Multimedia:Ege
Keyifli okumalar🌸
~~~~~
"Kızım bak dikkat et tamam mı? Biri sana şeker verirse alma, bir şey içeceksen kapalı olmasına dikkat et ve... Şu abinin tutacağı evi de ne olur ne olmaz en baştan güzelce bir silip süpürüver. Tamam mı?"diyen ve bilmem kaçıncı kez eliyle üzerimi düzelten annem yüzünden bayılmamaya çalışmak artık yormaya başlamıştı."Anne, on sekiz yaşındayım biliyorsun değil mi?"dedim bir adım geriye atıp bahçeye çıktığımda. Abim bavulları arabaya yerleştiriyordu, daha doğrusu annem onu da sıkıştırmasın diye yaklaşık kırk dakikadır bavul yerleştiriyormuş gibi yapıyordu.
Enteresan ama etkili.
"Kızım annenin dediklerini yapmayacak kadar büyümüş olsan da yine de dikkat edin, olur mu?"diyen babama döndüğümde kocaman gülümsedim. Ya sen istersin de olmaz mı?
"Artık gitsek mi ne?"diye homurdanan abimi duyduğumda hak verircesine kafamı salladım ve annemle babama bir kez daha sarıldıktan sonra arkamı dönerek arabaya doğru ilerledim.
"Yağmur'u aradın mı?"diye sordu abim arabayı çalıştırıp ilerlemeye başladığımızda. Önce birkaç saniye duraksasam da sonra farkındalıkla elimi kafama vurdum.
Yahu ben annem aklımı alınca Yağmur'u aramayı unutmuştum!
Abime sevimli olduğunu umduğum bir gülümseme yolladıktan sonra hızlıca telefonumu çıkardım ve o bir yandan yolu diğer yandan beni izlerken rehberden Yağmur'u bulup aradım. Çalıyor, çalıyor...
"He?"diye aniden telefonu açtığında bir an donakalsam da ardından sırıtmadan edemedim. Öküz.
"Portakal uyandın mı? Ay dur cevap verdiğine göre uyandın, ya da uyandırdım her neyse. Diyecektim ki biz yola çıktık seni de almaya geliyoruz 10 dakikaya hazır ol tamam mı?" diyerek hızlıca konuştuğum sırada karşı taraftan bir patırtı duydum ve bununla eş zamanlı olarak abim kolumu dürttü.
Yahu bir dur, ortalık karışık zaten.
"Tamam ya lafa tutma beni giyiniyorum ben."der demez telefonu sıratıma kapatan Yağmur'la elimi kulağımdan uzaklaştırıp öylece ekrana baktım. Benim suratıma telefon kapatmak?
Peki, illaki hesabını sorardım.
"Ne diyor? Geliyor muymuş?"diyen abimle cevap olarak sadece kafamı sallamakla yetindim. Hayır bu bir neşelendi de, gözümden kaçtı sanmayın sakın.
"Bu arada ben sana söylemeyi unuttum ama kalacağımız ev bir arkadaşıma ait. Bu yıl İzmir'e taşındı o da, dün telefonda konuştuğumda tatile gideceğimizden bahsettim ve o da isterse onların Bodrum'da olan evlerinde kalabileceğimizi söyledi."diye devam ettiğinde kaşlarım kendiliğinden havalandı. Arkadaşının evi olmasında sorun yoktu ama ben biraz sakat bir kızdım ve ya milletin evinde bir şeyleri kırsaydım? Ya da arkadaşı biz oradayken gelip de evinde kalmak isterse ne olacaktı?
"Arkadaşın biz oradayken gelip evinde kalmak isterse ne olacak peki?"dedim aklımdakileri ona da sorarak.
"Merak etme sorun olmaz, evleri zaten üç katlı ve belki uğrayabileceğini söylemişti. Ayrıca kalmak istese bile Yağmur'un da bizimle gelmesi gibi düşün, sizi rahatsız etmez ve bize katılır."
Bir şey demeden iyice arkama yaslandım ve dışarıyı seyretmeye başladım. Ay bir dakika, biz zaten Yağmur'ların evinin önündeymişiz ya.
Abimin arabayı durdurmasıyla eş zamanlı olarak kapıdan elinde bavuluyla kızıl kafa çıktığında yan tarafımdan bir patırdı duyuldu. Dönüp baktığımda abim heyecanlanmış olacak ki elindeki telefonu yere düşürüp kafasını cama çarpmıştı ve karşımda solucan görmüş balık gibi duruyordu.
![](https://img.wattpad.com/cover/222826914-288-k943917.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yanlış Anlaşılma
Chick-Lit"İntihar etmiyorum ki? Ne intiharı, ne saçmalıyorsun sen?"dediğinde ben fark etmeden çoktan dibine kadar gelmiştim. Şu an aşağı düşmemiz için bir,bilemedin iki adım yeterliydi. "O zaman ne işin var bu binanın en yukarısında,en uçta? Kenara çekil, y...