz.
Ateş Bey dişlerini sıkıyordu. Sinirlendiği belliydi. Ne yani doğruyu söyledim tamam benim için sıkıntı var çünkü deli gibi merak ediyorum. Her ne kadar uzak durmaya çalışsam da hoşlanıyorum. Tabi bunu belli etmeye niyetim yok.
-Derin. Lütfen resmiyeti bir kenara bırak. Eğer bir daha resmi davranırsan bu odadan çıkmana izin vermem. Sevgilin de nasıl anlarsa anlasın.
Offf ya !!Aklınca beni test ediyor. Tamam şimdilik istediğin gibi olsun.
-Peki ama yalnız kaldığımızda resmiyeti bırakırım. Öbür türlü olmaz.
- Tamam en azından buna da şükür.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EİEN PROTECTION (DÜZENLENİYOR)
ActionAnlamı Derin Koruma(Kadın Koruma)Sadece kitap ismi ingilizcedir. İlk kurgum umarım beğenirsiniz.