Dış kapıyı açıp yorgunlukla kendimi eve attığımda sevgilime seslenmiştim. Ses gelmemişti ama.
MongSang'ın uyuduğunu varsayarak daha fazla bağırmamıştım ve üzerimi değiştirmeye, yukarı çıkmıştım.
Kapıyı açıp odaya girdiğimde belki de bu zamana kadar gördüğüm en güzel tabloyu gördüm karşımda.
MongSang ile birlikte uyuyorlardı. Yarın okuluna başlayacaktı ve eksiği olmamasına rağmen ders çalışmayı bırakmamıştı. Elini MongSang'ın beline sarmıştı ve diğer tarafına da yastık dizmişti. Ayrıca MongSang'ı öpmek için diğer tarafa yürüdüğümde yere de yastık dizdiğini görmüştüm.
Yemin ederim ki çok aşıktım ona.
Sessizce temizliğimi yapıp üzerimi değiştirmiştim ve MongSang'ın alnına minik bir öpücük bırakıp Jungkook'a arkasından sarılmıştım. Başımı boynuna gömüp kollarımı beline sardım sıkıca ve derin nefesler almaya başladım.
Ölüyordum onun frezya kokusuna. Parfüm kullanmayı sevmezdi ama yumuşatıcı kokusuna da bayılırdı. Kendi kokusuyla karışan yumuşatıcı kokusunu da alabiliyordum.
Hafifçe kıpırdandı, sonra da kafasını çevirip dağılmış kahverengi saçlarımla karşılaştı. Yanağının altına koyduğu elini belindeki elime sardı ve MongSang'a sarıldığı eliyle de saçlarımı okşamaya başladı. İyice mayışıp boynuna minik öpücükler bırakmaya başladım.
Biz bir süre böyle sevişince MongSang hafifçe kıpıdandı ve gözlerini uyuşukça açıp bize bakmaya başladı. Jungkook'un yanağına son kez derin bir öpücük bırakıp arkasından kalktım ve yatağın diğer tarafına geçip bebeğimi kucağıma aldım.
Hafif aegyo yapar gibi konuştuğumda Jungkook kıkırdamıştı ve yatakta emekleyip kafasını omzuma koymuştu. MongSang'ın hararetle oynattığı ellerinden birini tutup üzerini okşamaya başlamıştı ve bebeğimiz de sıkıca tutmuştu babasının işaret parmağını.
" Sen mamasını hazırla caniçim, ben de altını değiştirip üzerini giydireyim. Oğlumuzun dedeleri, babaannesi, halaları ve amcaları gelecek bugün. Yakışıklı olsun bebeğim."
Kıkırdayıp Jungkook'un saçlarına dudaklarımı bastırdım ve MongSang'ı kucağına bıraktım. Gitmeden önce de dudaklarına ıslak bir öpücük bırakıp yerimden kalktım.
Mamasını hazırlayıp çalkalayarak yukarı çıktım. Odanın kapısını açtığımda Jungkook MongSang'ı giydirmiş, üstüne üstlük fotoğrafını çekmeye çalışıyordu.
"Amcalarına göndereceğim canparem, hadi buraya bak MongSang. Aferin benim miniğime, benim oğlum çok yakışıklı ki!"
Kıkırdayınca MongSang bana bakıp çığlık atarcasına gülmüştü. Hoşuna gidiyordu ve ben kendimi şurda tatlılık krizine girmemek için zor tutuyordum.
Gençler ve GençKalanlar
Jungkook
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
