17. BÖLÜM

256 9 0
                                    

Semih'den

   Hastanenin kafetaryasında oturuyordum. Bade'nin odasında annesi olduğu için yukarı çıkamıyordum. Ama gece saat bir olmuştu. Kadının uykusu gelmiştir belki diye düşündüm. İki kahve alıp yukarı, odaya çıktım.

   Odaya girdiğimde Bade'nin annesi gözlerini ovuşturuyordu. Kapı sesini duyunca bana döndü. "Kahve getirmiştim ister misiniz?" dedim. Gülümseyip teşekkür etti. Yanındaki koltuğu gösterip "Sakıncası var mı?" dedim. "Hayır, gel otur." Kahvesinden bir yudum aldı. "Eve neden gitmedin sen, annen baban merak etmesin." dedi. "Yok, haberleri var burada olduğumdan. Çok geçmiş olsunlarını ilettiler bu arada."

   Bade uyurken o kadar masum duruyor ki. Fotoğrafını çekemeyeceğim için aklıma iyice kaydettim bu hali. Uyurken bir portresi yoktu çünkü. Bunları düşünürken gülmüş olacağım ki, Bade'nin annesi de bana güldü. "Anlaşılan çok seviyorsun onu. Umarım bir daha üzmezsin kızımı." dedi. Sesinde bir tehdit tonu vardı ve hangi konudan bahsettiğini anlaması zor değildi. "Hayır, o büyük bir hataydı ve bir daha olmayacağından emin olabilirsiniz." dedim. "Umarım öyle olur." dedi, Bade'ye bakarak.

   Hastaneden dışarı çıktım. Cebimden sigara paketimi ve çakmağımı çıkarttım. Sigaramı yakıp bir banka oturdum. Çok uykum vardı. Birkaç nefes çektim elimdeki illetten. Sigaramı atıp Bade'nin katına çıktım. Odasının karşısındaki bir koltuğa oturup başımı arkadaki duvara yasladım. Göz kapaklarım çok ağırlaşmıştı. Gözlerimi yalnızca birkaç saniye kapatacaktım ama uyuma olasılığını hesaba katmamıştım.

   Sabahın erken saatlerinde Bade'nin annesinin sesiyle uyandım. "Oğlum, kalk hadi." diyerek sarsıyordu beni. Gözlerimi açtığımda yanımda Bade, karşımda annesi vardı. "Kalk hadi, gidiyoruz. Eve gidip yerine yat." dedi, Bade. Gözlerimi açıp Bade'ye döndüm. "Bütün kadınlar aynısınız." dedim. Onu böyle canlı görünce vücudumdaki ağrıları unutmuştum. "Ha-ha. Gözünü açacak halin yok ama laf yetiştirecek halin var öyle mi?" Bade'nin annesinin "öhöm öhöm" sesiyle kalktık.

   Eve girdiğimde kendimi direkt yatağa attım. Birkaç saat sonra uyandım ve annemin hazırladığı yemeklerden atıştırdım. Resim odama girip boş bir tuval aldım. Hafızamda ki resme güvendiğim için çizimsiz direkt boyalarla hallettim işimi. Sakin biri olmamın ilk nedeni yetiştiğim aile, ikinci nedeni ise kesinlikle resim yapıyor olmam. Şuan ki üçüncü nedeni ise, Bade'nin resmini yapıyor olmam.

   İki saat boyunca hiç çıkmadım odadan. Aklımdaki en ince ayrıntısına kadar, herşeyi çizdim. Bu kadar tabloyu ne yapacağım bilmiyorum ama onlara bakmak bile içime huzur veriyor.

İLK GÖRÜŞTE AŞK MI? (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin