EİEN PROTECTION (DÜZENLENİYOR)

Bölüm 26

Mesleğimden olmuştum. Onur Şef süresiz izin verse kaç yazar? Boş boş durmama rağmen maaş almaya devam edecektim ama bu doğru değildi. Sonuçta emek vermiyordum,çalışmıyordum buna rağmen maaşımın olması her şeyden önce vicdan meselesiydi.
O yüzden de dayanamayıp tekrar görevin başına dönmek zorunda kalıcaktım ama o pisliği korumak için parmağımı oynatmaya bile niyetim yoktu. Zaten Cenkte ayrı dertti. Onunla aynı yerde çalışmak aynı havayı solumak beni boğacaktı.
Cenk gidebilirdi ama her ne kadar adi de olsa mesleğine bağlıydı ve ben bunu onun elinden alacak kadar insafsız değildim. Cenkten intikamımı alıcaktım ama ona da daha vardı. Ateş özellikle de o pislik.
Onu her yerinden bıçaklayıp üstüne kezzap döküp uçurumdan atmak istiyordum. Bu gidişle sinirlerime hakim olmazsam zaten Ateşin sonu böyle olucaktı.
Yolda yürümeye devam ederken bunları düşünüyordum. Ateşten intikamımı alıcaktım ve aklımda çok güzel bir plan oluşmaya başladı bile.
Ateş Ateş son gülen iyi güler ve ben sana çok güzel gülücem. Bütün herkes senin ne kadar uçkuruna düşkün olduğunu ve ne kadar şerefsiz olduğunu görücek.!! Senin bütün foyalarını ortaya çıkarmasını çok iyi bilirim.
Telefonumu aldım. Açtığım hesaptan Ateşi engelledim. Ateşle dalga geçmek için açmıştım ama iş dalga boyutunu çoktan geçmişti.
Birden küçük bir şeye çarptım. Eğilip bakınca bunun dünyalar güzeli küçük bir kız çocuğu olduğunu gördüm. Çarpmanın etkisiyle yere düşürdüğü dondurmaya gözleri dolu dolu bakıyordu. Eğildim:
- Özür dilerim. Canın acıdı mı?
Küçük kız içini çeke çeke konuştu.
-Hayıy doduymam yeye düşü.

Ayy! Ne kadar tatlı konuşuyordu öyle.
-Önemli değil ben sana yenisini alırım.
Küçük kız gülümseyerek bana baktı.
-Geyçekten milii?
Ben de eğilip sarıldım. Ve gülümseyerek taklidini yaptım.
- Geyçekten
Kızın elini tutup ilerdeki dondurmacıya götürürken konuştum.
-Peki senin adın ne güzelim?
- Adım Afya(Afra) ya seyin?
-Afra mı? Çok güzel ismin varmış. Benim adım da Derin.
-Seyin adın da çoyk güzeymiş.

Afra hem çok tatlıydı hemde çok güzel konuşuyordu!
Dondurmacının önünde durduk. Afraya doğru biraz eğilip:
-Afracım neyli olsun dondurman?
-Çikoyatalı ve çiyekli olsun.
- Tamam.
Dondurmacı amcaya baktım.
-Bize çilekli ve çikolatalı iki dondurma.