~5.BÖLÜM~

28 7 4
                                    


"Hatırlıyor musunuz oturduğumuz mahallede bi tane teyze evinden değişen kişiye torunlarını gösterip 'seni torunuma alacağım' derdi"

Dedi Akın.

"Vasfiye Teyze" diye ekledi Rüzgar. Vasfiye teyzeden çok çekmiştik. Artık gençlerden umudunu kesip bize sarmıştı. Her ne kadar biz küçüğüz desek de olsun büyüyünce alırım derdi. Biz konuşup gülüşürken baran yanıma geldi.

"Alya biraz konuşabilirmiyiz?" Baran 12.sınıflardan beni seven bi çocuktu. Fakat ben ona yüz vermememe rağmen hala peşimi bırakmamıştı. Kaç kez peşimi bırakması hakkında konuşsamda vazgeçemediğini söyleyip duruyordu. Ağzımı açıp reddedeceğim mesaj anlamış olacak ki

"Lütfen .." dedi hızla. Bizimkiler dönüp

"Birazdan geleceğim" dedim. Ayağa kalkıp baranı takip ettim. Oturduğumuz yerden çok fazla uzaklaşmamıştık.

"Yine ne oldu baran" dedim bıkkınlıkla.

"Sınıfınıza yeni gelen biriyle ne çabuk anlaşmışsın." Dedi kollarımı göğüs hizamda bağladım.

"Seni ilgilendirmez"

"Konu sen olunca ilgileniyorum" derin bi nefes alıp yakaladım.

"Daha fazla dinleyemeyeceğim. Artık peşimi bıraksan iyi olur. Aksi takdirde seni yine dövmekten hiç çekinmeyeceğim" dedim ve arkamı ilerlemeye başladım. Baran kolumdan sertçe tutup beni kendine çevirdi.

"Bırak kolumu acıtıyorsun" dedim yüzümü buruştururken çekmeye çalıştım. Bunu gören Rüzgar hemen yanımıza geldi.

"Bırak" dedi sinirle.

"Bırakmazsam ne olur?" Dedi alayla baran. Rüzgar yumruğunu baranın suratına geçirip

"Bu olur" dedi. Ağzım dehşetle açılırken yerde boylu boyunca yatan barana baktım. Küfür ede ede ayağa kalktı.

"Sen kimsin lan bana vuruyosun?"

"Sanane" dedi Rüzgar umursamazca.

"Alyanın neyi oluyorsunda aramıza girebiliyorsun?"

"Sanane dediğimi hatırlıyorum"

"Bırak şunu gidelim" dedim Rüzgarı çekiştirerek. Anlamıyorum bu çocuk çok yemek de yemiyor nasıl bu kadar olabiliyordu? Yerinden kıpırdatamadim safra.

"Bir daha Alyanın canını yakarsan kırılan yerin sadece burnun olmaz" dedi Rüzgar. Sonunda çekiştirmelerim bi işe yaracak ki Rüzgar hareket etti.

"Neden böyle birşey yaptın?" Diye sordum.

Omuz silkip "Canını yaktı" dedi.

"Her canımı yakanı dövücekmisin?"

Başını onaylar anlamda salladı.

"Neden?"

"Dövmeyi seviyorum"

"Bana özel değil yani?" Umursamazca 'cık'ladı. Sinirle güldüm.

"Ama yanlız iyi vurdun" dedi Akın. Rüzgar sırıtarak göz kırptı.

"Ayy ama baksanıza burnu kırılmış. Alya dövdüğünde hic böyle olmamıştı" dedi Ebrar.

"Sen bir erkeği mi dövdün mü?" Dedi inanamayarak.

"Baran'a erkek yoğun" dedim.

"Fizik olarak deniliyor" dedi Akın. Hepimiz ona bakınca kaşlarını kaldırarak başını iki yana salladı.

Gün boyunca ebrarın zoruyla oyunlara katılmıştık. Eve geldiğimde annemde yemek yapıyordu. Zaten mutfaktan çıkmıyordu ki anahtarımı portmentoya astım. Odama gidecekken annemin sesiyle durmak zorunda kaldım.

ÇOCUKLUĞUM❤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin