Mutlu Yıllar Sevgilim

Son söz

Apar topar eve geldim . Apartmandan hızla içeriye girdim ve merdivenleri   çıktım , kapimın önüne gelince bir durdum . Kapım aralıktı , içeriye tereddütlü adımlarla ilerledim. Bugün  evimi temizlemeye Fatma Abla gelcekti , acaba kapıyı açık mi unutmuştu .
-Fatma abla ?
     Ses yoktu , koridordan salona doğru ilerledim ve kapının önunde durdum. Gördüğüm şey çığlık atmama sebep olmuştu .
Fatma abla yerde yatıyordu  , kanlar içinde....

~~~~~~~~

Ambulans ve polis gelmişti.  İfademi verdikten sonra bir sandalyeye oturdum. Aynadan yansımama baktım,  bembeyaz olmuştu yüzüm.
Komiser  Sinan  elinde kahve ile geldi  
-İyi misiniz İdil Hanım?
-Hıhı
  Kahveyi verdi
-Teşekkürler
     Bir sandalye çekti ve  sandalyenin arka yüzü bana bakacak şekilde , bacaklarıni sandalyeden gecirerek oturdu.
  -Dikkatinizi çeken  bir şeyler oldu mu ?
-Hayır , sabah erkenden çıkmıştım
-Peki evde kaybolan bir eşya var mı ? Malum her yer dağılmış
  Aklıma Demircioğlu Cinayeti dosyasi geldi ve yerimden fırladım . Akın 'ın  kilitli dolabına yöneldim. Anahatar , anahtatlığımin ordaydı  , hemen açtım . Dosyayı buldum ama bir gariplik  vardı , mavi dosyayı elimde gezdirirken arkamdan ayak sesleri geldi .
-Sanırım bir şey kaybolmamış
-Anladım yani bir hırsızlık olayı değil  dedi Komiser.
          
    Dosyayı  aldim  ve çantama sıkıştırdım .
İçeride  üstüne mavi poşet serilmiş cesete baktm. Dikkatimi bir şey çekti  , ayağında ayakkabı  vardı , dışarı ayakkabısı ama ben içeriye kimseyi ayakkabi ile almazdım ki.  Fatma abla da zaten  ya galoş giyerdi ya da terliklerimden birini. Sol elimi saçlarımın arasında gezdirdim.
Neler oluyordu ?
Kafamı sağa çevirdim ve çalışma masamın yanındaki  dönen sandalyeme baktım,  boyu kısaltılmıştı , hem de en alt seviyeye. Ama benim boyum o kadar uzun değildi yani sandalye ile oynanmıştı.
Katil....
Katil bilgisayarımda bir şeyler aramış olmalı ve katilin boyu en az 1.85 olmalıydı.  Bilgisayarımın yanına gittim , kapalıydı . Şifremi biri açmayı başarmıştı çünkü  eğer başaramasaydı telefonuma mesaj gelirdi , güvenlikli bir  bilgisayardı  benim bilgisayarım. 
Acaba ne aramıştı?  Bunları komisere anlattım .
-Demekki katil eve geldi ve bir şey arıyordu  fakat Fatma  Hanım ile karşılaştı ve panikledi sonra da onu öldürdü   dedi komiser yardımcısı
-Bilmiyorum , Fatma abla bana gelmeden önce alt katta gider. Faruk beye. Faruk Bey 2 yıl önce boşandı  ve evini temizlemeye her hafta Fatma  abla gelir
Komiser;
-O zaman bir Faruk Bey le de konuşalım biz  , dedi ve bası ile işaret etti , polislerin bi kısmı  evden çıktı.
-Teşekkürler İdil Hanım , en kısa zamanda bu olayın çözüleceğinden emin olabilirsiniz , dedi ve o da gitti

~~~

O geceyi otelde geçirmeye karar verdim  , o evde kalamazdım artık.  Aşağıya  yiyecek bir şeyler almak için indim. Birinin bana acele bir biçimde yürüyerek üstume geldiğini gördüm . Kolumdan tuttu  ve beni geriye  çekti.
-Noluyor , bırak kolumu!
-Beni dinle abla , biliyorum her şeyi.  Annem de biliyordu  , o yüzden öldürdüler onu .
-Bazı polisler öldürüldüğünü düşünmuyor ayağı kaymış ve yere düşüp kafasını vurmuş olabilirmiş.
-Hayır dedi ağlayarak bu genç adam.
-Gel şöyle oturalım , sen de bana olanları  anlat ,  sahlep içersin rahatlarsın , hı?
  Kolumu bırakmıştı , yaklaşık 1.78 boylarındaydı  ve 15 , 16 yaşlarındaydı . Hatırladım  bu çocuğu Fatma ablanın oğluydu bu.
       Kafamı arkaya çevirip , bir şey yok dermişcesine güvenliğe baktım.
Arkamdan  bir el silah sesi ve bir inleme sesi gelmişti . Arkamı döndüğümde cocuk  yerde kanlar içinde  yatıyordu  ve dışardan  bir gölge  koşarak uzaklasıyordu.

Çocuğun üstune eğildim  ve
-Ambulans çağırın diye bağırdım.
Etrafımıza insanlar toplanmıştı , gözlerimden yaşlar akıyordu.
Çocugun gözleri açılır gibi oldu
-Sssen annemi çok sevdin ,İdil abla. Bizi ele güne muhtaç bırakmadın  , Allah senden razı olsun . Annemi sevdin , seviyorsun ve  hep seviceksin . Bunu anneme söyliyeceğim....
 

İşte , Fatma Ablanın oğlunun  son sözleri buydu. Yüreğimi yakan son sözler....