|34| His

2.5K 182 396
                                    

+70 beğeni ve +250 yorum sonrasında yeni bölümü düzenlemeye başlayacağım. Okurken fikirlerinizi paylaşmayı unutmayın lütfen, düşünceleriniz benim için değerli..

Keyifli okumalar...





19 Yıl Önce

Tom Riddle toplantı masasından kalkmadan omzunun üzerinden kapıya baktı. Abraxas Malfoy uzun süren bir görevden gelen oğluna gururla bakarken Narcissa gülümseyerek masadan kalkıp içeri giren kocasına döndüğünde Tom'un otoriter sesiyle durakladı.

''Toplantı bitene kadar kimse masadan kalkmıyor.''

Lucius yüzündeki ve ellerindeki kesik kesik yara izleriyle savaştan dönmüş gibiydi. Genç kadın ona sarılmak istese de etrafındaki ölüm yiyenlerin sert bakışlarıyla sandalyesine tekrar oturdu.

''Lord- Lucius çatallaşan sesini öksürerek düzeltmeye çalıştı. ''Lordum..''

Tom mavi gözlerini masanın başında ayakta bekleyen sarışına dikti. ''Romanya'da işlerin ters gittiğine dair söylentiler geziyor Lucius.''

Genç Malfoy yutkunurken öfkesini saklamak için büyük bir çaba sarf ediyordu. ''Vampir yuvasını etkisiz hale getirdik. Sürünün başındaki adamı bu sabah konseyinize teslim ettim.''

''Peki ya Erdel Kalesi?'' dedi Riddle sinsi bakışlarını sarışına dikerken ellerini çenesinin altında birleştirdi.

Narcissa bu garip sorgunun yalnızca Lucius'u küçük düşürmek için yapıldığını biliyordu. Çünkü Tom kalenin ele geçirilemediğini çoktan öğrenmişti.

''Kale'yi Muggle'lar müze olarak kullanıyor. Oraya saldırmak büyücülük dünyasını açığa çıkarmak olurdu. Bakanlık böyle bir şeye asla izin verm-

''Bahane üretmene gerek yok.'' Tom Riddle'ın sesindeki sakinlik adamı çıldırtmak üzereydi. '' 'Verdiğiniz görevi başaramadım' demen yeterliydi Malfoy.''

''Kaleye girmeyi denemedik bile.'' dedi Lucius dişlerini sıkarak. ''Bakanlığın buna karş-

''Benim emirlerimi sorgulayamazsın Malfoy!'' ellerini masaya vurarak ayağa kalktığında Narcissa nefesini tuttu. ''Sana verdiğim görevden başarıyla geri dönmezsen bir daha hiç dönmeyeceksin!''

Lucius babasının önünde onun yüce Lord'una saygısızlık yapamazdı. Her ne kadar bu adamın her hücresinden nefret etse de alttan almak zorundaydı. Her Malfoy gibi aile baskısı onun da üzerine karanlık bir bulut gibi çöküyordu. ''Emredersiniz Lordum.'' dedi sadakatten uzak soğuk sesiyle Tom'un gözlerine bakarken.

''Yerine geçebilirsin Malfoy.''

Lucius karısının yanına doğru adımlarken Lord masanın başında yerini aldı tekrar. ''Lordum son olarak...'' sarışın genç, karısının elini tutup diğer elini de onun narin omzuna yerleştirdi. Soğuk bakan iki çift mavi göz arasında henüz savaş dinmemişti, tekrar Tom'a döndü. ''Eşimin artık toplantılara katılmasını istemiyorum.''

Riddle bu küstahlık karşısında kaşlarını çattı. ''Buna sen karar veremezsin.''

''Haklısınız, '' dedi saygıyla başını eğerken hafifçe gülümsedi. ''Ama ölüm yiyen bile olmayan ve hiç görev vermediğiniz bir kadının aramızda bulunması diğer yoldaşlarımızca da mantıksız gözüküyordur eminim.''

''Ona görev vermemi mi istiyorsun?'' dedi kaşını kaldırırken.

''Demek istediğim bu değ-

''Öyleyse...'' Tom sinsi gülüşünü saklamak için bir çaba sarf etmiyordu. ''Yarından sonra benimle Macaristan'a geliyor. Yoldaşlarımız birkaç boynuzkuyruk yakalamış, onları İngiltere'ye getireceğim.''

Storm In Hogwarts // DramioneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin