Karanlık

64 10 91
                                    

Sessiz ve kimsesiz yoldan geçtim . Mezarların yanından geçerken ürperdim.  Kimse yoktu  çünkü  saat sabah 5 idi.  Az ilerdeki 3 mezar taşına yaklaştım.
-Ben geldim, dedim.
Elimdeki su bidonunun içindeki suyu , mezarların üstüne doğru serptim. 
-Başıma gelenleri anlatmama gerek var mı inanın bilmiyorum. İlginç şeyler oluyor . Yıllardır çok iyi tanıyorum dediğim insanı tam tanımadığımı fark ettim.  Akını...
Az önce  eşyalarının arasında bir şey buldum. Bir defter . İçinde benimle geçirdiği anılar yazıyor.   Bugün  ne öğrendim biliyor musunuz ?  Akın hep bana incir reçelim derdi . Akın  incir reçeli yemezdi ki. İncire alerjisi vardı . İncir reçeli yerken az daha ölüyormuş  Akın. Ben ona ölümü hatırlattığım için bana incir reçelim diyormuş hep. Akın'ın bilmediğim  o kadar çok şeyi  varmış ki  bazen şaşırıyorum. Şimdi bir cinayet davası üzerinde çalışıyorum ve bu cinayet Akın ile bir bağlatısı var.   Sizin  cinayetinizle de Akın bağlantılı.  Neler oluyordu , kafam çok karışıktı. 
Duâ ettikten sonra yola koyuldum.  Sıla'nın evine doğru  arabamı sürdüm  . 7 katlı bir evde oturuyordu . Asansöre binip 6. Kata bastım.  Kapının önünde dururken bir an tereddüt ettim. Umarım doğru yoldayımdır. Zili  çaldım. Kapıyı  esmer   uzun boylu ve  ince bir  kadın açtı. 
-Selam . Şey ben İdil .
Elimi uzattım , elimı sıktı.
-İyi günler , ne için gelmiştiniz  ?
-Sıla  Hanım  sizsiniz değil mi?
-Evet . Bir sorun mu var ?
- Evet bir sorun var ama bu sorun yıllar önce başladı ve eğer bana yardım ederseniz  bu sorunun ortadan kalkacağına  emin olabilirsiniz .
Kadın çekimser bir biçimde  eliyle  nazik bir biçimde buyrun dercesine elini uzattı. İçeriye girip ayakkabılarımı çıkarttım  . Pembe ve tüylü  bir terlik uzattı Sıla Hanım. Giydim ve gülümseyerek  baktım .
-Buyrun , salon bu tarafta.
Geniş antreden geçip  büyük  salona girdik .
-Evim biraz dağınık  kusura bakmayın  , dedi .
Koltuğun üzerindeki yastıkları düzeltikten sonra ;
-Ne içersiniz  ? Ne ikram edeyim size ?
-Teşekkürler  bir şey almayacağım.  Sizinle mühim bir konu hakkında konuşmam gerek .
-Buyrun dinliyorum  , dedi ve karşımdaki  tekli koltuğa  oturdu . Salonun her tarafı  tablolar ve aynalarla doluydu . Koltuk takımı  pembe-beyazdı ve salonun  sol kısmında yemek masası  vardı . Evi çok güzeldi , maket evleri andırmıştı bana .
- Ahu Demircioğlunun yakın bir iş arkadaşıydınız siz değil mi ?
Sıla yutkunduktan sonra ;
-Evet . Niçin sordunuz?
-Ahu Demircioğlu  vakasını kapatsalarda hala dava açık. Yasal olmayan bir şekilde.
-Nasıl yani ?
-Katil hâlâ  dışarda   ve cinayet işlemeye devam ediyor . Bana kalırsa  bu olayı  bilen herkesi ortadan kaldırmayı hedefliyor. Olay  ile ilgili  bildiklerinizi bize anlatır mısınız?
-Ben olayı tam olarak bilmiyorum  .
-Peki niye internette adınız geçiyor?
-Ahu 'nun  en yakın arkadaşı bendim . O yüzdendir.
Sıla eliyle  alnındaki  birkaç  ter damlasını  sildi.
-Bakın Sıla Hanım , benim eşimde öldürüldü  ve ben bu olayların bağlantısı olduğunu düşünüyorum.  Şimdi ise  yeni cinayetler işleniyor ve bence siz koruma altında değilsiniz.   Ben size polisten önce ulaştım  . Ben olay yeri inceleme danışmanıyım .  İzin verin size yardım  edeyim , siz de bana yardım  edin.
-Ben bir şey bilmiyorum . Size  yardımcı olamam . Sanırsam  işiniz bitti , buyrun kapı şu tarafta.
-Bir  şeyler  bildiğinizin farkındayım Sıla Hanım .
-Polisi arayacağım.
-Eğer polisi ararsanız onlarda size aynı şeyleri  sorucaklar . İzin verin erkenden yardım edeyim size.
-Niye ? Siz polisle çalışmıyor musunuz?
-Evet çalışıyorum fakat bu konu farklı bir konu .
Aslında polis  bu davayı açmamıştı. Sıla Hanıma blöf yapıyordum , o da inanmışa benziyordu.
-Peki  , lütfen artık dışarı çıkın  , daha sonra konuşuruz.
Arkasına dönüp bir not kağıdına numarasını  ve iş yerinin adresini yazdı .
-Şimdi işim var daha sonra bana buradan ulaşabilirsiniz , dedi.
Ama benim bekleyecek vaktim yoktu .
- Cinayet sırasında orada olduğunuzu biliyorum , dedim bir anda. Aslında öyle bir şey okumamıştım ama içimden bir ses öyle demem gerektiğini söyledi .
-Nnn ne nerden biliyo biliyorsunuz?
Sıla gibi bende şoktaydım çünkü  cinayet mahalinde Sıla  da varmış. 

2 tane kahve yapıp  karşılıklı  bir şekilde  tekli koltuklara oturduk. Kahve fincanları    açık  mavi ve beyazdan oluşuyordu.  
-Şimdi bana  o gün orada neler olduğunu söyler misiniz ?
-Öncelikle siz kim olduğunuzu açıklayın  bana .
- Ben İdil Soylu . Akın Soylu 'nun eşi , kendisi bir avukattı  ve bu olaya bakıyordu  ne yazıkki kendisi yıllar önce vefat etti . Bir cinayete  kurban gitti fakat biz bunu yeni öğrendik ve araştırmaya başladık.  Şimdi ise Demircioğlu vakası ile ilgili cinayetler işlenmeye  devam ediyor . Bir sanık  varmış   , Ahu Demircioğlunu öldürmekten hapis cezası almış fakat kendisi geçen sene aramızdan ayrılmış yani vefat etmiş . Bence gerçek suçlu o değil  ve hala dışarda elini kolunu sallarak bir katil  geziyor . Bana kalırsa  bu cinayeti  bilenleri ortadan  kaldırmaya çalışıyor ve bu durumda siz güvende değilsiniz.
-Ben de bu durumu sezdim .  Erkek arkadaşımın  bir evi var . Şehir merkezinden uzak . Oraya gidecektim bugün  . Mini bir site var .  4  ev var orada. Biri erkek arkadaşımın , diğeri  yaşlı bir teyze ve amcanın diğeri bir doktorun öbürü ise boş . Erkek arkadaşım Burağı defalarca aradım sonunda açtı  sanırım  tam çekmiyor telefon orada. Ben de bir adres var isterseniz size de vereyim .
-Kendinizi niçin güvensiz  hissediyorsunuz ?
-Takip ediliyormuşum gibi hissediyorum  . Evimde güvende değilim sanki .
-Eğer kendi arabanızla oraya giderseniz fark edilirsiniz .
-Haklısınız . Ne yapacağım?
-Ben götüreyim sizi  ama öncelikle şu cinayeti anlatın lütfen .
- Ahu ve ben bir uyuşturucu çetesi hakkında  makale hazırlıyorduk. Gizlice aralarına sızmayı başarmıştık fakat  biri bizi yakaladı . Belki  de bağımlıydı fakat   fiziksel açıdan iyi duruyordu yani sağlıklı görünüyordu.  Yanında biri vardı . Uzun boylu , esmer hafif kıvırcık  saçlı  ve gözlukleri vardı . Elinde bir dosya çantası  vardı . Ben bir arabanın arkasına saklandım  beni görmediler . Adam  önce bir silah çıkardı  ve bir el ateş etti Ahu 'nun üzerine doğru .  Bağırmamak için  kendimi zor tutuyordum.  Yanındaki  düzgün giyinimli adam yapma  diye bağırıyordu.  Adam bu sefer eline bıçağı  alıp Ahuya yöneldi kafamı çevirdim  ve kulaklarımı tıkadım . O anı göremezdim . "Akın karışma !"  diye bir ses işittim . Sonra ordan kaçtım. 
Akın  mı ? Demek Akın da cinayet  işlenirken oradaydı .
-Peki anladım , teşekkür ederim .  2 gün süre veriyorum size , evden çıkmayın  . Bavulunuzu  iyice hazırlayın , kapıyı da açmayın . Kapıları , pencerelere dikkat edin . Şüpheli bir şeyle karşılaşırsanız  beni arayın  ben polis arkadaşlarımı göndereceğim. 2 gün sonra    sabah saat 6 da sizi almaya geleceğim.  Bir ihtiyacınız olursa internetten sipariş  edin lütfen  , kapıyı açarkende kenidinizi izole edin yani  mesela  gözlük  takın .
-Tamam , çok teşekkür ederim İdil Hanım.
-İdil deseniz de olur.
-Peki .
Sıla 'nın gözlerinden birkaç  damla gözyaşı aktı.
-Polislere haber vericeksiniz değil mi ?
- Şimdilik  hayır fakat konuyu onlara en kısa süre de açacağım.
-Hani polisle çalışıyordunuz.
-Polisle çalışıyorum  fakat onlar bu davayı açmadılar  ben kuşkularım yüzünden kendim açtım . Merak etmeyin bu olay gizlilikle yürütülecektir.
Evden çıkıp  arabama doğru ilerledim  .  Arabayı kullanırken  acaba doğru  mu yapıyorum  diye düşündüm . Arabayı  evimin önüne park  ettikten sonra dalgın bir edayla giriş kapısını açtım .  Sarışın  uzun boylu , yeşil gözlü  bir kadınla  çarpıştım yanlışlıkla .
-Çok özür dilerim , iyi misiniz ?
-Ah , şey evet iyiyim. 
Yere düşen kağıtları toplarken bir şey dikkatimi çekti .   Bir cinayet mahali fotoğrafıydı ve bir otoparkta çekilmişti . Kadın bir hıçınla elimden  aldı ve teşekkür etti . Ben de ilginç bularak asansöre yürüdüm. Evimin kapısını açtıktan  sonra  ne zamandır Doğu ile görüşmediğimi fark ettim . Telefonumu çıkarıp aradım ama hala aklım da doğru yolda olup olmadığım  vardı .  Çok yaklaşmıştım.  Umarım başka bir cinayet daha işlenmez. Bugün  çok yorulmuştum  ve bir an önce uyumaya karar verdim.  Lâcivert geceliğimi giyip dişimi firmaladıktan sonra yatağıma girip sessizce uykuya daldım.

Mutlu Yıllar SevgilimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin