KIRMIZI' +16|Tamamlandı.

K'11

Spotify Müzik listesi oluşturmayı planlıyorum. İsterseniz sonra ki bölüme eklerim. Yorumlayın.

Multimedia: Duru Yüksel.

Nefesimi bırakarak ders anlatan öğretmenin hareketlerini izledim. El hareketleri, son dakikalara sığdırmaya çalıştığı ders konusunu anlatmasıyla hızlı hızlı hareket ediyordu. Saçları açtırmaktan, baya yıpranmış ve seyrelmişti. Doldurduğu kaşları o kadar kalın ve biçimsizdi ki, insanın midesi bulanıyordu. İnce ama kırışık parmaklarının tırnakları, mavinin en cırtlak tonuna sahipti, parmaklarında ki sahte altın yüzükler soyulmaya ve paslanmaya başlamıştı. Mavi gözlerinin ince ve kısa kirpiklerine sürdüğü maskara pullanmış, göz altlarına siyahlığını vermişti. Hiçbir şey yetmemiş gibi üzerine giydiği asker yeşili kazak ve siyah, incecik bacaklarına oturmayan kotuyla hiç evlenmediğini belli ediyordu.

Çoğunlukla erkek öğrencilere garezi olan bu kadın öğretmen büyük ihtimalle feministti. Kızlara baktığında gülümsüyor, yanlışlarını görmezden geliyor, erkeklere baktığında ise o biçimsiz kaşları çatılıyor yüzü cadıya benziyordu. Hiçbir erkek hocayla temasta bulunmuyor, onlara dünyaya gelmiş en iğrenç varlıklarmış gibi bakıyordu.

Feministti, feminist olmasına ama her kadının, kızın bildiği yanlış feminist özelliklere sahipti. Feministlik kadın ve erkeğin eşit olmasıyla alakalıydı ama siz bunu, 'Orospuyum' diye pankart açarak, kimsenin size o gözle bakmamasını ve size o kelimeyi kullanmamasını isteyerek feminist olmuyordunuz. Bir kadının haklarını savunurken erkeğe küfür ederek, sanki onlar için yaratılmamışçasına davranarak feminist olmuyordunuz. Kadın ve erkek başta bile eşit değildir. Yukarıdakinin dediğine bakılırsa, kadınlar erkekler için yaratılmıştır fakat hiçbir erkek kadına el kaldırma, ona tecavüz etme, hakaret etme, kendi kölesi yapma yetkisine sahip değildir. Bu yüzden kadın el üstündedir. Senin çocuğunu dokuz ay karnında taşır, işini gücünü bırakıp yıllarca erkeğin eve getirdiği parayla o çocuğa bakar, onu korur, yaşadıkları evi temiz tutar, yemeğini yapar, çocuğunu yetiştirir, isteklerini karşılar. Başta bir bebeği dokuz ay karnında taşımasıyla eşitliği bozar kadın. Hiçbir erkeğin o acıyı, çileyi çekecek ne gücü vardır, ne de cesareti.

Günümüzde ki feministliği, gözlerimin içine işleyen kadın öğretmene bir kez daha bakarak nefesimi bıraktım. Çok kötüydü. Bir insanın kendini böylesine düşürmesi çok kötüydü.

Çalan zille yanımda ki Çağatay hareketlenirken ona baktım. Sayesinde maddeleri bırakmıştım fakat yine de kullandığım zamanlar oluyordu. O gece yaşanan şeylerin hayal olması mı beni üzmüştü, yoksa gerçeğe o kadar yakın olması mı? Bilemiyordum. Hayatımın ellerimden kayıp gittiğini hissediyordum ama öyle bir şeyin aslında olmadığının farkındaydım. Çünkü ben Duru Yüksel'dim. Herkesin hayran olduğu o kızdım.

"Çok sessizsin bakıyorum da." Yanımdan gelen boğuk sesle gözlerimi kırpıştırdım.

Oyunlara devam demiştik ve bu gece olacaklarla ilgili hiç acımam yoktu. O gece gerçek olmasa bile, o adım atmıyorsa ben atacak ve oyunu devam ettirecektim. Benim kölem olana kadar.

"Bu akşam sana yapacaklarımı düşünüyordum." dedim sırıtarak.

Kolunu oturduğumuz sıranın arkasına koyarak bana doğru eğildi. Kişisel alanımı işgal etmesi gözümden kaçmazken kaşlarım çatılmıştı. Hızlanan kalbimin şaşkınlığı yüzüme vurmasa da kafamda kocaman bir soru işareti oluşturmuştu.

"Hah, oyunlara devam mı, melek?" dedi dişlerini göstererek.

"Evet." Kestirip atmamla, görüş açıma giren Merve bir oldu.