Taeyong hızla karısının elini bırakıp Jaehyun'a doğru koşmaya başlamıştı, onu kaybetmek istemiyordu.
Fakat o Jaehyun'a ulaşamadan Jaehyun arkasını dönüp hızlı adımlarla ilerlemeye başlamış, Johnny ise koşarak Taeyong'u tutmuştu.
"Dur Taeyong o çok sinirli, şimdi gidersen pişman olacağı şey-"
"Çekil önümden!"
Hwayoung babasının davranışları doğrultusunda şaşkın annesinin elinden elini çekti ve Jaehyun'un peşinden koşmaya başladı, Taeil onu fark etmemişti çünkü o da Taeyong ile ilgileniyordu.
Jaehyun'un geçtiği yolları dikkatle takip etti ve Jaehyun'a ulaştı, Jaehyun alışveriş merkezinden çıkmak üzereyken onu durdurdu ve çocuksu bir düşünceyle büyük bedene sarıldı.
Jaehyun da bir süre donakaldıktan sonra sarıldı, bebeksi kokusu Jaehyun'u sakinleştirmişti ve gözyaşlarının akmasını sağlamıştı.
"Hwayoung, ailenin yanına dön."
"Ama babamın sana gelmesine izin vermiyorlar."
"Babanın yanına dön, güzelim. Benim işlerim var."
Jaehyun sakince gözyaşlarını sildi ve Hwayoung'tan ayrıldı.
"Birazdan seni almaya gelirler, ararım Johnny'i. Sen şurada otur, tamam mı?"
"Eve gelecek misin peki?"
Jaehyun Hwayoung'a gülümseyip kafa salladı ve onu insanlardan öteye, köşeye oturtarak alışveriş merkezinden çıktı.
O çıktığı anda da Taeyong onların olduğu yere gidip Hwayoung'u bulmuş ve kucağına almıştı.
"Hwa baba nerede?"
"Gitti."
Taeyong istemsiz bir nefes bıraktığında Hwayoung onun da boynuna sarıldı ve mırıldandı.
"Merak etme baba, eve geleceğini söyledi."
Taeyong Hwayoung ile geri dönerken kafasını boynuna koydu.
Jaehyun ise şirkete geldi ve hızla odasına çıkıp masasına oturdu, yarım bıraktığı işe devam ederken derin nefesler alıp veriyordu, ağlamamaya çalışıyordu.
Tamam, şirketi olabilirdi. Onun için hayatlarını bile verecek dostlara sahipti, evleri arabaları vardı.
Ama bu onun hassaslığını değiştirmezdi. Jaehyun çok hassas biri olmuştu her zaman ve bunu herkes biliyordu.
Neredeyse herkes.
Kısa süre sonra Johnny ve Taeil odaya girdiler, Taeil yavaşça bir koltuğu Jaehyun'un yanına çekerken Johnny onun için aldığı hamburgeri önüne koydu.
"Hadi ye biraz, kolanı açayım mı? Bu havada en iyi kola gider diye düşündüm, patates ister misin?"
Jaehyun ses vermedi ve Johnny'nin önüne koyduğu şeyleri iterek kağıtları çekti, bu Taeil ve Johnny'nin endişeyle bakışmalarına sebep oldu.
"Taeil seni odama götüreyim tatlım, sende yemeğini yemedin."
Taeil yavaşça kalkıp Jaehyun'un omzunu sıvazladı, ardından odadan çıktı.
"Ne yapacağız?"
"En manyak arkadaşını arayacağız, Jungkook'u." diye mırıldandı Johnny.
Ve telefonunu çıkarttı.
Taeyong gün bitimine yaklaştığında eve dönmüş, Hwayoung'u hemen yatırmış, kendini koltuğa atmıştı.
Tek istediği Jaehyun'u görmekti şu an.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
For My Baby - JaeYong-
FanfictionJaehyun ev işlerini halledecek ve evinde kalacak biri arar. Taeyong ise boşandığı karısından, velayeti kendisinin üzerine olan bebeği için iş arar. Hem bebeğiyle vakit geçirmesi gerekiyordu, hem de para kazanması. "Taeyong kıyafetlerimi ütüler misi...