Doktor:Ameliyat başarılı geçti. Ama tabi bir süre size vereceğim ilaçları kullanması gerek. Geçmiş olsun.
Eylül:Allah'ın şükürler olsun
Gökçeye sarıldım Mutluluktan ağlamaya başladım.
1 hafta sonra
Biz Aliyle kendi evimizdeydik. Ali evde oturmaktan şikayetçiydi.
Ali:Ya Eylül nolur artık işe gideyim ya
Eylül:Dıt! Daha yeni çıktın hastaneden
Ali:Ya çıldırıcam bir hafta oldu bir!
Eylül:Bağırma! Benim için bir saat oldu, oldu mu?
Ali:Ya bari sahile falan gidelim söz yaramazlık yapmam
Eylül:Ali canım çıkaramam doktor tembihledi.
Ali:Hay ben o doktorun-
Eylül:Küfür yok!
Ali:İyi ya. Küsüm ben sana haberin olsun.
Eylül:Ya Ali
Ali:Yalnız kalıcam
Eylül:Heh yalnız kal sonra sıkıldım de tamam mı? Gıcık!
Ali:Bakıyorum da eski Eylül geri gelmiş. Nerede benim sevdiğim kadın? Geri ver onu!
Eylül:Vaay demek öyle. Demek sen beni her halimle sevmiyorsun Ali!
Ali:Haydaa
Eylül:Hayda ya! Ben gidiyorum ne halin varsa gör! O ilaçları içmeyi de unutma!
Ali:Eylül nereye? Nereye Eylül? Ya ben tek napıcam?
Eylül:Ne yaparsan yap! İstersen dışarı çık!
Ali:Ne bu atar ne bu trip ya?
Sinirle evden çıktım. Alışveriş merkezine gittim. Ve Alinin kartını tüketmeye başladım
Ali:İşte böyle abi bir anda trip atmaya başladı.
Fırat:Oğlum sende hak etmişsin he. Baya baya ben eski seni değil şimdiki seni seviyorum eski sen gelirse sevmem demişsin.
Ali:Yuh lan yuh, Eylül bile düşünmedi bunları. Kapı çalıyor git bak
Can:Ben geldiiim
Ali:Hoş geldin kardeşim geç
Can:Hoşbulduk da, hayırdır yüzünden düşen bin parça
Fırat:Yengem kadınla kavga etmişler
Ali:Bu kavga değildi başka bir şeydi. Anlayamadım. Hani kavga ama tek taraflı.
Can:Anlat noldu?
Fırat:Ali Eylüle "Eski Eylül geri gelmiş ben sevdiğim kadını geri istiyorum" demiş.
Ali:Kısaca böyle
Fırat:Sence de Eylüle "Ben eski Eylülü sevmiyorum sen eskiye dönersen seni de sevmem" dememiş mi?
Can:Yani kardeşim biraz öyle olmuş. Ama Eylül nasıl anladı?
Ali:Oğlum Eylül bunun dediği gibi anlamadı ki ya
Can:O zaman sorun yok
Fırat:Ama ya şuan aklında kuruyorsa ya şuan düşünüyorsa
Can:O zaman sıçtın kanka
Ali:Ya off
Elimde 20 poşetle arabadan indim. Kayı çalınca Can açtı.
Eylül:Can?
Can:Eylül?
Eylül:Hoşgeldin
Can:Asıl sen hoşgeldin. Ver elindekileri ver.
Eylül:Ay yok ben odaya götürürüm.
Can:Eminim götürürsün ama önce Ali'nin kalbine indirmemiz gerek.
Can elimdeki poşetleri alıp salona koştu. Ceketimi askıya asarken Ali'nin sesini duydum. Salona girdiğimde Fıratta buradaydı.
Ali:Eylül bu ne hayatım?
Eylül:Sinir düzeltici
Ali:Nasıl yani
Eylül:Ben sinirimi sadece alışveriş yaparak atabiliyorum canım
Ali:Bütün parayı gömerek mi?
Eylül:Evet. Pardon da sen Eylül Acarla evlisin. Ve normal bir Eylül Acar her 2 ayda bir dolap yeniler.
Ali:Peki Eylül Acar Göktürk hanımefendi ben ağzımı açmıyorum.
Eylül:Cancığım sen poşetleri taşımaya çok hevesliydin bir zahmet giyinme odasına kadar poşetlere eşlik eder misin?
Can:Ederim ederim Eylülcüm ne demek.
Can poşetleri alıp yukarı çıkınca Bende tekrar Aliye döndüm.
Eylül:İlaçlarını içtin mi?
Fırat:İçti içti hepsini içirdim.
Eylül:Anneni aradın mı?
Ali:Aradım
Eylül:Aferin. Benim annemi aradın mı?
Ali:Onu da aradım canım
Eylül:Tamam iyi. Size iyi eğlenceler ben yukarıdayım evi dağıtmadan keyfinize bakın. Şu koca öküzü de yerinden kaldırmayın. O öküz bugğn burada yatacak.
Ali:O neden ya?
Eylül:Sen çok iyi biliyorsun! İstersen arkadaşlarımızın önünde tartışmayalım.
Ali:He bu malların önünde burada yatacak diyorsun ama
Fırat:Aa biz yabancı mıyız canıım
Can:Tabi canım
Eylül:Her neyse size iyi eğlenceler. Bana bakın sakın dağıtmayın ortalığı yoksa size toplatırım.
Fırat:Tamam yengem.
Odama çıkıp Hande Gökçe ve Aslıyla konferas konuşması yaptım.
Eylül:Böyle dedi anlayabiliyor musunuz kızlar?
Aslı:Valla abin bana böyle bir şey diycek onu yaşatmazdım sen yine hiçbir şey yapmamışsın.
Gökçe:Valla benim şuan sevgilim olmadığından o duyguya giremiyorum.
Hande:Can bana dese onunla bir hafta konuşmazdım. Ki siz bir de evlisiniz.
Eylül:Can'da bura-Bir dakika Can mı dedin sen!
Hande:Iııı şey
Eylül:Ne zamandır?
Hande:2 ay kadarcık
Gökçe:Oha ve bize söylemedin
Hande:Söyleyemedim. Çünkü biz onunla abi kardeş gibi büyüdük. Karşı çıkarsınız falan diye kimseye söylemedik.
Aslı:Biz de başta Furkanla saklamıştık. Ama korkmayın zaten birbirinizi seviyorsanız asla ayrılamazsınız.
Hande:Haklısın ama bir süre daha saklayacağız
Eylül:Peki... Neyse benim olayıma dönelim
Gökçe:Bir şey söyliycem dolduruyor gibi olmayım ama burada Ali baya baya "Eski Eylülü sevmiyorum eskiye dönersen seni de sevmem" dememiş mi?
Aslı:Yaani biraz öyle
Hande:Kızlaar yangına körükle gitmeyin! Eylülcüm?
Eylül:Gökçe haklı! Öyle diyor bana. Sevmiyor beni
Hande:Hayda, Eylülcüm biraz sakin olup düzgün düşünür müsün?
Eylül:Ama ben ona bunun hesabını sorarım
Telefonu kapatmadan aşağı indim.
Eylül:Canla Fırat nerede?
Ali:Mutfakta yiyecek bir şeyler getiriyorlar canım
Eylül:İyi... Sen bugün bana ne demek istediğini açık açık smylesene bi. Sen beni sevmiyor musun? Eski Eylül olursam sevmeyecek misin bunu mu söylemeye çalışıyorsun?
Ali:(kısık sesle) Hassktr ya.
Eylül:Cevap ver!
Fırat:Yengem nolu-
Eylül:Yenge deme bana! Senin bu kuzenin beni hiç sevmemiş sevmiyor
Can:Kanka noluyor?
Ali:Anlamadım.
Eylül:Bana eski Eylülü sevmiyorum dedin. Eskiye dönersem beni de sevmeyeceksin dimi?!
Ali:Aşkım güzelim ne diyorsun sen olur mu öyle şey? Ben seni her şeyden çok seviyorum
Fırat:Ben sana dedim öyle düşünür diye
Ali:Sus kan sus! Bütün hıncımı senden çıkartırım bak!
Eylül:Sen beni hiç sevmiyorsun. Kesin beni aldatıyorsundur. Ne zaman boşanıcaz onu da söyle bari.
Koltuğa oturup yüzümü elimle kapatıp ağlamaya başladım.
Ali:Eylül?
Uzandığı koltukta doğrulup bana baktı ağlama sesimi duyunca hemen kalkıp yanıma oturduellerimi yüzümden çekip yüzümü kendine çevirdi.
Ali:Sevgilim? Gel buraya
Beni kendine çekip sıkıca sarıldı. Sarılırken konuşmaya başladı.
Ali:Hiç olur mu öyle şey? Ben seni her halinle seviyorum ve sevicem. Sakın düşünme böyle lütfen. Hem ben seni asla aldatmam. Sakın bir daha duymayacağım böyle şeyler tamam mı güzelim? Seni asla bırakmayacağım ömrümün sonuna kadar tamam mı aşkım?
Geri çekilip gözlerinin içine baktım. Elimi yanağına yerleştirdim.
Eylül:Söz mü?
Ali:Ali sözü
Eylül:Bende seni hiç bırakmıycam. Eylül sözü.
Yanağından öpüp tekrar sarıldım. Kafamı boynuna yerleştirip kokusunu içime çektim.
Fırat:Iıı şey siz barıştıysanız bizim Ali'yi dinleme seansımız bitmiş demektir biz kaçalım
Eylül:Dursaydınız bir şeyler yerdik
Can:Yok Eylül biz kaçalım benim acil bir yere gitmem gerek zaten.
Fırat:Bende eve gideyim. Gittiğimde Hande parçalıyacak sanırım çünkü ona alışveriş sözü vermiştim
Ali:Oww geçmiş olsun
Can:Sanmam ya o bu saate kadar seni beklememiştir işi vardır belki. Yırtarsın yani.
Canın söylediğinden sonra kıkırdadım. Sonra üçüde bana bakınca aklımdan bir sürü bahane bulmaya çalıştım.
Ali:Noldu küçük hanım?
Eylül:Şey ya Can'ın dediğine güldüm. Handeden bahsediyoruz. 3 gün sonra da karşısına çıksa yine Fırata ateş püskürür
Fırat:Hahaha çok komik.
Fırat önden giderken Can'a göz kırptım. O da önce şaşırdı sonra gülümseyip çıktı evden.
Ali:Sen bir şey mi saklıyorsun?
Eylül:Hayır nereden çıkardın
