12.Bölüm

228 18 5
                                    

Sabah hazırlanıp odadan çıktım. Aşağı indiğimde Ali'nin koltukta oturduğunu gördüm. Daha hazırlanmamıştı.
Eylül:Hazırlanmamışsın?
Ali:Hı? Ş-Şey hazırlanıcam
Eylül:Ali sen bir baksana bana
Ali:Niye?
Eylül:Sen uyumadın mı?
Ali:Yoo uyudum. Yani sanırım. 10 dakika falan uyudum canım.
Eylül:Ali sen hiç uyumamışsın. Sen bugün işe gitmiyorsun. Ben Görkem'i arıyorum sana izin alıyor.
Ali:Yok hayır gidicem ben
Eylül:Sana gitmiyorsun dedim yat hadi
Ali:Sen bana kırgınken ben yine uyuyamam ki
Eylül:Ya ben sana kıyamam ki. Tamam ben sana hiç kırgın değilim canım benim. Hadi yat biraz lütfen.
Ali:Tamam canım.

Ali yatınca bende işe gittim. Görkemi aradım izin aldırdım. Ben odamda otururken Hande ve Fırat geldi odama
Eylül:Oo Hande hanım buralara gelir miydiniz?
Diyip samimi bir şekilde gülümsedim.
Hande:Sana o kadar söylediğim şeyden sonra bana nasıl bu kadar samimi gülebiliyorsun?
Eylül:Senin onları isteyerek söylemediğini biliyorum çünkü
Hande:Ben çok özür dilerim
Eylül:Önemli değil canım
Fırat:Yenge diyebilirim sanırım
Eylül:Valla bana yenge dersin ama Aliye kuzen diyebilir misin bilmiyprum? Ali size benden daha sinirli
Fırat:Tamam biz o zaman karakola gidelim
Eylül:Yok Ali karakolda değil evde. Bugün biraz rahatsızdı
Hande:Tamam Eylül çok saol.

Onlar gidince odama sinirli bir şekilde abim girdi. Hemen ayağa kalktım.
Eylül:Abi noldu?
Furkan:Onlar sana neler demiş? Benim niye haberim yom Eylül?
Eylül:Abi sakin ol. Bağırma herkes duyucak şimdi.
Furkan:Biz onlara seni emanet ettik. Bu böyle olmaz ama
Eylül:N-Nasıl yani?
Furkan:Babamla konuşucam bu oyun burada bitecek
Eylül:A-Abi saçmalama şirket?
Furkan:Ben düzeltmeye çalışırım. Ama senin gururunu ayaklar altına alacak kadar şerefsiz değilim ben!
Diyip sinirle odadan çıktı. Dediklerini idrak etmeye çalışırken gözlerim dolu şekilde sandalyeye oturdum. Hızlıca eşyalarımı toplayıp şirketten çıktım. Eve doğru yürümeye başladım yürürken de düşünüyordum. Abimi nasıl ikna edebilirdim? Bunları düşünürken eve geldim. Kapıyı açınca Ali Fırat ve Handenin gülerek konuştuğunu gördüm.
Ali:Aa Eylül canım erken gelmişsin?
Eylül:Hıhı
Hızlıca koltuktan kalkıp yanıma geldi. Yüzümü avuçlarının arasına aldı
Ali:Güzelim neyin var? Bir şey mi oldu?
Eylül:Abim her şeyi öğrenmiş. Annenlerin söylediklerini falan
Ali;Ne? Ne dedi peki?
Eylül:Biz onlara seni emanet ettik. Ama bu kadardı bitti dedi. Bu oyun burada bitti şirketi ben kendim düzeltirim dedi. Babamla kpnuşacakmış
Ali:Sen söylemedin mi? Bizi söylemedin mi Eylül?!
Eylül:S-Söyleyemedim
Ali:Ne demek söyleyemedim Eylül?! Ne demek ya?! Bir de abine katılsaydın!
Eylül:A-Ali
Ali:Ya çıldırıcam ya. Neden söylemedin Eylül! Ben sırf sen istiyorsun diye annemlerin yanına gitmeyi kabul ettim bugün! Senin abine bizim birlikte olduğumuzu söyletmeyecek olan şey neydi!
Fırat:Ali sakin ol kuzen
Ali:Siz karışmayın!
Eylül:A-Ali bağırma
Ali:Bağırtma o zaman!
Eylül:Abim söylemeden çekti gitti.
Ali:Bu mu bahanen? Boşanabiliriz farkındasın dimi?
Hande:Abi hadi sen odaya çık biraz sakinleş sonra konuşun
Ali:Fırat Handeyi de al eve gidin
Hande:Abi Eylülü de alalım
Ali:Hande eve!
Hande:pff tamam

Hande ve Fırat gidince Ali odasına kapattı kendini bende sadece ağladım.

Sabah kapı çalınca uyuyakaldığım koltuktan kalkıp kapıyı açtım karşımda annem ve babam vardı.
Eylül:Anne baba?
Burcu:Hadi kızım topla eşyalarını gidiyoruz
Eylül:N-Nereye?
Hakan:Evimize
Eylül:Baba ben gelmiyo-
Ali:Noluyor Eylül?
Burcu:Kızımızı almaya geldik
Ali:Alamazsınız
Hakan:Buna sen mi karar veriyorsun?
Ali:Kocası olarak ben karar veririm
Burcu:Sahte kocası
Eylül:Hayır anne
Halan:Ne demek bu?
Ali:Biz Eylülle birbirimizi seviyoruz demek
Hakan:Demek öyle eğer ayrılmak istemiyorsan ailenle olan bütün ilişkini kesersin. Ya da Eylülle ayrılırsın
Ali:N-Ne?
Eylül:Baba ne diyorsun?
Burcu:Evet haklı Hakan bu evde yaşarsınız. Sen bizim şirketimizde çalışırsın Ali zaten çalışıyor.Alinin ailesiyle de görüşmezsiniz. Biz şimdi gidiyoruz akşama kararınızı söylersiniz.

Diyip gittiler bende Aliye döndüm.
Eylül:Ali?
Ali:Efendim?
Eylül:Napıcaksın?
Ali:Bilmiyorum
Eylül:N-Ne demek bilmiyorum?
Ali:Bilmiyorum işte Eylül!
Eylül:Bak Ali. Sen şimdi annemlerin teklifini kabul et biz sonra -
Ali:Diyorsun ki aileni bırak
Eylül:Hayır. Daha sonra annemleri ikna ederiz diyorum. Hem zaten sen buradan gitmek istemi-
Ali:Düne kadar öyleydi.
Eylül:Nasıl yani?
Ali:Ailemle aramdaki sorunu çözmüşken mesafe koymamı istiyorsun Eylül!
Eylül:Ben mesafe koymanı istemiyorum sadece-
Ali:Neyse ne Eylül ya. Ben işe gidiyorum.
Ceketini alıp kapıdan çıktı. O gidince Gökçeyi aradım. Eve gelmesini istedim.

Gökçe gelince her şeyi ona anlattım.
Gökçe:İkiniz de haklısınız ne diyebilirim ki? Ama annemleri ikna etmeyi Ali ailesiyle arasına mesafe koymadan da deneyebilirsiniz
Eylül:Annemler bu akşam cevap istiyor. Ali de gitti.
Gökçe:Ne diycek acaba?
Eylül:Bilmiyorum ama içimde bir korku var. Ya tam biz beraber olmuşken olacak iş mi bu ya? Abimin nereden haberi oldu?
Gökçe:Ben hiçbir şey söylemedim ama geçenlerde Hande ile konuşmaya gitmişti
Eylül:Hande ya.

Akşama kadar konuşmuştuk Gökçeyle kapı çalınca kaoıya baktım yine annem ve babam gelmişti. Onlar gelince Aliye mesaj attım. Yine kapı çaldı bu sefer de abim gelmişti.
Burcu:Ee Ali ne diyor?
Eylül:Daha gelmedi anne
Furkan:Bence cevabı belli. Senünle gelmeyi seçer
Gökçe:Annecim Ali gelmeden bir Eylülü dinlesenix
Eylül:Evet anne bak Selda hanım ve Müfit bey zaten gelip benden ö-
Hakan:Onların isimlerini ağzına alma!
Eylül:Baba bak onlar benden zaten özür-

Kapı çalınca kalkıp kapıyı açtım. Kapıda Ali, Selda hanıö, Müfit bey, Hande ve Fırat vardı.
Eylül:Ali?
Ali:İçeri almayacak mısın canım?
Eylül:Ay şey buyrun tabi

Onlar içeri geçince annemlere selam verseler de annemler onlara hiçbir şey söylemeden oturmaya devam ettiler.
Hakan:Ee Ali kararını verdin mi?
Müfit:Siz nasıl olur da benim oğluma seçenek sunarsınız?
Ali:Baba tamam sakin ol

Ben hiçbir şey söylemeden korkuyla onları izliyordum Gökçe ve Hande de yanıma geldi. Ellerini omzuma koydular.
Hakan:Bunlar için kızımdan vazgeçmeyeceksin herhalde
Ali:Hakan bey hatırlatıyım. Bunlar dediğiniz kişiler benim ailem. Ve siz onlara böyle davrandığınız sürece beni yanınızda asla göremezsiniz.
Hakan:Demek öyle. Eylül çık yukarı eşyalarını topla!
Eylül:B-Baba
Hakan:Eylül hadi

Gökçe koluma girdi. Bana bakan Alinin gözlerinin içine bakıp odaya çıktım. Odaya girince gözyaşlarımı serbest bıraktım. Yatağa oturup sadece gözyaşlarımın akmasına izin verdim. Gökçe de bavulumu çıkarıp kıyafetlerimi içine koydu. O sırada Hande de koşarak odaya girdi.
Hande:Eylül
Eylül:Nolucak şimdi?
Hande:Babam avukatla konuşmaya başladı. Sizinkiler de öyle.
Eylül:Ya benim ne istediğimin hiç mi önemi yok!
Hande:Özür dilerim Eylül. Çok özür dilerim. Keşke.. Keşke sana onları söylemeseydim. Böyle olmazdı.
Gökçe:Sadece sen söylemedin ki. Kendini suçlamana gerek yok. Senin isteyerek söylemediğini biliyoruz zaten.
Hande:Keşke aileniz de bilse.
Gökçe:Bavul hazır. Hadi Eylül aşağı inelim. Diğer eşyalarını sonra alırsın.

Hande ve Gökçe ile aşağı indim. Annemler bir yerde Müfit amcalar bir yerde telefonla konuşuyorlardı. Ali de köşede oturmuş sadece önüne bakıyordu. Biz inince hemen bu tarafa baktı. Babamlar da geldiğimizi anlayınca yanımıza geldiler. Hande Alinin yanına gitti. Abim bavukumu alıp arabaya götürdü. Alinin ailesi önden gitti.
Burcu:Hadi kızım gidelim
Eylül:Tamam siz çıkın geliyorum ben
Hakan:Eylül
Eylül:Baba lütfen

Kafasını olumlu anlamda sallayıp evden çıktılar bende Alinin yanına gittim.
Ali:Ö-Özür dilerim
Eylül:Dileme. Doğru olanı yaptın. Ben annemle konuşmaya çalışıcam
Ali:Seni seviyorum
Eylül:Seni daha çok seviyorum

Elimi yanağına yerleştirip aramızdaki mesafeyi kapattım. Ayrılınca Ali ellerini belime sarıp kokumu içine çekti. Geri çekilip dudağına bir öpücük daha bırakıp evden çıktım.

Tesadüf-BİTTİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin