Handeyi dinlemeyerek yola devam ettim. Karşımda gördüğüm şeyle aniden fren yaptım. Can ve Fırat Arabalarıyla yolu kapatmışlardı. Handeye döndüm.
Ali:Burada bekle!Arabadan inip Canın karşısına dikildim.
Ali:Napıyorsun sen?
Can:Hande'yi hiçbir yere götüremezsin!
Ali:Can sınırını aşıyorsun! Sanane lan!Arabanın kapısı kapanınca arkamı dönmeden konuştum.
Ali:Hande bin arabayaHande beni dinlemeyi koşarak Can'ın yanına gitti.
Can:Fırat Handeyi arabaya götür.
Fırat elini Hande'nin sırtına koyup arabaya götürdü. Onlar arabaya binince Can cebinden silah çıkardı. Bana yaklaşıp silahı elime tutuşturup silahın ucunu da göğsüne yasladı.
Can:Sık! Kusura bakma Ali ama ben ölmeden kardeşinden vazgeçmem!
Ali:Çok mu seviyorsun lan?
Can:Çok. Ali ben duygularımın önüne geçmeye çalıştım yıllardır ama olmadı. Şimdide bizim aramıza girme.Elimdeki silahı indirdim.
Ali:Sevmen benim kardeşim olduğun gerçeğini değiştirmez.Ben bana sarılacağını beklerken elimden silahı alıp kendi göğsüne tekrar dayadı.
Ali:Saçmalama oğlum mal mısın?
Elindeki silahı ittirirken kulaklarıma o ses doldu. Hande koşarak arabadan indi Hande elini tutana kadar ayakta duran Can Hande elini tutunca yere düşmüştü. Ağzımdan küfür savurarak ambulansı aradım. Fıratta Handeyi sakinleştirmeye çalışıyordu.Hastaneye geldiğimizde Can'ın omzundan vurulduğunu önemli bir şeyi olmadığını öğrendik. Odada Can'ın uyanmasını beklemeye başladık. Hande Can'ın başına oturmuş ağlaması durmuştu ama bana çok sinirli bakıyordu. Onun ilk defa bana öyle baktığını görmüştüm. Biz her zaman birbirimizi çok seven kavgalarımızda bile 1 dk küs kalamayan bi abi kardeştik. Hande bana hiç nefretle bakmamıştı. Bütün olanlardan beni sorumlu tutuyordu ve haklıydı. Bütün suçlu bendim. Gözlerim dolmaya başlayınca kendimi odanın dışına attım. Çıktığımda Eylül'ü gördüm. Yanına gidip ona sarıldım onun omzunda ağladım.
EYLÜL
Hastaneye geldiğimde Aliyle karşılaştım gelip hemen bana sarıldı. Ve omzumda ağladı. Ayrılınca yüzünü avuçlarımın arasına aldım.
Eylül:Ali? Sen iyi misin?
Ali:Değilim. Hande benden nefret ediyor.
Eylül:Şş deme öyle nefret etmiyor. O sadece duygu yoğunluğu yaşıyor. Yaşadıkları kolay değil biliyorsun.
Ali:Ben dayanamadım o öyle bakarken.
Eylül:Tamam hadi gel içeri girelim.Birlikte içeri girdiğimizde Can uyanmıştı. Ali Canın yüzüne bakamıyordu.
Can:Ali?Adını duyunca kafasını kaldırıp Can'a baktı.
Can:Niye yüzüme bakmıyorsun?
Ali:Can,ben çok özür dilerim kardeşim.
Can:Özür dilenecek bir şey yok ortada. Biz kardeşiz
Ali:Oğlum sen gerizekalı mısın? Bu cadı için yapılacak şey mi?
Can:Beni en iyi sen anlarsın. Aşık olunca insan her şeyi yapıyor.Ali önce bana baktı. Sonra konuşmaya devam etti.
Ali:Haklısın, insan aşık olunca gözü hiçbir şey görmüyor.1 HAFTA SONRA
Bütün gün midem çok bulanmıştı. Şirketten erken çıkmıştım.Salonda koltuğa oturup dinlendim. Kapı açılınca o tarafa baktım.
Ali:Aşkım?
Eylül:Hoşgeldin
Ali:Canım sen niye erken çıktın şirketten?
Eylül:Midem çok bulanıyordu. Dayanamadım geldim.Elini alnıma koydu.
Ali:Bi hastaneye gitseydin
Eylül:Üşüttüm herhalde ya.
Ali:Tamam sen yat burada ben sana bi nane limon yapıyım.
Eylül:Aşkım iyiyim ben merak etme. Sadece yorgun hissediyorum geçti bulantılarım.
Ali:Peki canım ben üstümü değiştirip geliyorum sonra film izleriz tamam mı?
Eylüş:Tamam canım.Ali üstünü değiştirip yanıma geldi. Koltuğa oturunca bende sırtımı ona yasladım televizyondan film açıp izlemeye başladık. Yarısına gelmeden göz kapaklarım ağırlaşmıştı.
ALİ
Filmin ortasında Eylülün kafası düşünce durdurup ona baktım.
Ali:Aşkım? Aşkım... Eylül?Uyanmıyordu. Ayağa kalktım Eylülün başını koltuğa yatırdım. Uyandırmaya çalıştım ama uyanmıyordu.
Ali:Sevgilim kalk hadi bak korkuyorum. Eylül?Telefonumu elime alıp ambulansı aradım. Sonra tekrar uyandırmaya çalıştım. Ben uyandırmaya çalışırken ambulans gelmişti. Hemen hastaneye gittik. Kontrol için odaya aldılar. O sırada karakoldan aradılar. Acil gitmem gerekiyordu. Handeye haber verip hastaneden çıktım.
EYLÜL
Gözümü açtığımda hastanedeydim.
Eylül:Ali?
Hemşire:Uyandınız mı?
Eylül:Eşim nerede?
Hemşire:Dışarıdaydı ben çağırayım.Hemşire odaya Handeyle girmişti.
Eylül:Ali nerede?
Hande:Karakoldan çağırmışlar çok acil işi çıkmış bana haber verdi. Sen iyi misin?
Eylül:Evet iyiyim
Doktor:Eylül hanım?
Eylül:Benim neyim varmış?
Doktor:Korkulacak bir şey yok. Tebrikler hamilesiniz.
Eylül:Ne?Gözlerim dolmuştu. Elimi karnıma götürdüm. Handeye baktığımda onun da gözlerinin dolduğunu gördüm. Gelip hemen bana sarıldı.
Hande:Ay dur hemen abime haber veriyim.
Eylül:Dur dur ben ona sürpriz yapıcam. Şimdi söylemeyelim.
Hande:Peki tamam. Hadi gidelim o zaman.
Eylül:Tamam hadi.Birlikte eve geldik. Hande beni bırakıp gitmişti. Bende odaya çıkıp yatmıştım.
Ertesi gün
Hazırlanıp aşağı indim Ali kapıda bekliyordu. Birlikte arabaya bindik Ali önce beni şirkete bıraktı sonra da karakola gitti. Odama çıkıp dosyalarla ilgilenmeye başladım. O sırada içeri birisi girdi. Yüzü tanıdık gelmişti.
Eylül:Buyrun?
X:Beni tanıdın mı Eylül Göktürk?
Eylül:Çıkaramadım?
X:Lara, Lara Sancak.
Biraz düşündükten sonra aklıma gelmişti."Banane gelsin de kocasının nasıl biri olduğunu öğrensin"
Eylül:Hande noluyor burada?
"Oo gelin hanımda gelmiş. Sevgilimin koynundan mı geldin?
Eylül:Hande kim bu?
Ali:Lara!
Eylüş:Lara mı?
Lara:Sen nasıl evlenirsin pislik
Ali:Lara ne işin var burada?
Lara:Senin hani sevgilin yoktu. Hani biz birlikte olabilirdik. Sen evlendin şerefsiz.
Eylül:Ali?
Ali:Eylül sen bir dur Allah aşkınaEylül:Senin ne işin var burada?
Lara:Aliden ayrılacaksın!
Eylül:Sen hala olayın ciddiyetinün farkında değilsin galiba. Ben Aliyle evliyim, mutluyum ayrıca sana çok sevineceğin bir haber daha vereyim mi? Ben hamileyim.
Lara:Ne? Ali benim anladın mı benim?!Bir anda masanın üstğndeki çerçeveleri bibloları yere atmaya başlayınca tekefondan güvenliğe haber verdim. Güvenlik gelip larayı götürünce hizmetlilere söyledim odayı temizlediler. Çıkış saati gelince aşağı indim Ali kapıda şirketten arkadalıyla ciddi ciddi bir şeyler konuşuyordu. Kaşlarını çatmıştı. Benim geldiğimi görünce arkadaşıyla vedalaşıp kapımı açtı. Arabayı binince çalıştırıp yola çıktık.
Ali:Ee neler oldu bakalım bugün?
Eylül:Hiiç aynı işte her zamanki gibi
Ali:Her zamanki gibi?
Eylül:Projeler dosyalar toplantılar falan.
Ali:Hiç mi olay olmadı?
Eylül:O-Olmadı.
Ali:Neden yalan söylüyorsun Eylül?
Eylül:Ne yalanı?
Ali:Laranın bugün oraya geldiğini odanı altüst ettiğini niye söylemiyorsun?
Eylül:Gereksiz bi detay çünkü.
Ali:Gerekli gereksiz! Ben sana anlatman için o kadar soru sordum dimi! Hepsine yalan söyledin!
Eylül:Ali bağırma lütfen
Ali:Ne zaman aşıcaz bunu? He ne zaman!
Eylül:N-Neyi?
Ali:Senin bana yalan söylemeni! Ben senin kocan değil miyim ya!? Niye sürekli benden bir şey saklıyorsun Eylül!
Eylül:Ali eve gidince konuşalım lütfen araba kullanıyorsun.
Ali:Tamam eve gidince konuşucaz tamam!Ne kadar bağırmasa da konuşmasada hızlı gitmeye devam ediyordu. Bu beni germişti. Elimi karnıma koyup sakin olmaya çalıştım.
Eveeet birazdan bir bölüm daha yazıcam ve o bölüm FİNAL bölümü olacak. Çünkü artık bu hikayeye bir konu bulamıyorum. Yeni bir hikaye yazmaya başladım onu yayınlamaya başlayacağım. :')