Eve gelince hemen odama çıktım. Arkamdan Gökçe geldi. Eylül:Nolucak şimdi? Gökçe:Bilmiyorum ben abimle konuşmaya çalışıcam. Babam dinlese dinlese abimi dinler. Eylül:İnşallah SABAH Gökçe:Aa Fırat mesaj atmış.
Bana bakınca gözlerindeki ışığı gördüm. Ama geri hemen gözündeki ışık söndü. Nedenini tahmin edebiliyordum. Bizim yüzümüzden ailelerimiz de tartışmıştı. Gökçe ve Fıratın ilişki yaşaması zorlaşmış. Eylül:Hoşlanıyorsun dimi ondan? Gökçe:Yok canım. Hem o sana o kadar şey söy- Eylül:Gökçe! Seni tanıyorum. Sorunları halletmişken bunu bahane etmen bile seni ele veriyor zaten. Gökçe:O benden hoşlanmıyor ki Eylül:Hoşlanıyor Gökçe:Ne? Eylül:Ali söylemişti Gökçe:Neyse ya önce sizi bir halledelim de sonra bakarız Eylül:Ee ne yazmış?
Fırat:Ali ropörtaj yapmaları gerektiğini söylüyor Göjçe:Ne ropörtajı Fırat:Boşandıklarını söylemek için Gökçe:Bu kadar çabuk mu? Biz de abimle konuşacaktık. Fırat:Ali konuşulacak bir şey olmadığını, ne kadar konuşsanız da hiçbir şeyin değişmeyeceğini söylüyor. Gökçe:Tamam Eylüle söyleyim :(
Eylül:Ee noldu? Gökçe:Ali boşandığınızı söylemek için çağırıyormuş ropörtaj yapacamışsınız Eylül:Ne? Ama- Gökçe:Ne kadar konuşsak da bir şeyin değişmeyeceğini söylüyor. Eylül:Tamam hazırlanıp geliyorum
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kahverengi ağırlıklı farımı sürüp koyu kahve rujumu sürdüm. Saçımı açıp uçlarındaki dalgaları hafiflettim. Çantamı alıp Gökçenün yanına indim. Gökçe:Eylül bak istemi- Eylül:Gidelim Furkan:Nereye? Eylül:Aliyle boşanacağımızı magazine açıklamaya Furkan:Tamam çabuk dönün Eylül:Gelirken kalan eşyalarımı da alırız. Biraz geç kalabiliriz yani Furkan:Çok geç olmasın Eylül:Tamam.
Telefonu kapatıp önüme baktım. Cafenin önüne geldiğimizde arabadan indim. Cafeye baktığımda Fırat ve Alinin cam kenarında oturduğunu Alinin bana baktığımı gördüm. Göz teması kurmadan parmağımdaki yüzüğü çıkarıp çantamın içine attım. Sonrada emin adımlarla içeri girdim. Biz masaya yaklaşırken Aliyle Fırat ayağa kalkıp bizi karşıladı. Ben Alinin Gökçe de fıratın karşısına oturdu. Eylül:Ee ropörtajı ne zaman veriyoruz? Ali:Cafeden çıkarken gelecekler Eylül:Tamam o zaman uzun sürmesin Ali:Eylül? Eylül:Efendim? Ali:Üzülmüyorsun di mi? Eylül:H-Hayır üzülmüyorum